Fransa'nın Strasbourg kentinde 1 Aralık tarihinde Abdullah Öcalan’a Özgürlük İnisiyatifi’nin “Özgürlük kazanacaktır; Abdullah Öcalan için harekete geç” şiarıyla başlattığı eylem devam ediyor.

Eyleme Hollanda'dan katılan Kürdistanlı gençler, Türk devleti ile Avrupa ülkelerinin işbirliğine dikkat çekti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'a yönelik tecridin sona ermesi için Hollanda'dan eyleme katıldığını söyleyen Çiya Özkan, "Bütün halkımızı bu eyleme davet ediyorum. Avrupa ile Türkiye'nin kimyasal silah kullanımında işbirliği yapıyor. Buna tepki gösteren onlarca genç arkadaşımız gözaltına alındı. Gözaltına alınan ve tutuklanan arkadaşlarımızın bir an önce serbest bırakılmasını talep ediyoruz" çağrısında bulundu.

GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ

Yine Hollanda'dan eyleme katılan Şiyar Amed, Strasbourg direnişinde yer alma amacına ilişkin şunları belirtti: "Öncelikle Önderliğimizin İmralı direnişini selamlıyorum ve uluslararası komploda yer alan güçleri kınıyorum. Uluslararası komplo ile gelişen bir tecrit süreci var. Gençlik olarak bulunduğumuz her alanda Önderliğimize yönelik geliştirilen politikalara karşı direniyoruz.

Sizin de bildiğiniz gibi kimyasal silah kullanımını denetleme görevi olan bir kurum önünde eylem yapıldı. Aslında bir kez daha uluslararası komploda olduğu gibi hegemonik güçlerin Önderliğimizin ideolojisine, felsefesine karşı bir tavır sergilediğini görüyoruz. Buna karşı gerçekleştirdiğimiz eylem, tamamı ile legal ve demokratik talepler içeren bir eylemdi. Fakat buna rağmen arkadaşlarımıza yönelik Hollanda hükümetinin çok katı ve kabul edilemez bir tutumu gelişti. Onlarca arkadaşımız gözaltına alındı, birkaç arkadaşımız yaralandı, 4 arkadaşımızın gözaltı süreleri uzatıldı. Sınır dışı edilen arkadaşlarımız da oldu.

Yani bir kez daha gördük ki uluslararası komploda yer alan bu güçler, faşist tavır takınmaya devam ediyor. Tabii ki geri adım atmayacağız. Bulunduğumuz her alanda direnişse direniş, eylemse eylem gerçekleştireceğimizden kimsenin kuşkusu olmasın. Önderliğimizin fiziki özgürlüğü sağlanana kadar alanlardayız. TC faşizminin önderliğimize karşı tutumunu her alanda, yer yerde teşhir etmeye devam edeceğiz.

Buradan tüm Türkiye ve Kürdistan'da yaşayan gençlere de çağrı yapmak istiyoruz, bulundukları her alanda direnişe geçmeliler. Çünkü Önderliğimizin özgürlüğü kadın özgürlüğüdür, Önderliğimizin özgürlüğü gençlerin özgürlüğüdür, ezilen tüm halkların özgürlüğüdür. Bu anlamda sadece tecridin kırılması değil, fiziki özgürlüğünün sağlanması noktasında da bir direniş gelişmeli ve TC faşizminin politikası her alanda teşhir edilmeli. Biz de bulunduğumuz her alanda direnmeye devam edeceğiz."