Başûr'da çeteler ve RTE yandaşları harekete geçti

Federal Kürdistan Bölgesi Başbakanı Neçirvan Barzani üzerinden Türk devletiyle ilişkiler yeniden kurulunca, Başûr’da çeteler, Erdoğan propagandası ve Ankara destekli "cihat" çağrıları yapmaya başladı. 

25 Eylül 2017’de Başûrê Kurdistan’da (Güney Kürdistan) gerçekleştirilen bağımsızlık referandumundan sonra Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan (RTE), başta eski bölge başkanı Mesud Barzani olmak üzere Başur yönetimine hakaretler yağdırarak aşağılamaya başladı. Başur halkını ‘kapıları kapatırım, açlıktan ölürler’ şeklinde tehdit etti. Buna rağmen Neçirvan Barzani yeniden görüşme, ilişkileri sürdürme açıklamalarını yapıyordu.

Referandumdan kısa süre sonra RTE ve AKP ile ilişkileri iyi bilinen İslami Yekgurtu Partisi Lideri Selahaddin Bahadini Türkiye’ye ziyarette bulundu. MİT ile görüşmeler yaptıktan sonra Neçirvan Barzani’nin Türkiye üzerinden Fransa’ya gitmesinin iznini aldı. Behaddini, Ankara ile ilişkileri düzeltmeye başladıklarını söyledi.

Nitekim, MİT ile yapılan bu görüşme ardından Neçirvan Barzani Türkiye üzerinden Fransa’ya geçerek bazı görüşmelerde bulundu. En son Neçirvan Barzani RTE’nin diktatörlüğünü ilan etme törenine çağrıldı. Ardından ikili bir görüşme yapıldığı haberleri geçti. Ancak Türk resmi kaynakları tarafından görüşmenin yapıldığına dair hiçbir açıklama yapılmadı. İktidara bağlı medyada da herhangi bir haber yer almadı.

Sefin Dizai, ilişkilerin eskiye dönmeye başladığı yönünde açıklamalar yaptı. Soru şu; Selahaddin Bahadini ile başlayan görüşme trafiği ve ardından kapalı kapılar arkasında yapıldığı söylenen görüşmelerde RTE’ye hangi sözler verildi? Kürt Özgürlük Hareketi gerekçe yapılarak tüm Kürtlere yönelik başlatılan imha ve kazanımları yok etme saldırılarına karşı Neçirvan Barzani ve Sefin Dizai’nin yaptığı meşrulaştırıcı açıklamaları bu konuda verilmiş bir söz olduğunu gösteriyor. Ayrıca Bradost bölgesinin işgal edilmesini meşru gören açıklamalar, Başur'un tamamının AKP ve RTE’ye peşkeş çekildiğinin de işareti olarak yorumlandı. Bazı kaynaklar Neçirvan Barzani’nin 60 milyar dolar civarında Türkiye’de yatırımları olduğu, RTE’nin bunlara el koymakla kendisini tehdit ettiği, bu yatırımlarını kurtarmak için tavizler verdiği bilgisini iddia ediyor. Aynı kaynaklar, bu bilgileri kanıtlayacak belgelerin ellerinde olduğunu da söylüyorlar. Şu ana kadar bu görüşmelere ilişkin bazı kaynakların verdiği bilgiler bunlar. Ancak işin perde arkasının çok daha derin olduğu yönünde görüşler de var.

İŞİN BAŞKA RENGİ VAR

Başur'da ciddi bir siyasi, ekonomik, toplumsal kriz var. Bunun temel nedenlerinin ise 26 yıldır iktidarda olan KDP ve YNK’nin izledikleri siyaset olduğu halk tarafından çok açık bir şekilde dillendiriliyor. Var olan siyasi kriz 12 Mayıs'ta gerçekleştirilen Irak parlamento seçimlerinden sonra daha da derinleşti. Zira Başur'un birçok partisi “seçimlere hile karıştırıldı” diyerek itirazda bulundu ve hile yapıldığına dair ellerinde somut verilerin olduğunu açıkladılar. Bu kriz giderek derinleşerek devam ediyor.

Bu koşullarda önümüzdeki 30 Eylül'de bölgesel seçimlere gidilecek. RTE ve AKP bu krizi daha da derinleştirmek için Selahaddin Bahadini, Neçirvan Barzani ve Sefin Dizai ile görüşmelerinden sonra Başûrê Kurdistan’ı ikiye bölen bir adım attı. Başur'a yönelik uyguladıkları ambargoyu Hewlêr ve Behdinan üzerinden kaldırdı. Süleymaniye’ye koyduğu ambargoyu devam ettirdi. Hewler havaalanından uçuşları serbest bırakarak ambargoyu kaldırırken, Süleymaniye havaalanına yönelik uyguladığı ambargoyu sürdürüyor. İki hafta önce de Süleymaniye’ye gönderilen gıda maddelerine yüzde 20’lik vergi uygulamasına geçerek, Başur'u ikiye bölmeye dayanan bölge politikalarını daha da derinleştirdi.

Tam da böyle bir ortamda Ankara rejimine yakınlığı ile bilinen Dünya İslam Kongresi Genel Başkanı Ali Qeradaxi ve ABD ile Avrupa ülkeleri tarafından terörist kabul edilen İslam El Ensar Grubunun kurucusu Mele Kirekar RTE’nin Başur'da propagandasını yapacak şekilde devreye girdi.

MELE KİREKAR CİHAT ÇAĞRISI YAPTI!

İslam El Ensar grubunun kurucusu olan ve Başur'da büyük acılara neden olan, şimdi Norveç'te kaldığı söylenen Mele Kirekar, geçtiğimiz günlerde NRT TV'ye bağlanarak cihat çağrısı yaptı. Mele Kirekar, bu çağrıyı yaparken, “Erdoğan’ın dediği gibi artık cihattan başta bizi hiçbir şey kurtaramaz. Önümüzde tek bir şey kalmış, o da cihat yapmaktır. Bağımsızlık, birlik, özgürlük diye bir şey yok. Tek bir şey var, o da cihattır" diyordu.

Kirekar, RTE’den cihat alıntısı yaparak Başur halkına sesleniyordu. Kirekar, aslında yeni ortaya çıkmadı. Irak’ın Kerkük’e müdahale etmesinden sonra Xurmatu’nun Palkane köyü ve dağında ortaya çıkan ve beyaz bayraklı DAİŞ olarak adlandırılan grubun sorumlusu olduğu, hatta zaman zaman bu grubun yanına gidip geldiğine dair iddialar var.

Bu grubun Palakane köyü ve çevresinde belirmeye başlamasından sonra DAİŞ Diyala, Musul, Kerkük, Xurmatu, Xaneqin, Dakuk hatta Tikrit çevresinde de görülmeye başladı. Bu çevrelerde birçok saldırı düzenledi. Onlarca sivil ile çok sayıda Irak federal polisi ile Haşdi Şabi üyesi ve Irak ordusu askerini öldürdü. Son günlerde yeniden ortaya çıkması ve Erdoğan'dan alıntılayarak cihat çağrısı yapması RTE’nin kendisini harekete geçirdiği, Başur'u karıştırmak için yeni planların devreye sokulduğunu gösteriyor. Bununla aslında, RTE ile Neçirvan Barzani’nin Başur ve Kuzey’e sınır olan ve Türkiye’nin şimdi işgal etmek için çalıştığı başta Bradost bölgesi olmak üzere birçok alana kimleri yerleştirmek istedikleri de açığa çıkıyor.

ALİ QEREDAXİ DE DEVREDE

Başur'da harekete geçirilen sadece Mele Kirekar değil. Mele Kirekar ile birlikte Dünya İslam Kongresi Başkanı Ali Qeredaxi de var. Ali Qeredaxi önceki gün eski Kürdistan Bölgesel Başkanı Mesud Barzani’yi ziyaret etmiş, ziyaretten sonra Mesud Barzani internet sitesinde görüşmeye dair kısa bir açıklama yapmıştı. Açıklamada Barzani'nin Qeredaxi ve yanında yer alan İslam Alimleri Heyeti ile görüştüğü belirtilerek, Barzani’nin dayatmaları kabul etmediği ifade ediliyor.

SURİYE’DEKİ ÇETELER BAŞÛR’A MI TRANSFER EDİLECEK?

Mesut Barzani’nin 'dayatmaları kabul etmiyoruz' açıklamaları, Ali Qeredaxi ve yanındaki heyetin Barzani’ye bazı şeyleri aktardığı, aktardıklarının içinde dayatmalar olduğunu gösteriyor. Mele Kirekar’ın NRT TV kanalından cihat çağrısını yapmasından sonra Ali Qeredaxi’nin de harekete geçmesi, RTE’nin, hedefleri cihat ve halifelik olan bazı kesimleri Başûrê Kurdistan ve tüm Kürdistan üzerine harekete geçirdiğini gösteriyor. Bunun başta Başur olmak üzere tüm Kürtler için büyük bir tehlike oluşturduğunu söylemek yanlış olmaz. Zira RTE şimdi İdlib, Efrîn, Ezaz, Bab, Cerablus’taki çetelerine yer arıyor. Başûrê Kurdistan’ın başta Bradost olmak üzere bazı alanlarının işgal edilmesinin temel nedenlerinden birinin de bu çete gruplarını yerleştirmek olduğu, hatta bazı grupları bu bölgelere taşıdığına dair bilgiler yayılmıştı. O yüzden başta Başur olmak üzere tüm Kürdistan’ı ciddi bir tehlikenin beklediğini söylemek yanlış olmaz. Çıkar adına Neçirvan Barzani ve Sefin Dizai gibi kişiliklerin de bu planın içinde oldukları yaptıkları açıklamalardan anlaşılıyor. O yüzden başta Başurê Kürdistan halkı olmak üzere dört parçadaki Kürtlerin bu yeni tehlikeli plana karşı duyarlı olmaları gerekir. Zira bu plan sadece Başur'a dönük değil, Rojava, Rojava’ya dönük olduğu kadar Bakur, Bakur’a dönük olduğu kadar Rojhilat'ı da kapsayan kirli ve tehlikeli bir plandır.