Lozan’daki Kürt ve İsviçreli seçilmişlerden ‘barış ve diyalog’ çağrısı

Yazılı bir açıklama yapan İsviçre’nin Lozan kenti seçilmişleri “barış ve diyalog” çağrısında bulundu.

Kürt ve İsviçreli seçilmişler Mustafa Atıcı, İhsan Kurt, Sibel Arslan, Fabian Molina, Laurence Fehlmann Rielle, Carlo Sommaruga, Ada Mara, Stefania Prezioso Batou, Claudia Friedl, Jon Pult, Samuel Bendahan, Ursula Schneider, Yvonne Feri, Nicolas Walder, Sandra Locher Benguerel, Edibe Gölgeli, Bülent Pekerman, Jean-Charles Rielle, Nicole Valiquer Grecuccio, sosyolog Ueli Mäder, basına, KDP, YNK, KNK, İsviçreli Partilere yazılı ve ortak bir çağrı yaptı.

Güney Kürdistan’daki çatışmalara ilişkin gelen haberlerin sadece diasporadaki Kürtler değil, Avrupa’daki seçilmiş Kürtler ve İsviçrelileri de endişelendirdiği belirtilen açıklamada, “DAİŞ tehlikesi hala gündemdeyken, Türk devletinin düzenlediği askeri operasyonlar sivillerin güvenliğini tehlikeye atmıyor, ekolojik bir yıkım da yapıyor” denildi.

Bölgedeki devletlerin askeri ve siyasi operasyonlarının Kürt halkında gerginlik yarattığı ve Kuzey ve Güney Kürdistanlılar arasında gerilim ortaya çıkardığı da dile gelen metinde DAİŞ’e karşı yürütülen mücadelenin Kürt halkının demokrasi, barış ve özgürlük mücadelesinde büyük gelişme yaratmasını sağladığı da belirtildi.

Güney Kürdistan’da yaşanan gerilimin Kürt halkının haklı olan mücadelesine zarar verdiği de kaydedilen açıklamada, şunlar dile geldi: “Kürt ve İsviçreli seçilmişler ve sempatizanlar olarak, tarafsız ve demokratik bir ülkeden Kürt partilerine diyalog geliştirme çağrısı yapıyoruz. Kürt halkının birlik olmamasından son 30 yılda en çok Kürt halkı zarar gördü.

Kürt kökenli seçilmişler ve dostları olarak, Kürt halkına diyalog çağrısı yapıyoruz.”

“Barış” sürecinin yürütülmesini destekledikleri de dile gelen açıklamada, Güney Kürdistan Parlamentosu, Kürdistan ulusal Kongresi, KDP, PKK, YNK’yi barış için sorumlu davranma çağrısı da yapılan açıklamada, Türk devletine de askeri güçlerini bölgeden çekmesi ve Irak’ın toprak bütünlüğüne saygı duyması gerektiği vurgulandı.

İnsanlık ailesinin ferdi olarak Kürtlerin özgür ve hak ettiği bir gelecek hakkı olduğu da kaydedilen açıklamada, halkın refahı, özgürlüğünün ancak barış ile olabileceği de dile geldi.

Demokrasi, barış, kültürün öncelik olması için mücadele çağrısı da açıklamada yapıldı.