Kürtler, Olof Palme'yi mezarı başında andı

28 Şubat 1986 gecesi Stockholm'de sokak ortasında ateş edilerek katledilen İsveç eski Başbakanı Olof Palme, bugün Kürdistanlılar ve İsveçliler tarafından mezarı başında anıldı.

İsveç eski Başbakanı ve Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin eski lideri Olof Palme, ölümünün 35. yıldönümünde vurulduğu yer ve mezarı başında anıldı.

Sabah saatlerinden itibaren Palme'nin vurulduğu yere çiçekler bırakıldı. Mezarı başında da ellerinde İsveç ve Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin bayraklarını taşıyan partililer, nöbet tuttu.

Sabah saatlerinde İsveçliler Palme'nin mezarını ziyaret ederken öğleden sonra kalabalık bir Kürt heyeti, toplu halde mezara gelerek bir anma toplantısı gerçekleştirdi.

Kürdistanlılar, PKK’nin amblemi ile Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) ve İsveç Demokratik Kürt Toplum Merkezi'nin hazırlattığı çelenkleri Palme'nin mezarına yerleştirdi.

KNK ve İsveç Demokratik Kürt Toplum Merkezi adına yapılan konuşmalarda Palme'nin Kürt halkının yakın bir dostu olduğuna, gerici ve emperyalist devletlere karşı aldığı tutumundan dolayı katledildiğine dikkat çekildi.

KNK: KÜRTLER DEMOKRASİ, ADALET VE ÖZGÜRLÜK İÇİN MÜCADELE EDEN DOSTUNU YİTİRDİ

KNK Eşbaşkanı Ahmet Karamuş, Palme'nin soğuk bir şubat gecesi mezarından 150 metre ötede kurşunlanarak katledildiğini söyledi. İsveç ve dünyanın her tarafındaki Kürtlerin Palme'nin katledilmesinden derin üzüntü duyduğunu söyleyen Karamus, Kürtlerin demokrasi, adalet ve özgürlük için mücadele eden bir dostunu yitirdiklerini belirtti.

Karamus, Olof Palme'nin Kürt sorununun barışçıl yollarla çözülmesinden yana olan bir politikacı olduğunu hatırlattıktan sonra “Olof Palme'nin katilinin açıklanmış olmasına rağmen Türkiye gibi ülkeler hala Kürtlerin Palme'yi katlettiğini iddia etmeyi sürdürüyor” diyerek Türk devletinin gerçekleri çarpıtmak istemesine tepki gösterdi.

KÜRTLER ASLA BÖYLESİ BİR ZALİMCE KATLİAMI YAPAMAZ

Kürtlerin pek çok kez dünya kamuoyuna Palme cinayetleriyle hiçbir ilgileri olmadığını açıkladıklarına dikkat çeken Karamus, “Kürtler asla böylesi zalimce bir katliamı yapamaz” şeklinde konuştu.

İsveç Demokratik Kürt Toplum Merkezi Eşbaşkanı Nadia Saleh, Palme'nin katledilmesinden hemen sonra İsveç polisinin hiçbir kanıt olmamasına rağmen cinayetin sorumluluğunu Kürtlere yıkmak istediğine dikkat çekti.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın 1999 yılında CIA ve Mossad tarafından Kenya'da kaçırılarak Türkiye'ye teslim edildiğini hatırlatan Saleh, İmralı Adası'nda 22 yıl ağır tecrit koşullarında tutulduğuna dikkat çekti.

SALEH: PKK TERÖR ÖRGÜTLERİ LİSTESİNDEN ÇIKARILMALI

Saleh, Palme yaşamış olsaydı Kürt Özgürlük Mücadelesinin yanında yer alacağından emin olduğunu söyledi. PKK'nin terör örgütleri listesinden silinmesini talep etti.

Anmaya katılan Kürdistanlılar arasında eski milletvekili ve şu anda Stockholm Belediyesi'nde Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin grup başkanlığını yapan Kadir Kasırga da vardı.

ANF'nin sorularını yanıtlayan Kasırga, Olof Palme'nin sadece İsveç'in başbakanı olmakla kalmayıp işçiler ve ezilen halkların haklarını savunan bir lider olduğunu söyledi.

Başsavcının geçtiğimiz yıl Palme cinayetinin kapatıldığını açıkladığını hatırlatan Kasırga, “Başsavcı Kürtlerin Palme cinayeti ile ilgilerinin olmadığını açıkladı. Ama buna rağmen Türkiye tarafından yönlendirilen bazı güçlerin hala Kürtleri suçlamayı sürdürdüklerini görüyoruz” diyerek Türkiye'nin tutumuna tepki gösterdi.

Ancak bu tür girişimlerin başarılı olamayacağını ve Palme cinayetinin kapatıldığının herkes tarafından bilindiğini söyledi.

KASIRGA: AKP, PKK'NİN TERÖR ÖRGÜTLERİ LİSTESİNDE OLMASINI TÜM MUHALEFETE KARŞI KULLANIYOR

Kasırga, Kürtlerin cinayetle ilişkilerinin olmadığının anlaşılmasından sonra İsveç Hükümeti ve Sosyal Demokrat İşçi Partisi'nin Kürtler ve PKK'ye yönelik tutumunda bir değişiklik olup olmadığı sorusunu şöyle yanıtladı.

“AKP Hükümeti, PKK'nin terör örgütü olarak suçlanmasını tüm muhalefete karşı kullanıyor. Bu Türkiye'deki muhalefet için büyük bir sorun oluşturuyor. Türkiye'nin bu tutumu bazı Avrupa ülkeleri tarafından anlaşılmış görünüyor.”

PKK’nin terör örgütleri listesinden çıkarılması için ABD'nin girişimde bulunması gerektiğini söyleyen Kasırga, “İsveç'te bazı siyasi partiler örneğin Sol Parti ve sosyal demokratlar konuyu gündeme getiriyor. Ama bu devletler arası bir sorun. Avrupa Birliği'nin karar alması gerekiyor. Ama bu bir süreç ve birkaç günde sonuçlanmaz. Aynı zamanda ABD'nin de adım atması gerekir” şeklinde konuştu.

Ahmet Yıldız adlı Kürdistanlı da Palme'nin Kürtler tarafından sevilen bir lider olduğunu hatırlattıktan sonra “Abdullah Öcalan 1998 yılının Ekim ayında Roma'dayken Göran Graider'e gönderdiği mektupta Palme'yi kendi şehitleri olarak gördüklerini belirtti” dedi.

PALME CİNAYETİNİN YENİDEN SORUŞTURULMASI İSTENİYOR

Aralarında eski polis şefleri, Palme cinayetini soruşturmakla görevli yetkili ve gazetecilerin bulunduğu 19 kişi, geçtiğimiz yılın 10 Haziran'ında kapatıldığı açıklanan Olof Palme cinayetinin yeniden soruşturulmasını istedi.

Cinayetinin kapatılmasına yönelik en büyük itiraz Palme'nin 35. ölüm yıldönümünde cinayeti yakından izleyen ve soruşturan 19 polis, gazeteci ve bürokrattan geldi.

Dagens Nyheter gazetesinde yayımlanan ortak açıklamalarında Palme cinayetinin “yetenekli küçük bir grup uzman tarafından korkusuz bir savcının liderliğinde” yeniden soruşturulmasını istediler.

CİNAYETİN AYDILATILMASI İÇİN TEK ALTERNATİF SORUŞTURMANIN YENİDEN BAŞLATILMADI

Başsavcının cinayetle suçladığı Engström hakkında herhangi bir kanıt ortaya koyamadığına ve eğer yaşamış olsaydı var olan kanıtların onu mahkum etmeye yeterli olmadığını açıkladığına dikkat çektiler.

Palme cinayetinin zaman aşımına uğramadığına dikkat çekilen açıklamada cinayetin aydınlatılabilmesi için tek sorumluca alternatifin soruşturmanın yeniden başlatılması olduğuna vurgu yapıldı. Başsavcıya Palme soruşturmasını yeniden başlatması çağrısı yapıldı.