Amed'de polis ablukasına rağmen 'tecrit' protestosu

Polis ablukasına rağmen Amed'de bir araya gelen HDP'liler ve aileler, tecridi protesto etti, açlık grevleri için çağrılarda bulundu.

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Leyla Güven’in, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan üzerindeki tecride karşı süresiz dönüşümsüz açlık grevi eylemi 157’nci gününde. Aynı taleple 16 Aralık’ta cezaevlerinde başlayan eylemler, 1 Mart itibarıyla tüm cezaevlerine yayıldı. Tutsak yakınları, cezaevlerinde kritik aşamaya gelen açlık grevlerine dikkat çekmek amacıyla Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi önünde açıklama yapmak istedi. 

AİLELERDEN YÜRÜYÜŞ

Sabah saatleriyle birlikte cezaevini abluka altına alan polis, ailelerin cezaevine yaklaşmasına engel oldu. Aileler, engelleme üzerine sloganlarla HDP il binasına yürüdü. Ancak bir diğer engelleme de il binasında yaşandı. Ailelere destek vermek için il binasından cezaevine gitmek isteyen HDP milletvekilleri ve partililer, polislerce engellendi. İl binasından çıkmaları engellenen partililer, burada oturma eylemi başlattı. 

GAZETECİLER VE KADINLARA ENGEL

Eylem sırasında sık sık sloganlar atılması üzerine otobüsler ve kalkanlarla partinin önünü kapatan polis, basın mensuplarının görüntü almasını engelledi. Eylem sırasında görüntü almaya çalışan basın mensupları ve polisler arasında tartışmalar yaşandı. Bu sırada il binasına gelmek isteyen kadınlar, TOMA aracının müdahalesine maruz kaldı. 

'KARA BİR FAŞİZM VAR'

Engellemelerin ardından HDP il binası önünde açıklama yapıldı. Eyleme DTK Eş Başkanı Berdan Öztürk, HDP milletvekilleri Saliha Aydeniz, Musa Farisoğulları, İmam Taşçıer, partililer ve tutsak aileleri katıldı.

Farisoğulları, kentin abluka altında olduğunu belirterek, “Kara bir faşizm altında yaşıyoruz. Partimiz, caddeler, sokaklar bir bütünen abluka altında 157 gündür DTK Eş Başkanı Leyla Güven öncülüğünde devam eden açlık grevlerine ses vermek isteyen ailelere engel olmak için. Geldiğimiz noktada artık ölümler yaşanabilir. Bu halkın temsilcileri olarak bu duruma izleyici kalamayız” dedi. 

‘TECRİDİ KABUL ETMİYORUZ'

Devletin hukukunun normal şartlara dönmesi gerektiğinin altını çizen Farisoğulları, “Sayın Öcalan üzerinde 4 yıldır mutlak tecrit sürdürülüyor. Ne halkımız ne de tutsaklar bu tecridi kabul etmiyor. Seçimlerden sonra normale dönülmesini umut ederken, baskı sürdürülüyor. Bir kez daha devlet yetkililerine sesleniyoruz; bir an önce olumlu bir adım atılmalıdır. Tecrit halkımıza yaklaşımdır. Halka düşman gözüyle bakılıyor” diye konuştu. 

HALKLARA VE ULUSLARARASI KURUMLARA ÇAĞRI

Cezaevlerinden ölümler yaşanmadan taleplerin karşılanması gerektiğini vurgulayan Farisoğulları, “Halkımız, Türkiye halkları, uluslararası kurumlar rolünü oynamalı. Toplu bir katliam yaklaşımı var” ifadelerini kullandı.

'TECRİT KALKARSA NORMALLEŞME YAŞANIR'

Diyarbakır Cezaevi önünde yapılmak istenen açıklamanın engellenmesine işaret eden Farisoğulları, şunları söyledi: “Partimiz çevresinde kimse adım atamıyor. Bu normal bir durum değil. İşgaldir, faşizmdir. Bir an önce herkes rolünü yerine getirmelidir. Amacımız çözümdür. Yapmak istediğimiz, demokrasinin önünü açmaktır. Tecridin kaldırılması durumunda yaşam normale dönecektir. Tecrit Türkiye halklarının tamamına uygulanıyor. Bu nedenle ilk önce İmralı tecrit sistemi kaldırılmalıdır.”

Açıklamanın ardından HDP’liler parti binasına geçerken, polis ablukası devam ediyor.