Askeri araçla kaçırıldılar, bir daha haber alınamadı

Cumartesi Anneleri, 25 yıl önce gözaltına alınan ve askeri araçla kaçırılan 4 kişinin hikâyesine dikkat çekti.

Cumartesi Anneleri, 792'nci haftasına ulaşan eylemlerini salgın nedeniyle sosyal medya hesapları üzerinden yaptıkları açıklamayla sürdürdü. Bu haftaki eylemde, 14 Mayıs 1995’te Mardin’in Midyat ilçesi Budaklı köyünde gözaltına alınıp serbest bırakıldıktan hemen sonra askeri bir araçla kaçırılıp, bir daha kendilerinden haber alınamayan Mehmet Emin Atuğ, Hizni Bilmen, Abdulkadir Demir ve kardeşi Şakir Demir’in akıbetleri soruldu.  
Hizni Bilmen’in eşi Şükriye Bilmen, "Kemiklerimizi getirin. Başında bir Fatiha okumak istiyorum. Devlet cenazelerinin nerede olduğunu biliyor. Meclis’e kadar gittim, ancak bir sonuç hala alamadık” dedi.
Dava avukatı Erdal Kuzu da yasal herhangi bir gelişme kaydedilmediğini ifade etti. Dosyanın zaman aşımına uğratılmak istendiğini söyleyen Kuzu, buna izin vermeyeceklerini, mücadele edeceklerini yineledi. 
HİKÂYELERİ
Ardından bu haftaki açıklamayı yapan İnsan Hakları Derneği (İHD) Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Nuray Çevirmen, hikâyeyi şöyle anlattı:
"Midyat ilçesi Budaklı köyünde yaşıyorlardı. 14 Mayıs 1995 tarihinde akraba olan bu kişiler Midyat Jandarma Merkez Karakol komutanı Yüzbaşı Hilmi Kahraman tarafından karakola çağrıldı. Bir akrabaları, muhtar ve iki köy azası ile birlikte karakola gittiler. Tanık beyanlarına göre burada karakol komutanı Hilmi Kahraman, ön ismi Ziya olan Başçavuş ve ön ismi Metin olan Astsubay tarafından sorgulandılar. Akşam önce Mehmet Emin Atuğ, Hizni Bilmen, Abdulkadir ve Şakir Demir resmi belge imzalatılarak serbest bırakıldılar.  Ardından da refakatçi Muhtar ve 3 köylü serbest bırakıldı. Muhtar ve yanındakiler evlerine döndü. Olaya tanık olan köylülerin beyanlarına göre Atuğ, Bilmen ve Demir kardeşler, karakoldan 1 kilometre kadar uzaklaştıktan sonra zorla askeri bir araca bindirilerek götürüldüler. 
Ertesi gün Budaklı köyü askerler tarafından ablukaya alındı. Evler ağır silahlarla tarandı. Askerler köylüleri ağır biçimde darp etti ve tüm eşyalarını kullanılamaz hale getirdi. Mehmet Emin Atuğ, Hizni Bilmen, Abdulkadir ve Şakir Demir eve gelmeyince eşleri Midyat Jandarma Merkez Karakolu’na başvurdular. Kendilerine eşlerinin serbest bırakıldıkları söylendi. Mehmet Emin Atuğ, Hizni Bilmen, Abdulkadir ve Şakir Demir’den bir daha haber alınamadı.” 
Kayıplarını arayan ailelerin şiddet ve tehditlere maruz kaldığını dilen getiren Çevirmen, dosyanın hukuki sürecini de anlattı. 
Çevirmen, "Devletler, zorla kaybedilen kişilerin akıbetini ve yerini saptamak, sorumluları belirlemek ve yargılamak zorundadır” dedi.