‘Yargılanmamız Türk devlet politikasına hizmet etmekte’

2009'da Fransa’da başlayan gözaltı ve tutuklamalar ile 12 yıldır süren PKK davası 3 gün süren yargılama ile devam etti. Birçok siyasetçi ve esnafın tutuklandığı davadaki cezayı yeterli görmeyen Fransa savcısı Kürt siyasetçilerine daha fazla ceza istiyor.

Savcının talebi üzerine yeniden yargılanmaya başlanan dava Paris adliyesinde gerçekleşti. Kürt siyasetçi ve esnafları, “Terörü finanse etmek ve örgüt yöneticiliği”nden yargılanıyor. Bir ile dört yıl arasında tutukluluk yaşayan Kürt siyasetçilere verilen cezanın az bulunması nedeni ile yeniden yargılama gerçekleşti. Yargılanan birçok Kürt siyasetçinin katılamadığı davaya Abdullah Öcalan ve İsmail Akgül katıldı. Daha önceki açılan iki davadan toplam 4 yıl tutuklu kalan Öcalan ile 1 yıla yakın tutuklu kalan Akgün savunma yaptı.

3 gün süren yargılama esnasında Kürt siyasetçilerin savunmaları zaman zaman gerilimlere neden oldu. Mahkeme heyetini yaptığı savunmalarla zorlayan Abdullah Öcalan’ın dikkat çeken ifadeleri şunlar oldu:

-“Sorduğunuz sorular bizleri kriminalize etmeye yöneliktir. ‘Neden Kürt derneğine gidiyorsun?’ diye soru soruyorsunuz. Bu nasıl bir sorudur? Fransa’da her toplum kendi rengine ve kültürel biçimine göre bir yerde toplanır. Kürtler de Kürt derneğine gider. Bu soruyu onlarca kez sordunuz, artık bir toplumu kriminalize etmeyi bırakınız!”

-“Ortadoğu’da DAİŞ belasına karşı mücadele eden PKK’ye teşekkür etmeniz gerekir. Bugün Paris’te terör eylemi olmuyorsa, insanlar güvende ise bu PKK ve Kürtlerin verdiği mücadele sayesindedir.”

-“Sizler Türklerin size verdiği sözde delillerle bizleri yargılıyorsunuz fakat 3 kadın yoldaşımız Paris’in merkezinde Türk servisi tarafından katledildi ama buna dair hiçbir yargılama sözkonusu değil. Sizler bu katliam için ne yaptınız? Nasıl kendinizi tarafsız gösterebilirsiniz? Anlıyorum ki sizler Türkler adına yargılıyorsunuz bizi”

-“Diktatör Erdoğan hükümeti yıllardır Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerinde derin bir tecrit uyguluyor. Buna karşın 90 günü aşan ve yüzlerce insanın katıldığı açlık grevleri başladı. Kürtler diktatör Erdoğan’a karşı bu denli bir mücadele yürütürken bizi yargılamanız Erdoğan’ı sevindirecek boyuttadır.”

-“20 yıldır Fransa’dayım, hiçbir şekilde Fransız halkına ve hukukuna karşı bir suç işlemedim. Bizler Kürt halk önderi Sayın Abdullah Öcalan’ın demokratik, özgürlükçü demokratik konfederalizm paradigması için mücadele ediyoruz. Etmeye de devam edeceğiz. Hem demokratik eylemlerle hem de yaptığımız siyaset ile bunu yapacağız. Bizleri bu yüzden yargılamanız Türk devlet politikasına hizmet etmektedir.”

Davanın son gününde savcı, “PKK’lilerin hepsi kendi davalarına adanmış insanlardır dolayısıyla sanıkların bütün konuşmalarını ve hareketlerini bir araya getirdiğimizde PKK’li oldukları açığa çıkıyor” değerlendirmesinde bulundu. Savcı her ne kadar, ‘DAİŞ’ten sonra Kürt militanlarına bizim bakış açımızda değişiklikler var” dese de Öcalan için 5 yıl hapis cezası istedi.

Savcı diğer sanıklar için aynı daha önce istediği ceza ile yanı sıra sanıkların Fransa’nın 2015 yılında DAİŞ ile mücadele kapsamında çıkardığı önlemlerin uygulandığı listede kalmasını istedi.

AVUKATLAR: FRANSIZ ASKERLERİ İLE KÜRT GERİLLALARI BİRLİKTE DAİŞ'E KARŞI SAVAŞTI

Buna karşın sanık avukatlarının savunması oldu. Avukatlar, müvekkillerinin aynı davadan iki kere yargılandıklarını, Kürtlerin fiili olarak Fransa devleti ile ilişki halinde olduğunu, Koalisyon güçleri arasında Fransız askerlerin Kürt gerillaları ile birlikte DAİŞ’e karşı mücadele ettiğini ifade ederek, bu gelişmelerin Kürt siyasetçilerin yargılanmasına olumlu katkı sağlaması gerektiğini belirtti.

Mahkeme heyeti kararını 13 Mart’ta açıklayacak.

ÖCALAN: FRANSIZ YARGISI BİZE TÜRK DEVLETİ MANTIĞI İLE YAKLAŞIYOR

Üç gün süren dava hakkında ajansımıza değerlendirmelerde bulunan Öcalan, davanın içeriğinin Kürtlerin yaptığı demokratik çalışmalar olduğuna dikkat çekti. Öcalan, “Kürtlerin demokratik çalışmalarını kriminalize ederek, bir terör faaliyeti olarak karşımıza çıkararak bizi yargılamak istiyorlar. Savcı verilen cezalardan memnun olmayıp, ‘Bunlar mahkeme önünde bizim istediğimiz gibi sorularımıza cevap vermediler’ diyerek cezayı az buldu. Daha çok Kürt hareketini kabul etmeyen bir yaklaşım göstermemizi istiyorlar ve elbette Türk devleti mantığı ile yaklaşıyorlar” şeklinde konuştu.

‘PKK’YE TEŞEKKÜR ETMELERİ GEREKİR’

Açılan davanın Sarkozy döneminde olduğuna da değinen Öcalan, Fransa yargısının şimdiki tutumuna ise anlam veremediklerini belirtti. Öcalan, “Fransız yargısının bugünkü tavrını anlamak mümkün değil, çünkü bu 12 yıllık süreçte çok fazla gelişme yaşandı. Örneğin bir DAİŞ belası çıktı ortaya ve buna karşı çok büyük mücadele verildi ve bu mücadele de PKK ve Kürtler öncülüğünde oldu. Fransa yargısı ve makamları bunu çok iyi bilmektedir. Bugün Paris’te sükûnetin olması, bomba patlamaması, terör eylemlerinin olmaması PKK’nin DAİŞ’e karşı verdiği mücadele payının yeri büyüktür. PKK’ye bu yüzden teşekkür etmeleri gerekir ancak bize yöneltilen sorular klasik Türk makamlarının sorduğu sorulardır. Bu yargılama Türk diktatörlüğünü sevindirecek bir tarzda yürümektedir” değerlendirmesinde bulundu.

‘PKK, KÜRT HALKININ BEKASI İÇİN ELZEM BİR PARTİ HALİNE GELDİ’

Mahkemede savunma yapan İsmail Akgül Kürt yurtseveri olduğunu, dosyada delil olarak konulanların Türkler tarafından edinildiğine dikkat çekti. Akgül’ün değerlendirmeleri ise şu şekilde: “Bu mücadele uğruna on binlerce Kürt genci şehit düştü. Binlerce köyümüz yakıldı. Tarihte sürekli bir başkaldırı oldu ama hep bastırıldı. Fakat PKK bastırılamadı ve Kürt halkının bekası için elzem bir parti haline geldi. Ben bir Kürt olarak bu mücadeleyi haklı görüyorum. Amaçlanan bizim özgürlük mücadelesine karşı söz söylememizdir ama biz bunu reddediyoruz. Abdullah Öcalan’ın resmi bulunmuş. Elbette bulunacak, bunlar delil olamaz. Ben Kürt halkı önderini seviyorum ve bağlıyım. Yargılama çok absürttür. Türk devleti etkisi ile bizi yargılama hakları yoktur.”