Kandil’den izlenimler; GERİLLA HAZIR

Kandil dağlarının asiliği, güçlü alt yapısı ve tecrübeli gerillalarıyla bu operasyonlarını nasıl karşılayacaklarını bizzat görüyor ve şahit oluyoruz. Yüzlerinde tek bir tereddüt, şüphe yok. Kazanacaklarına inanıyorlar.

AKP-MHP ittifakı öncülüğünde son dönemde daha sık dile getirilen Kandil operasyonları gündemde yerini koruyor. Kandil dağlarında ise gerillaların hazırlıkları tamamlanmış, operasyonun başlama anı heyecanla bekleniyor. Her dağı, taşı, kuşu ve böceğiyle hayat dolu Kandil dağlarındaki savaşçıların şimdiki heyecanını, topraklarını işgal etmeye kalkışan güçlere olan öfkelerini tarif etmek biraz da zor aslında. Çünkü bazen hissedilerek anlaşılır, şahitlik edilerek anlam verilir. Bakışlarındaki asiliği, özgüveni, dudakların ucundaki direniş ve kazanma andını her gerillada gözlemlemek mümkün. Hepsi hem fikirdir aslında. Başur Kürdistan’ına yönelik işgal girişimleri için PKK ve HPG-YJA Star güçleri ‘bahanedir’ diyorlar ve asıl istediklerinin toprak işgali ve Kürt halkının kazanımlarını ortadan kaldırma olduğuna inanıyorlar. Haber saatlerinde nereye doğru yolumuz düşerse genellikle radyo etrafında toplanmış olarak buluyoruz. Belli ki bu özgürlük savaşçıları bu süreci radyolar aracılığıyla yakından takip ediyor ve değişik kaynaklardan dinliyorlar. Haberler bittiğinde ise neşeli sohbetlere başlıyorlar. Hem o günün haberleri değerlendirilerek, hem olası işgal operasyonlarına verecekleri karşılığı tartışıyorlar. Her biri kararlı, keyifli görünüyor bu genç savaşçıların.

Biz de HPG ve YJA Star gerillalarına ne düşündüklerini sorduğumuzda saatler alabilen bir sohbete konu açmış oluyoruz. Ve şuna şahit oluyoruz ki gerçekten de Kandil dağlarındaki her bir gerilla kendini donatmış, hem askeri yetkinlik düzeyinde (ki konu buraya gelince hepsi biraz daha heyecanlanıyor ve daha bir neşeyle, kararlılıkla nasıl işgal güçlerini kullandıkları silahlarıyla darp edeceklerini anlatıyorlar), hem de sürece ve gelişmelere dönük olan ideolojik bakış açısıyla bu konuları uzun uzun değerlendirebiliyor.

Peki Başur Kürdistan’ından özgürlük saflarına katılan genç gerillalar ne düşünüyor? Aslında en çok merak edip kendilerine bu soruyu sorduğum gerillalar da benzer düşünceler dile getiriyor. AKP-MHP ittifakının işgal girişiminin sembolik ve geçici bir durum olmadığı, Efrin gibi, çete örgütleriyle burada da terör estirmek üzere Kürt ve Kürdistan’a dair ne tarihi kanıt, eser varsa hepsini yok etmek istediklerini düşünüyor her bir gerilla. Tüm kentlerin dokusunu değiştirerek, işgallerini Başur Kürdistan’ın tarihine, toplumuna saldırarak derin yaralar açmak üzere pekiştirmek istediklerini gördüklerini söylüyorlar. Başur halkının güvenliğinden endişe duyduklarını dile getirdiklerinde ancak direniş ile karşılık verilirse bu kirli siyasetin boşa çıkacaklarının altını çiziyorlar. Başurlu HPG ve YJA Star gerillaları da asla ama asla bu işgal girişiminin başarılı olamayacağına inandıklarını dile getirirken, tüm Kürtlerin ulusal birlik ışığında bir araya gelmesinin önemini hatırlatırken Başur halkının da bu tehlikeyi iyi görerek, bu birliğin önündeki engelleri aşmasını istiyor. Hatta ayrı ayrı mekanlarda görüşlerini merak edip sorduğumuz bir kaç Başurlu genç gerilla şu tarihi sözleriyle bu düşüncelerini pekiştiriyor; “heger em nebin yek, emê biçin yek bi yek” (Eğer bir olmazsak bir bir gideriz).Diğer bir değişle ulusal birliğin hayati önemine dikkat çekiyorlar.

En çok üzüldükleri ve kendilerini derinden üzdüğünü dile getirdikleri ise sivillerin korunmasız olarak uçak saldırılarına maruz bırakılması oluyor ve bunun AKP-MHP ittifakı faşizminin bir acizliği, bir zayıflığı olduğunu belirtiyorlar. Son süreçte Kandil köylerine dönük yapılan saldırılarda yaşanan tahribatları üzüntüyle takip eden genç gerillalar öfkelerini, intikam yeminlerini daha bir pekiştiğini ve bu savunmasız sivil halkı mutlaka canların son damlasına kadar savunup korumaya yemin ederek söylemek istediklerini noktalıyorlar. Ve bu gerçeğin de altını çiziyorlar; “Eğer TC hükümeti Başur Kürdistan’ı işgal ederse ilk başta Rojava’da DAİŞ eliyle yaptığı katliamları, kıyımları burada da yapmak isteyecektir. Çünkü Kürt düşmanlığından yapıyor bütün bunları. Rojava’da, Efrin’de yaptıkları katliamlar, halen süren kaçırmaların, Başur’da da yaşanmasına asla izin vermeyeceğiz. Başur halkımız bizimle güvende, kendini asla yalnız hissetmesin.”

Kandil dağlarının asiliği, güçlü alt yapısı ve tecrübeli gerillalarıyla bu operasyonlarını nasıl karşılayacaklarını bizzat görüyor ve şahit oluyoruz. Yüzlerinde tek bir tereddüt, şüphe yok. Kesinlikle büyük inanç ve kararlılıkla bu olası işgal operasyonlarını boşa çıkaracakları ve faşist iktidarı yıkacaklarını okumaktayız hepsinde. Hepsi neşeli, cıvıl cıvıl, heyecanlı gerillalardır. “Bir gelsinler, hele bir gelsinler… Gelsinler de kaçacakları bir delik bulabilecekler mi göreceğiz” diyorlar…