Fransa’nın eski Tunus ve Irak büyükelçisi Boris Boillon’un, üzerinde 400 bin euroya yakın nakit para ile Belçika’ya geçerken yakalandığı ortaya çıktı. Eski cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin danışmanlarından olan Boillon’un paraları nereden aldığı sorusu yerinde dururken, Fransız diplomatın tartışmalı geçmişi nedeniyle, siyaset ve diplomasinin kirli ilişkilerinin devamı olması şüphelerini arttırıyor.

Mediapart sitesinde yayınlanan belgeli habere göre, son olarak Tunus büyükelçiliği yapan Boris Boillon bugün başkent Paris’teki Gare du Nord tren garından Belçika’nın başkenti Brüksel’e giderken durduruldu. 31 Temmuz günü yaşanan olayda, Fransız polisi üzerinde kimlik belgesi bulunmayan Boillon’u üzerindeki 350 bin euro ve 40 bin dolar ile yakalandı.

Mediapart haberinde, üzerinde bir kot pantalon ve polo tişört bulunan Boris Boillon’un yurtdışına geçişlerde 10 bin euro olan yasal para bulundurma limitini geçtiği için sorguya alındığı belirtildi. Sorgu tutanaklarına ulaşan Mediapart haberinde, Boillon’un üzerindeki parayı danışmanlık yaptığı Irak’taki şirketlerden aldığını iddia ettiğine dikkat çekildi. Haberde, eski büyükelçinin “Irak bankacılık sistemindeki eksikliklerden dolayı, parayı elden almak zorunda kaldım” dediğine yer verildi. Buna göre Boillon, Paris’te aldığı parayı danışmanlık şirketi Spartago’nun  Brüksel bürosunu açmak için Belçika’ya geçirmek isterken yakalandı.

Boris Boillon’un neden kimliksiz olarak seyahat ettiği sorusuna da değinildiği haberde, Boillon’un yüklü miktarda para taşımanın verdiği stresten dolayı ‘kimliğini unuttuğunu’ iddia ettiği bilgisine yer verildi.

SARKOZY İLE GELEN HIZLI YÜKSELİŞ

Fransız polisinin yakaladığı eski büyükelçi Boris Boillon, özellikle Arap dünyası ile ilişkilerde öne çıkmış tartışmalı bir isimdi. Cezayir’de Fransız bir ailenin çocuğu olarak doğan ve çok iyi derecede Arapça bilen 1969 doğumlu Boillon, siyasal bilimler ve doğu medeniyetleri üzerine eğitim aldı. 1998 yılında Dışişleri Bakanlığı’nda danışman olarak çalışmaya başlayan Boillon, 1999-2001 yılları arasında dış politika ve güvenlik konularında redaktör olarak çalıştı. Sırasıyla Cezayir ve Kudüs  büyükelçiliklerinde diplomat olarak görev yapan Boillon, 2007 yılında dönemin İçişleri Bakanı Nicolas Sarkozy’nin danışmanları arasına girdi.

Sarkozy’nin aynı yıl cumhurbaşkanı olmasıyla Kuzey Afrika, Yakın ve Ortadoğu danışmanı olan Boris Boillon, 2007 yılında Libya’da tutuklu bulunan Bulgar hemşirelerin (Aids virüsü yaydıkları iddiasıyla) serbest bırakılması için çalıştı. Boillon, 2009 yılında henüz 40 yaşını dahi doldurmadan Bağdat Büyükelçisi olarak atanırken, 2011 yılı başındaki halk devriminden görevden çekilen Tunus Büyükelçisi’nin yerine atandı.

‘KÜÇÜK SARKOZY’

Dönemin Libya lideri Muammer Kaddafi ile sıkı ilişkiler geliştiren Boillon, 2010 yılındaki bir konuşmasında Kaddafi’nin kendisine ‘oğlum’ diye hitap ettiğini söylemişti. Libya’nın hataları olduğunu ancak ‘hatalarını  satın alabileceğini’ söyleyen Boillon’un patronu Nicolas Sarkozy’nin ise seçim kampanyası için Libya liderinden mali yardım aldığı iddiaları açığa çıkmıştı.

Boillon, Bağdat büyükelçisi olduğu dönemde, Irak’ın 600 milyar euroluk büyük bir pazar olduğunu söylemiş ve Fransız şirketlerinin ülke pazarında artan paylarında kendisinin de katkıları olduğuyla övünmüştü.

Fransız medyasında ‘Küçük Sarkozy’, ‘Sarkoboy’ gibi terimlerle anılan Boris Boillon’un Tunus büyükelçiliği döneminde gazetecileri azarlaması nedeniyle Tunuslular bir çok gösteri düzenlenmiş ve ülkeyi terketmesi istemişti. François Hollande’ın cumhurbaşkanı seçilmesiyle Ağustos 2012’de merkeze alınan Boillon, Kasım 2012’de görevinden ayrılarak, Spartago ve French Group adlı danışmanlık şirketlerini kurdu.

FRANSIZ SİYASETİNDE KİRLİ İLİŞKİLERİN BİR ÖRNEĞİ Mİ?

Eski büyükelçinin kaynağı belli olmayan yüklü miktarda paralar ile yakalanması, Fransız siyasetçi ve diplomatların yabancı ülkelerle ilişkilerdeki tartışmalı pozisyonları tekrar gündeme geldi. Daha önce Clearstream, Karaçi gibi yolsuzluk skandallarının ardından, geçtiğimiz yıllarda da Nicolas Sarkozy’nin 2007’deki seçim kampanyası için eski Libya lideri Muammer Kaddafi’den maddi yardım aldığı ortaya çıkmıştı.

Kaddafi, 2011 yılındaki iç savaşta devrilmeden önce Sarkozy’nin kendisinden maddi yardım aldığına dair iddiasını gündeme getirmiş, ancak Ekim 2011’de Fransız ordusunun yardımıyla isyancılar tarafından ele geçirilmişti. Kaddafi, iddiaları ile ilgili belgeleri  yayınlayamadan öldürülmüştü.