Sanchez, Turkey Recap'ten Diego Cupolo'ya konuştu. Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçildikten hemen sonra LGBT bireylerine saldırması ve Avrupa Birliği’ne vize serbestisi konusunda başka bir saldırgan açıklamada bulunduğunu belirten Amor “Açık konuşayım vize serbestisi yoksa, bunun nedeni Türk hükümetinin uymayı taahhüt ettiği bir kıstasa uymamasıdır” dedi.

Bununla terörle mücadele kanununa gönderme yapan Amor, AB’ye üyelik sürecine ilişkin ise şu ifadeleri kullandı: "Türkiye'de iktidardaki elitlerin daha demokratik olma gibi bir siyasi iradesi olmadığı, iradeleri daha otoriter bir hükümet modeli oluşturmak olduğu sürece demokratik standartları uygulamanın bir yolu yok.”

Amor, üyelik sürecinin en temel kuralının "demokrasi olmak için siyasi irade göstermek" olduğunu belirtrek, "Üyelik sürecinin eleştirel düşünen, demokratik herhangi bir kurum ya da kişiyi korumadığını kabul etmeliyiz" ifadelerini kullandı.

Amor, "Üyelik sürecinin devam edebileceğini düşünmüyorum, çünkü Erdoğan'ı iç politikalarına değiştirmeye itebilecek bir faktör görmüyorum. Görünüşe göre Türk seçmeni Erdoğan'ın politikalarını onayladı" diye ekledi. 

Amor’a göre Avrupa Birliği Türkiye ile ilişkilerini "yeni bir formata oturtmalı.”

"Amacı tam üyelik olan, ama ancak asla o sonuca ulaşmayan bu sinik süreci sürdüremeyiz" diyen Amor, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’a ilişkin AİHM kararlarının uygulanmaması konusunda da görüş belirtti.

Amor, Türkiye’nin Avrupa Konseyi üyesi olduğunu hatırlatarak, “Bu siyasetle ilgili değil, ciddiyetle ilgili” dedi. Amor, "Bu ülke olarak güvenilir olmakla ilgilidir ve Türkiye şu anda pek çok alanda güvenilir değil, öngörülemez ve bu nedenle uluslararası imajında büyük hasar görüyor” şeklinde konuştu.