PÇDK adayları: Hedefimiz Güney Kürdistan’ın demokratikleşmesidir
PÇDK adayları: Hedefimiz Güney Kürdistan’ın demokratikleşmesidir
PÇDK adayları: Hedefimiz Güney Kürdistan’ın demokratikleşmesidir
Federal Kürdistan Bölgesi'nde yapılacak olan parlamento seçimlerinde PÇDK listesinde yer alan adaylar hem sokağın hem de parlamentonun muhalif sesi olma iddiasında. Adaylar önemli hedeflerinin Güney Kürdistan’ın demokratikleşmesi, eşit, özgür bir toplum yaratılması olduğunu söylüyorlar.
Federal Kürdistan Bölgesi'nde 21 Eylül günü yapılacak olan parlamento seçimlerini değerlendiren PÇDK’nin eski başkanı Dr. Faik Gulpi, PÇDK'nin Federal Kürdistan Bölgesi'nde Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan'ın öncülük ettiği "demokratik ulus" çizgisini temsil ettiğini söyledi.
Bu çizginin Kürt halkına ve mücadelesine çok önemli hizmetler yapacağına inandığını belirten Gulpi, şunları ifade etti: "PÇDK'nin temsil ettiği çizgi önder Apo'nun Kuzey Kürdistan'da Kürt sorununun çözümü için uyguladığı ve mevcut durumda Rojava'da da uygulanan çizgidir. Kuzey Kürdistan'da nasıl ki BDP Kürt halkına ve barışa hizmet eder, kadın hakları ve özgürlüklerini savunur, yolsuzluktan uzak ve diğer halklarla birlikte ve barışçıl bir tutum içinde yaşamayı esas alıyor, tüm bunları yerine getirmek için de çaba harcıyorsa, eğer parlamentoya girmeyi başarırsak biz de bu çizgiyi Güney Kürdistan'da tekrarlayabileceğimize inanıyorum. Biz bu şekilde halka daha iyi hizmet etmek istiyoruz."
Federal Kürdistan Bölgesi'nde tonlarca sorun olduğunu ifade eden Gulpi, "Bunlardan en önemlisi ideoloji ve strateji sorunudur. Diğer partilerin hiçbirinin Ortadoğu'nun ve Kürtlerin sorunlarını çözebilecek, hatta bu iddiada olan farklı ve yeni bir ideolojileri, fikirleri yok.
Halkın eşit, özgür ve demokratik bir toplum özlemini yerine getirme yolunda mücadele etmek için kendini PÇDK'nin listesinden parlamentoya aday gösterdiğini belirten Abdulvahap Ahmet Abdullah ise, "Parlamentonun içinde şimdiye kadar halkın talepleri istenen düzeyde yerine getirilmedi. Çünkü parlamentoyu iktidar partileri ele geçirmiş, muhalefet ise sokağın, halkın muhalefeti, sesi şeklinde kendini örgütleyememiş. Muhalefet toplumun sadece bir kesiminin muhalefeti olarak kendini örgütlemiş. Biz hem sokağın, hem de parlamentonun muhalif sesi olmak istiyoruz" dedi.
Bölgenin en temel sorununun demokrasi sorunu olduğunu dile getiren PÇDK'nin Ranya adayı Osman Eziz, bölgede idari ve hizmet alanlarında da sorunların yaşandığını söyledi. PÇDK'nin seçim programının bölgenin tüm sorunlarına cevap olacağına inandığını kaydeden Osman Eziz, "Tüm bu sorunların giderilmesinde bizim üzerinde en çok duracağımız ve en temel sorun olarak gördüğümüz husus sistemin demokratikleşme sorunudur. Bunun için de gerekli olan demokratik ölçülerle hazırlanmış anayasal bir projedir” diye belirtti.
140 MADDENİN UYGULANMASINI İSTİYORUZ.
Kürdistan anayasasının demokratikleştirilmesi ve Irak anayasasının değiştirilmesinin en temel hedefleri olacağını söyleyen Suwer Xurşit ise, Irak'ın ve Federal Kürdistan Bölgesi'nin kangreni haline dönüşen 140'ıncı madde ve bu madde kapsamına giren Kerkük, Duzormato, Şengal gibi alanların durumuna dikkat çekti. Bu alanların durumunun en kısa zamanda netleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Suwer Xurşit, bölge genelinde üretici haklarının güvenceye alınmadığı ve bundan ötürü köylerin boşaltıldığı hususuna vurgu yaptı. Suwer Xurşit, 1991 yılından beridir üretici ile tüketici, köylüyle tüccar arasındaki ilişkiyi düzenleyen ve üreticinin haklarını güvenceye alan hiçbir anayasa ya da yasa maddesi yapılmadığına dikkat çekti.
"Güney Kürdistan'da iktidar partileri yaşamın her alanını kontrolleri altına almışlar. Güney Kürdistan'ı partizan bir zihniyetle yürütüyorlar" diyen PÇDK Hewler adayı Şakir Mustafa Mevlud de, PÇDK'den aday olmasının nedenlerini şu cümlelerle açıkladı: "Biz bu partizan zihniyeti ve Güney Kürdistan'daki kurumların yönetiliş biçimini düzeltme iddiasındayız. Kadına yönelik şiddete, gençlerin işsizlik sorunlarına, siyasi, ekonomik ve sosyal konulu sivil toplum örgütlerinin her birine ilişkin özel projelerimiz var. Bu seçimlerde, benim de PÇDK'den aday olmam da etkili olan en temel neden Güney Kürdistan'da toplumsal ve sınıfsal bir değişim yaratmak ve bölgedeki kurumları demokratize etme iddiasıdır."