Mehmet Siraç Alp ve yoldaşları Stockholm'de anıldı

17-18 Eylül 2017'de Siirt'in Herakol kırsalında Türk ordusuyla girdiği çatışmada şehit düşen Mehmet Siraç Alp (Şervan Azad) ve 12 yoldaşı İsveç'in başkenti Stockholm'de düzenlenen bir etkinlikle anıldı.

Stockholm Demokratik Kürt Toplum Merkezi lokalinde düzenlenen anma etkinliği devrim şehitleri anısına yapılan bir dakikalık saygı duruşu ve Şervan Azad'ın Kürt Özgürlük Hareketi saflarına katılışını anlatan sinevizyon gösterimiyle başladı.

Daha sonra Kürt Özgürlük Hareketi saflarında savaşan ağabeyi ve mücadele yoldaşı Mahsum’un gönderdiği mektup okundu.

Şervan'ın ailenin en küçük ve en sevilen çocuğu olduğunu söyleyen Mahsum, kardeşini “O çok hırslı, dik kafalı, haksızlığı asla kabul etmeyen ve bu uğurda her şeyi yapacak cesareti olan biriydi. Buna karşılık anlayışlı, ağırbaşlı, cana yakın, sevecen ve hoşgörülüydü” ifadeleriyle tanımladı.

20 yıl sonra Şervan'la Kürdistan dağlarında karşılaştığında aynı özelliklere sahip olduğunu gözlemlediğini söyleyen Mahsum, Şervan'ın sağlık sorunları olmasına rağmen gönüllü olarak Zagros gibi zorlu bir coğrafyaya gitmekte ısrarcı davrandığına dikkat çektikten sonra şunları kaydetti:

AĞABEYİ: KEMALLERİN, MAZLUMLARIN, HAYRİLERİN TAKİPÇİSİ OLMAYI BAŞARDI

“Şervan yoldaş bir devrimcinin 'doğru yerde, zamanda, doğru şeyi yapması' gerektiği ilkesine göre yaşadı. Kobanê kuşatıldığında oradaydı. En son Derik'te karşılaştığımızda bel fıtığı hastalığı çok ileri bir aşamaya ulaşmıştı. Doktorlar ameliyat olmasını ve platin konulmasını önermişti. Ama sırf askeri alandan uzaklaşmamak için bunu reddetti. Beli rahatsız olmasına rağmen tekrar dağlara uzandı.”

Mahsum mektubunun sonunda Şervan'ın Amed'e doğru hareket ederken şehitler kervanına katıldığını söyledikten sonra “O, Apocu militan çizginin, her türlü zorluğu ve savaşı göze alan bir hakikat arayıcısı oldu. PKK'nin 40. yılında bu direniş destanına eklenen bir halkadır Şervan yoldaş. Kemallerin, Mazlumların, Hayrilerin takipçisi olmayı başardı” dedi.

TEV-ÇAND'lı sanatçılar Gürsel ve Şengal, flüt ve saz eşliğinde Şervan'ın en sevdiği 'Adarê' stranını seslendirdi. Etkinlik “Şehit namırın”, “Biji Serok Apo” ve “Jin jiyan azadi” sloganlarının atılmasıyla son buldu.

ABLASI: SON İSTEĞİNİ YERİNE GETİREMEDİĞİMİZ İÖİN ÜZGÜNÜZ

ANF'ye açıklamalarda bulunan Şervan'ın ablası Elif Alp, kardeşiyle en son Kobanê kuşatması sırasında konuştuğunu söyledi. Şervan'ın kendisine şehit olması durumunda ağlamamalarını ve 7 ablasının kendisini zılgıtlarla son yolculuğuna uğurlamalarını istediğini belirttikten sonra şunları söyledi:

“Ama ne yazık ki onun bu isteğini yerine getiremedik. Aradan iki yıl geçmesine rağmen cenazesi ortada yok. Son arzusunu yerine getiremediğimiz için çok üzgünüz.”

Alp, Şervan'ın anısını mücadeleye daha sıkı sarılarak yaşattıklarına ve yaşatmaya devam edeceklerine vurgu yaptı.