Fed-Med’den geniş katılımlı kongre

Almanya’da faaliyet yürüten Mezopotamya Özgür Toplum Federasyonu (FED-MED) NRW 5. Kongresini gerçekleştirdi.

Almanya’da faaliyet yürüten Mezopotamya Özgür Toplum Federasyonu (FED-MED) NRW 5. Kongresini gerçekleştirdi.

Federasyona bağlı onlarca meclisten yüzlerce delege Emmerich kentinde 5’inci kongre için bir araya geldi.

“50. Önderlik yılı direniş, özgürlük ve zafere gitme” şiarıyla düzenlenen kongrede Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın paradigması doğrultusunda 8 boyutta örgütlenme tartışıldı.

Kongreye eski HDP milletvekili Ahmet Yıldırım, Tamil United Liberation partisinden Agilan Waradarajah, Kürt siyasetçi Tahir Köçer ve Die Linke Oberhausen temsilcisi Juergen Dıittmeyer de konuk olarak katıldı.

Saygı duruşu ile başlayan kongrede açılış konuşmasını Fed-Med eşbaşkanları Ahmet Elmas ve Zozan Gül yaptı.

Kongrede Fed-Med adına verilen mesajda, Türk devletinin işgal saldırılarına dikkat çekilerek, “Her ne kadar görünürde Türk devleti bu soykırım konseptine öncülük etse de, geniş planda uluslararası tüm komplocu güçlerin Kürtlere karşı giriştiği topyekun bir savaş olduğu anlaşılıyor” denildi.

Fed-Med, “Bu anlamda da uzun vadeli farklı aşamalar içeren git gide daha da boyutlanarak devam edecektir. Bu soykırımcı savaş konseptini ancak ve ancak sürece damgasını vuran deyimle, özgürlük gerillasının ortaya koyduğu ‘Zap, Avaşin direniş ruhuyla’ katılacağımız çalışmalara yüklenerek boşa çıkarılabiliriz. Kararlı ve aralıksız yaygın bir direnişi salt eylemsel alanda değil, en fazla da paradigma temelinde, kendimizi örgütleyerek sergilemeliyiz” ifadelerini kullandı.

YILDIRIM: HİÇBİR GÜÇ BİZİ ALIKOYAMAYACAK

Ahmet Yıldırım, kongreye katılanların selamlarken toplumsal dayanışmanın önemine değinerek mücadelenin sınır tanımayan bir sürece evrildiğini vurguladı.

Yıldırım, “Kürt kurumları ve derneklerin böylesi hassas bir süreçte daha çok sahiplenilmesi gerekir” dedi.

İşgal saldırıları ve HDP’ye yönelik tırmanan baskıları hatırlatan Yıldırım, “Herkes bilsin ki, hiçbir güç, mücadelemiz başta olmak üzere ezilenlerden yana sonuç verecek olan inancımızdan bizi alıkoymayacaktır.  Bu süreç halkaların mücadelesi açısından ilerde bütün emperyalist güçleri zorlayacak bir halk hareketine dönüşeceği an meselesidir. Gidişat bunu gösteriyor” şeklinde konuştu.

DIE LINKE: PKK’NİN KRİMİNALİZE EDİLMESİNE SON VERMEYE KARARLIYIZ

Die Linke Oberhausen temsilcisi Juergen Dıittmeyer, kongreye katılmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, “DIE LINKE olarak Türk devletinin çeşitli saldırganlıklarını çok yakından izliyoruz. AKP/MHP rejimi ve vasalları, Kürt nüfusuna ve özgürlük hareketine karşı çeşitli düzeylerde saldırılarda bulunuyor. Hepsinden kötüsü, bir ay önce kuzey Irak'ta olduğu gibi açık askeri işgal saldırısı başladı” dedi.

Türk ordusunun “her zaman olduğu gibi savaş uçakları, insansız hava araçları ve kara birliklerini insan hayatını hiçe sayarak kullandığını” belirten Dıittmeyer, sol grup olarak Almanya’nın Türkiye’ye silah satışına son vermesinde kararlı olduklarını kaydetti.

Die Linke temsilcisi, “Ayrıca, sizinle birlikte, Almanya'daki Kürt özgürlük hareketinin kriminalize edilmesine son vermeye de kararlıyız. Federal Meclis'te PKK yasağının derhal kaldırılmasını ve Almanya'da tutuklu Kürt siyasetçilerin serbest bırakılmasını talep eden tek parti biziz” vurgusunda bulundu.

TAMİL TEMSİLCİSİ: KAYBEDECEK BİR ŞEYİMİZ YOK, KAZANACAK BİR DÜNYA VAR

Tamil United Liberation partisinden Agilan Waradarajah, Kürt özgürlük hareketini ve tüm özgürlük yanlısı halkların mücadelesini selamladı.

Waradarajah şu mesajı verdi: “Tamil toplumu, Türk rejiminin Kürt nüfusa yönelik saldırganlığını büyük bir endişeyle izliyor. Ukrayna'daki savaşın ardından AKP/MHP rejimi kuzey Irak'ı yeniden işgal etti. Emperyalist güçler yine bu gerçeği saklamaya veya örtbas etmeye çalışıyorlar. Üstelik Erdoğan'a kur yapılmaya ve Türk ordusunun özgürlük hareketini ezmeyi amaçlayan savaş suçları gizli tutulmaya devam ediyor. Hepsi Ortadoğu'daki devrimci hareketi durdurmak ve Erdoğan'ı Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılmasını kabul etmeye ikna etmek için. Her yol onlar için mübah görülüyor ve Almanya'da Kürt özgürlük hareketinin süregelen kriminalizasyonunun yoğunlaştırılması tehdidi yapılıyor.  Ancak ortak davamızın karşıtları başarısız olmalı ve bir gün başarısız olacaklar, buna kesinlikle inanıyoruz! Tamil halkı yanınızda!”

Sri Lanka’da Tamil halkına yönelik vahşeti de hatırlatan Waradarajah, şunları ekledi: “Haydi birlikte daha da sıkı çalışalım, Türk ve Sri Lanka rejimlerinin suçlarını daha da fazla kanun dışı bırakalım ve tüm ilerici hareketlerle dayanışma içinde onlara karşı savaşalım. Benzer durumdayız, birbirimizden çok şey öğrenebiliriz ve şimdiden öğrenmeye başladık. Burada sürgündeki mazlum halklar olarak tek sesle konuşalım ve Alman devletinin baskısına karşı birlikte mücadele edelim! Yanımızda olan, mücadelelerine destek veren herkesi de dahil edelim. Kaybedecek bir şeyimiz yok, kazanacak bir dünyadan başka!

Türkiye'deki, Sri Lanka'daki, Almanya'daki ve tüm dünyadaki baskılara son! Abdullah Öcalan'a ve tüm siyasi tutsaklara özgürlük! Yaşasın kendi kaderimizi tayin hakkımız için özgürlük mücadelesi!.”

YENİ EŞBAŞKANLAR SEÇİLDİ

Konuşmaların ardından faaliyet raporları okundu ve oylamaya gidildi. İlk oylamada Fed-Med eşbaşkanlığa Şevin Sincar ve Ahmed Kobanê seçilirken, 15 kişilik bir yönetim oluşturuldu.