HKO 2. Askeri Konferansı’nı gerçekleştirdi

Halk Kurtuluş Ordusu (HKO) 2. Askeri Konferansı’nı gerçekleştirdi. Konferansta, “değişen savaş olgusuna, büyük bir değişim ve dönüşüm sağlayarak” cevap olunması gerektiğine vurgu yapıldı.

 Maoist Komünist Parti – Askeri Komisyon tarafından yapılan açıklamaya göre Halk Kurtuluş Ordusu (HKO) 2. Askeri Konferansı’nı “başarıyla” gerçekleştirdi.

“Özgürleşmiş düşünceye pranga, çelikleşmiş yüreğe kurşun işlemez” şiarıyla gerçekleşen konferansta, mevcut sürece ilişkin değerlendirme yapılırken, “İçerisinden geçtiğimiz süreç gerek dünya genelinde gerekse de coğrafyamızda önemli gelişmelerin yaşandığı keskin bir süreç olarak önem arz etmektedir” denildi.

Emperyalist-kapitalist sisteme karşı dipten gelen dalgaya ve “ayak sesleri büyüyen” isyana dikkat çekilen konferansta, Türkiye’deki mevcut rejim için ise şu tanımlama yapıldı: “Türkiye-Kuzey Kürdistan halklarının can düşmanı olan faşist “TC” devleti, her iktidarıyla değişik millet ve milliyetlerden halklarımızın kanını emen bir vampirdir adeta.”

Konferansın sonuç bildirgesinde faşizmin, tüm teknoloji ve tekniğine, istihbarat ağına, psikolojik savaş metotlarına rağmen gerilla savaşı karşısında stratejik olarak çaresiz olduğunun altı çizildi.

Bildirgede, şu ifadeler kullanıldı: “Gerilla hareketi karşısında geçici taktik bir üstünlük elde etse de, gerilla savaşı kendini üreterek sürmektedir. Bu, gerillanın ve gerilla savaşının üstün kabiliyetidir. Gerilla ve gerilla savaşı gücünü haklı davasından ve emekçi halk kitleleri denizinden almaktadır. Bu gerilla tarzı ve gerçekliğinin en önemli özelliği ve stratejik üstünlüğüdür. Geleceği kazanmak için, gerilla olmalı, nerede olunursa olunsun gerilla gibi yaşamalı, gerillalaşılmalıdır...”

“Faşist saldırıların yoğunlaştığı, kuşatmanın daraltılmaya çalışıldığı ve devrimci savaşın boğulmak istendiği bir süreçte savaş siperlerinde gerçekleştirmiş olduğumuz 2. Konferansımız düşmanın bu saldırılarına devrim cephesinden verilmiş bir cevaptır” vurgusunun yapıldığı konferansta, değişen savaş olgusuna da dikkat çekildi.

Bildirgede, “Değişen savaş olgusuna, büyük bir değişim ve dönüşüm sağlayarak cevap olmak tarihsel ve güncel sorumluluğumuz, devrim ve halk kitlelerine karşı görevimizdir. Savaşı savaşarak öğrenenlerin ardılları olarak dün olduğu gibi bugün de savaşarak öğreniyor, öğrenerek savaşıyoruz!” ifadeleri kullanıldı.

“Sosyalist Halk Savaşı siperlerinde savaşma” çağrısının yapıldığı konferansta son olarak şunlar ifade edildi:

“Birleşik mücadelenin kararlı devrimci örneklerinden olan HBDH, devrim mücadelesinin geliştirilmesinde önemli bir yere sahiptir, kazanılmış bir mevzidir. Bu mevzinin kuruluşunda ve bu günlere taşınmasında yer alan ve emek veren Delal Amed, Mercan Dersim, Baran Serhat, Ulaş Adalı yoldaşlar şahsında birleşik mücadelede yitirdiğimiz tüm siper yoldaşlarımızı saygıyla anıyor, mücadelelerini sahipleniyoruz.

Mücadelemizde yitirdiğimiz yoldaşlarımız şahsında başta Türkiye- Kuzey Kürdistan olmak üzere, tüm dünya devrim ve Komünizm şehitlerini saygıyla anıyor, anılarını Devrim ve Sosyalizm mücadelemizde yaşatacağımızın sözünü veriyoruz.”