Barış: CNN Türk, Tahir Elçi’yi öldürten kanaldır

CHP’nin CNN Türk’ü boykot etmesine destek olduklarını söyleyen HDP’li Azad Barış, kararın geç alındığını da ifade eti.

CHP’nin CNN Türk boykotu geçen hafta gündeme geldi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan, "Yurttaşlarımıza CNN Türk yayınlarını izlememelerini, çocuklarına izletmemelerini tavsiye ediyoruz” dedi. Sosyal medyadan çağrıların da yapılması üzerine Twitter’daki 250 bin civarında kullanıcı CNN Türk hesabını takibi bıraktı.

Parti aynı zamanda kanaldaki tartışma programlarına da çıkılmayacağını açıkladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu bunun üzerine çıkacağı programı iptal etti. Boykot kararına rağmen CNN Türk yayınına katılan CHP'li Ümit Kocasakal’ın ise kesin ihraç kararı ile parti disiplin kuruluna gönderildiği medyaya yansıdı.

GEÇ KALINMIŞ BİR KARAR

CHP’nin boykot kararına HDP’den de destek geldi. Uzun zamandır ulusal ve ana akım medya tarafından yok sayılan HDP, aynı zamanda havuz medyasının da hedefinde. HDP Genel Başkan Yardımcısı Azad Barış hem bu sebepten, hem de uzun süredir yanlı yayın yapan kanallara çıkma ısrarından dolayı CHP’yi eleştirdi ve kararın geç alındığını kaydetti: “Biz bu kararın doğru ya da yanlışlığını değil, geç kalmış olmasını eleştiriyoruz.

Boykot başarılı olur mu olmaz mı elbette bilemiyoruz. Ama CHP'nin bu çıkışı şu anlama geliyor, artık bunların medya organı olmaktan çıktığı. Bu anlamı ile bizim için çok önemli çünkü HDP olarak biz çok uzun zamandır, büyük bir medya ambargosu ile karşı karşıyayız. O yüzden bu karara destek verdik."

UZUN SÜRE KONU MANKENİ OLDULAR

HDP’nin uzun zamandır medya ambargosuna maruz kaldığını ve yanlı haberle tetikçilik yapıldığını söyleyen Barış, bu karara ilişkin kendi kitlelerinden destek aldıklarını belirterek, "Bizim üzerimizdeki ambargo sadece CNN TÜRK ile sınırlı değil, özgür basını çıkardığımızda geriye kalan tüm medya organlarında bize karşı bir tavır var. Biz artık bu basına ‘Havuz Medyası’ da demiyoruz tamamı ile tetikçilik yapan bir propaganda aracına dönüşmüş durumdalar.

Bizim bu karar üzerine CHP'yi desteklememiz bazı kesimler tarafından tartışıldı ama yine oraya çıkan kişiler tarafından tartışılmasını bir ölçüt olarak almıyoruz. Bizim kitlemiz elbette ki bu kararı destekledi ve doğru buldu. Çünkü bu kanalın tek icraatı bizi hedef göstermesi değil; aynı zamanda Tahir Elçi’yi de öldürten kanaldır. Ayrıca Kürt hareketine nefreti tamamen gündelik bir yaşam haline getirdi bu kanallar. Toplumsal kutuplaşma dediğimiz polarizasyon ve nefret söylemi tamamen bu kanallar üzerinden pompalanıyor.

CHP'nin şu an takınmış olduğu tavrı biz öteden beri yapıyorduk. CHP uzun süre ‘erkek politikacılarını’ gönderdi diyeceğim çünkü tamamen erkeklerin çıktığı tartışma programları yapıldı. Ama orada bir konu mankeni işlevi gördüler. CHP sonunda şunu gördü, bu tartışma programları tamamen onları ‘dövme’ üzerine kurulu. Çünkü HDP’siz HDP’yi tartışıyorlardı örneğin ama bu sonradan CHP’siz CHP’yi tartışmaya döndü" diye konuştu.

ALTERNATİF YARATMA ÇABAMIZ SÜRÜYOR

Boykot kararına karşın alternatifi destekleme konusuna da değinen Barış konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: "Biliyoruz ki özgür basın baskı altında, sürekli kapatılma ve tutuklama baskısı ile karşı karşıya. Buna da alternatifler geliştirmek adına biz parti olarak sosyal medya kanallarımızı güçlendiriyoruz, canlı yayınlar, periskop yayınları. Olabildiğince etkileşim de alıyoruz ki buradan etkileşimi daha net görmek mümkün geleneksel medya organlarına nazaran.

Sosyal medyada örneğin Twitter’de 1 milyon civarı takipçimiz var. Ama biliyoruz ki baskı olmasa daha çok olacak çünkü HDP’yi sosyal medyadan takip etmek bile suç sebebi sayılabiliyor. Bu konuda yakın zamanda yeni çalışmalarımız da olacak. İnsanlara daha kolay ulaşabileceğimiz yöntemler üzerinde çalışıyoruz."