'Sêmalka'nın kapatılması Başûr ve Rojava'ya zarar veriyor'

Sêmalka Sınır Kapısı'nın Türkiye'nin isteği üzerine kapatıldığını belirten PYD Genel Kurul Üyesi Erîfe Bekir, bu durumun hem Rojava'ya, hem de Başûr'a zarar verdiğini söyledi.

KDP yönetimi, 16 Aralık 2021'de Kürdistan Bölge Meclisi'nin bilgisi olmadan Sêmalka Sınır Kapısı'nı kapattı. Sêmalka'ya 35 km uzaklıktaki Al-Walid Kapısı da kapatıldı. Al-Walid Kapısı, 4 yıl önce çimento ve demir gibi malzemelerin geçişine izin vermek için açılmıştı.

PYD Genel Kurul Üyesi Erîfe Bekir, Sêmalka Kapısı'nın açıldığı döneme dikkat çekerek, "Devrimin başlangıcında Kuzey ve Doğu Suriye'de kapılar kapatıldı. Rojava kuşatıldı. İttifak sonucunda 2013 yılında Sêmalka Kapısı açıldı. Bu kapı o dönemde buradaki insanların insani sorunlarını ve ihtiyaçlarını gidermek için açılmıştı. Bu kapının zaman zaman parti menfaatleri ve yine siyasi meselelerden dolayı kapatıldığını görüyoruz" dedi.

HASTALAR SINIR KAPISINDAN GEÇİYORDU

Güney'deki yetkililerin defalarca sınır kapılarında insanları engellediğini ve sorguya çektiklerini vurgulayan Bekir, hatta kapıdan geçenlerin bilgilerini istihbaratta kullandıklarını belirterek, "Rojava halkı çoğu zaman zulme uğruyor. Bu kapı daha önce de birçok kez kapatıldı. En son kapatıldığında, halkın tepkisi üzerine tekrar açıldı. Çoğu zaman sınır kapısı istihbarat için de kullanılmıştır. Rojava'dan Güney'e geçen vatandaşlar hakkında soruşturma açılıyordu ve haklarında araştırma yapılıyordu" diye konuştu.

Sêmalka Kapısı'ndan çok sayıda hastanın da geçtiğini söyleyen Erîfe Bekir, şöyle devam etti: "Rojava'dan birçok hasta tedavi olmak için Güney'e geçiyor. Fakat sınır kapısında günlerce bekletiliyorlar. Orada istihbarat çalışması yapan güçler tarafından engelleniyor insanlar. Özerk Yönetim'de yer alan birçok kişi de güvenlik nedeniyle Şam rejiminin bölgesine gidemediği için işlerini Başûr'da halletmek istiyor. Fakat isimleri istihbarata gönderiliyor, günlerce sorguya çekiliyor ve bazılarının geçmesine izin dahi verilmiyor.

Şu anda tehlikeli ve hassas bir durum var. Rojava'ya yönelik çok fazla baskı var. Kapı birkaç ayda bir kapatılıyor. Amaç halkı zora sokmak, halk ile özyönetimi karşı karşıya getirmek ve insanları göçe zorlamak. Kapının kapatılmasıyla Türk MİT'inin faaliyetleri de artıyor. Böyle bir durumda insanların topraklarını terk etmelerini, yaşam ve ekonomik açıdan zorlanmalarını istiyorlar. Rojava'da 5 milyon insanın hayatını bu şekilde riske atıyorlar."

AİLELER BİRBİRLERİNİ ZİYARET EDEMİYOR

Türk işgali ve çetelerinin saldırıları nedeniyle çok sayıda kişinin Güney Kürdistan'a geçtiğini belirten Bekir, "Türkiye ve çetelerinin saldırıları ve işgali nedeniyle birçok kişi Rojava'dan göç etti. Ailelerin bir kısmı zaten Güney'e, bir kısmı da Rojava'ya taşınmıştı. Bazı aileler birbirini ziyaret etmek istiyor ama gidemiyor. 5 milyon insan burada, 1 milyon insan Güney'e gitti. Kapıyı kapatmak, aile bağlarını da kesintiye uğratır.

Ekonomi yine kötüye gidiyor. Rojava'ya nefes alacağı bir alan bırakmadılar. Sêmalka Sınır Kapısı Rojava'ya nefes aldırıyordu. Rojava ve Güney arasında ticareti sağlayan kapıydı. Ekonomik, yaşam, sağlık vb. alanlarda Rojava'ya yönelik baskılar en üst aşamaya gelmiş durumda. Rojava halkı bu süreçten çok etkileniyor" dedi.

TÜRK DEVLETİNİN TALEBİYLE KAPATILDI

Kapının açılması için yapılan çalışmalara ve görüşmelere de değinen Erîfe Bekir, "Kapı kapatıldığından bu yana PYD, YNK ve sivil toplum kuruluşlarının kapının açılması yönünde birçok çabası oldu. Özerk Yönetim'den birçok yetkili görüşmeler yaptı ama şimdiye kadar bir ses çıkmadı. Kapıyı kapatmak için gerekçe gösterilen bahaneler, Rojava'da yaşayan insanların zorluk yaşamasına sebep oluyor" diye konuştu.

Kapının kapatılmasında Türkiye'nin parmağı olduğunu söyleyen Bekir, "Rojava'ya her gün saldırı oluyor ve Suriye'nin Kuzey ve Doğu alanlarının birçok bölgesi işgal ediliyor. Zirgan Til Rifat, Til Temir, Girê Spî ve Serêkaniyê'ye aralıksız bir şekilde saldıran Türk devleti buna rağmen başarılı olamıyor. Bu yüzden yeni işgal planları yapıyor. Bu planlardan biri de Sêmalka kapısını kapatmaktır. Kürdistan yönetimi bu tuzağa düşmemelidir. Kapı, Türkiye'nin talebi üzerine kapatıldı. Devrimci gençlerin şehit annelerini desteklemek için eylem yapmaları kapının kapatılma gerekçesi olmamalı" ifadelerini kullandı. 

Türk devletinin Kürt bayrağının dalgalandığı her yere saldırdığını belirten Bekir, son olarak Kürdistan yönetimine seslenerek, bu tuzağa düşmemelerini istedi.