Komalen Ciwan Koordinasyonu bir saldırıya sessiz kalmanın, sessizlikle karşılamanın daha büyük saldırılara ve katliamlara kapı araladığına dikkat çekerek, Lice Katliamı’na karşı tepkilerin yükseltilmesini istedi. “Medeni arkadaşımız bu dönemde sahip olunması gereken duruşu temsil etmiştir. Bu duruş tüm Kürdistan gençliğine çağrı mahiyetindedir” dedi.

Komalên Ciwan Koordinasyonu, Lice saldırısıyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın öncülüğünde başlatılan demokratik çözüm sürecinin yeni bir aşamaya girdiği bir dönemde dikkat çekici uygulamaların geliştiğine dikkat çeken Komalên Ciwan, Bingöl’deki tecavüz skandalı, Mardin’de yatılı okulda yaşanan tecavüz olayı, Dersim’de bir köyün katliam amaçlı taranması ve Lice olayını örnek gösterdi. “Sömürgeci Türk devleti bu süreçte Kürt halkının ve özgürlük mücadelesinin sabır sınırlarını zorlayan ve artık tahammül edilemez bir boyuta varan uygulamalarını her geçen gün daha da arttırmaktadır” dedi.

1993 yılında topyekün imha konseytiyle Kürdistan’da terör estiren dönemin hükümetinin Lice’de yüzlerce sivili katlettiğini de hatırlatan Komalen Ciwan Koordinasyonu açıklamasında şu ifadeler yer aldı: “Kürt halkının özgürlük mücadelesini sahiplenmesini, katliamlarla önleme, sindirme zihniyeti yirmi yıl sonra sömürgeci AKP hükümetince güncellenmek istenmektedir. Kahraman, yurtsever Lice halkının yirmi yıl önceki katliamdan bugüne önderliğine, özgürlük mücadelesine olan bağlılığı ve sahiplenme düzeyi ile örnek bir duruşun sahibi olmuştur. Türk devletinin sömürgeci uygulamaları bu duruş ve tutumla boşa çıkmış, sömürge siyaseti ve uygulamaları boşa çıkmış ve çökmüştür. Sömürgeciliğin sindiremediği budur. Lice halkının bu tarihsel, direngen onurlu duruşu, tüm Kürdistan halkı için örnek mahiyetindedir.”

Türk sömürgeciliğinin sivil, demokratik, meşru yöntemlerle mücadele yürüten, eylem yapan insanların üzerine kurşun yağdırarak, genç kadınlara toplu tecavüz ederek, Kürt gençlerini uyuşturucuya alıştırarak, ajanlaştırarak Kürdistan’da devletin ne anlama geldiğini bir kez daha herkese gösterdiğini de belirtti.

“Kürdistan özgürlük gerillasının Kuzey Kürdistan’dan çekilmesini fırsat bilerek yurtsever Kürt halkı üzerinde katliam politikaları yürütmek zavallılığın, aciziyetin göstergesidir” diye devam eden açıklamada şunlar belirtildi: “Sömürgeci güçler bir şeyi iyi anlamalıdır; Kürdistan sömürgecilerin rahat at oynata bilecekleri bir alan değildir. Yurtsever Kürdistan gençliği, ‘Kendini savunmamak onursuzluktur!’ ilkesiyle hareket etmelidir. Barış onursuzluk değildir. Her tür saldırıya sessiz kalmak, boyun eğmek değildir. Yurtsever Kürdistan gençliği, Türk özel savaş siyasetine ve onun uygulamalarına dün olduğu gibi bu günde sessiz kalmayacaktır.”

Kürt gençliğinin kendisini savunacağı ve tedbirler alacağı da vurgulanan açıklamada, “Lice katliamında da görülmüştür ki karşımızda hiçbir ölçü ve ilke tanımayan bir güç vardır. Dolayısıyla özel savaş medyasının Kürt halkının, sömürgeci talan siyasetine karşı her refleksini, tepkisini provokasyon olarak tanımlaması en basit deyimle ahlaksızlıktır. Kürdü hassasiyete çağırıp, duyarlılığa davet edip, tecavüzü, katliamları, ajanlaştırmayı, fuhuşu, uyuşturucuyu yaygınlaştırmak utanmazlıktır” denildi.

Hem Kürtlerin aklıselime davet edilip, hem de sinir uçlarıyla oynamanın tahrik etmenin, iki yüzlüğün, aymazlığın ta kendisi olduğu belirtilen açıklamada şunlara yer verildi: “Türk devletinin Kürdistan’daki mevcut varlığı, her uygulaması provokasyonun ta kendisidir. Bir sabotör aranıyorsa Türk sömürgeci güçleri dönüp de kendilerine bakmalıdır. Durum bu iken kalkıp da Kürt halkının her eylemini, demokratik direniş tutumunu provokasyon olarak nitelemek yavuz hırsızlıktır.

Medeni arkadaşımız bu dönemde sahip olunması gereken duruşu temsil etmiştir. Sömürgecilikten hesap sorarken şahadete ulaşmıştır. Bu duruş tüm Kürdistan gençliğine çağrı mahiyetindedir. Yurtsever Kürdistan gençliği Lice’deki katliama sessiz kalmamalı, yurtsever Lice halkı yalnız bırakılmamalı, Kürdistan’ın her yeri bir eylem alanına, serhıldana dönüşmelidir.”

Her saldırının sessizlikle karşılanmasının çok daha büyük saldırılara ve katliamlara kapı araladığının unutulmaması gerektiğini de vurgulayan Komalen Ciwan Koordinasyonu, “yurtsever, yiğit Kürdistan gençliğini eylem hattını yükseltmeye, tüm Kürdistan ve Türkiye’ye yaymaya çağırıyoruz” dedi.