Sivas’ta 20 yıl önce yakılarak katledilen 33 aydını anmak amacıyla Stockholm’de düzenlenen iki ayrı etkinlikte bir araya gelen Kürt, Türk, Süryani ve Aleviler, adalet ve toplumsal barışın sağlanabilmesi için başta Sivas olmak üzere bugüne kadar yapılan tüm katliamların aydınlatılmasını ve sorumluların yargı karşısına çıkarılmasını talep etti.

2 Temmuz günü saat 18.30 sularında ABD Büyükelçliği yakınında toplanan bir grup Türkiyeli ve Kürdistanlı, Madımak Oteli’nde yakılarak katledilen aydın, yazar ve sanatçıların resimleri ile “Sivas’ın Işığı Sönmeyecek” yazılı pankratla Türk Büyükelçliğine doğru yürüdü. Polisin izinsiz olduğunu gerekçesi ile göstericilerin Büyükelçilik önüne gitmelerine izin vermemesi rağmen, Büyükelçiliği  binasına yaklaşan grup “Sivas’ın Hesabı sorulacak”, “Katil devlet hesap verecek”, “Yaşasın Halkların kardeşliği”, “Kahrolsun faşizm” sloganlarını attı. Kürdistanlıların da PKK bayrakları ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın resminin bulunduğu flamalarla katıldıkları gösteride,  Madımak’da yakılmaktan son anda kurtulan Ozan Ali Çağan, umut ve acının, heyecan ve öfkenin içiçe geçtiği karmaşık duygular içinde olduğunu söyledikten sonra “2 Temmuz 1993’te Madımak Oteli’nde ’Canlarımız’ı yakanlarla bugün tomalardan, tanklardan, akreplerden, tüfeklerden kimyasal sıkanlar, emir verenler, kışkırtanlar, alkışlayanlar, seyirci kalanlar aynı kişilerdir, aynı kafalardır” dedi.

İkinci gösteri Sergel Meydanı’nda yapıldı. Sivas’ta katledilenlerin resimlerininin yerleştiridiği ve karanfillerle donaltıldığı meydanda gösteriyi düzenleyen dernekler adına yapılan ortak açıklamayı okuyan Helin İnal,  daha sonra Sivas, Gezi eylemleri ve Lice’de yaşamını yitirenlerin adlarını teker teker okuduğunda meydanda bulunan göstericiler hep birlikte 'burada' yanıtını verdi. 

Sanatçılar Burcu ve Kudret Ada'nın Sivas'ta katledilen sanatçıların besteledikleri ve okudukları türküleri söylemeleri duygusal bir atmosfer yarattı. Burcu Ada ve Tiyatro Sanatçısı Serpil İnanç Nazm Hikmet’in bazı şiirlerini de okudu.

KATLİAMDAN SAĞ KURTULAN ÇAĞAN KONUŞTU

Madımak katliamından sağ olarak kurtulan Ozan Ali Çağan meydanda yaptığı konuşmada Türkiye tarihinin 1900’lerden bu yana bir tür yüzleşilememiş kayıplar, faili meçhuller ve katliamlarla dolu olduğunu belirttikten sonra konuşmasını şöyle sürdürdü.

“En yakın hatırladıklarımız arasında 35 kürt yurttaşımızın öldürüldüğü Roboski katliamı var.Taksim Gezi Parkı Tarihin en barışçıl eylemini yaşarken kana boğulmak istendi. Lice’de demokratik taleplerini barışcıl biçimde dile getiren, ve Jandarmanın saldrısı sonrası geri çekilen insanların taranması, nefretin, yok etme ve katliamcı anlayışın hiç eksilmediğini göstermektedir.”

Bugüne kadar idam sehpalarında, işkencelerde, cezaevlerinde ve yangınlarda binlerce özgürlük savaşcısını yitirdiklerini söyleyen “Onlar bize savaşsız ve sömürüsüz Özgür bir dünya için direnme ve baş eğmeme inancını bıraktılar. Onlara layık olabilmek, bu doğrultuda ki haklar mucadelesini yükseltmekten geçiyor.Yaşadığımız toprakların bütün renkleriyle, Türkleri, Kürtleri, Alevileri, Ermenileri, Süryanileri, bütün halk kesimleriyle birlikte, eşit ve özgür yurttaşların oluşturduğu demokratik bir ülke düşüne sarılmaktan geçiyor” şeklinde konuştu.

Turgay Özdemir’in mey dinletisinden sonra Burcu Ada’nın söylediği “Leylim ley” türküsüne hep birlikte eşlik eden göstericiler “Faşizme karşı omuz omuza” sloganını atarak eylemlerini sonlandırdı.