Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve beraberindeki heyet, Maltepe Cemevi Derneği ziyaretinin ardından Ümraniye’de bulunan Koçgiri Derneği’ni ziyaret etti. Buldan ve heyeti, Koçgiri Derneği Başkanı Rıza Karaman ve dernek yöneticileri karşıladı.

'BEŞİKTEKİ YAVRULARI DA KATLETTİLER'

Koçgiri Derneği Başkanı Karaman, 1921 yılında katliama uğrayan Koçgiri halkını andı. Katliamda halkın büyük acılar, zulüm, kıtlıkla karşı karşıya kaldığını dile getiren Karaman, bölgedeki Ermenilerin katledilmesi sürecinde Topal Osmanlar'ın katliamı desteklemesi için Kürtlerden de yardım istediğine değinerek, "Biz o kanlı tarihi unutmayız. Bugün Alişêr ve yoldaşlarını anlatmadan günü okuyamayız. Koçgiri anaları çok acı çekti. Beşiklerinde anasız öldürülen yavrular vardı. Topal Osman Koçgiri'de yanına aldığı insanlara işkenceler yaparmış, binlerce insan ahırlarda zincirlere bağlıymış. Bu bir soykırımdır. Koçgiri'de başlayan bu soykırım sonrasında Dersim, Ağrı, Elazığ ve birçok bölgeye dönük katliam politikaları ile sürdü" dedi.

BULDAN: KATLİAMCI DEVLET AKLI

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ise Koçgiri Katliamı’nın 100'üncü yılında acıları ortaklaştırdıklarını belirterek, yaşamını yitirenleri andı. Buldan, Koçgiri'de de yükselen hak talebi karşısında katliamın gerçekleştiğine söyledi. Buldan, "Roboskî, Dersim, Maraş ve Koçgiri katliamlarının birbirinden hiçbir farkı yoktur. Yüzyıllardır süren bir devlet aklıdır. Biz, hakikatleri araştırma komisyonunu talep ederken işte tam da bunlar için istiyorduk" diye konuştu.

'MÜCADELEMİZİ BÜYÜTME ZAMANI'

Buldan, şunları da söyledi:

"Bugün bu katliamların bırakın açığa çıkmasını, daha da derinleşmesi için büyük bir çaba içindeler. Şeyh Sait'in, Alişêr'in hâlâ bir mezar taşı olmaması utanç verici. Fakat değil yüz, iki yüz yıl da geçse ardıllarımız tüm yaşananların hesabını soracak ve çocuklarımıza büyük bir özür borçlarını olduğunu hatırlatacak. Şimdi HDP'nin başlatmış olduğu 'Herkes için Adalet' talebimizi yükseltme zamanı. Biz biliyoruz ki Kürt sorunu çözülürse ülkede barışın hakim kılınacağı kesindir. Hak ve adalet talebi böyle bir süreçte somut bir şekle bürünmesi oldukça önemlidir."

Ziyaret, konuşmaların ardından çıra yakılması ve katledilen için saygı duruşuyla sona erdi.