KJK Koordinasyonu, Türk devletinin Güney Kürdistan’daki işgalci varlığı, bombardımanların ve Şêladizê halkının isyanına ilişkin açıklamada bulundu.

Türk rejiminin 23 Ocak Çarşamba günü 4 sivili katleden bombardımanına tepki olarak Cumartesi günü Şeladizê halkı ayaklanarak, Sirê askeri üssünü basmıştı. Üsteki çok sayıda askeri araç ateşe verilirken, Türk askerlerinin burada da halka yönelik saldırılarında 2 sivil katledilmiş, en az 6’sı yaralanmıştı.

KJK yaptığı yazılı açıklamada, “serhildana katılarak işgalciliğe ve bu işgale sessiz kalan herkese en anlamlı cevabı veren yiğit kadınları ve halkı” selamladı. Şêladizê ayaklanması için “dönüm noktası” diyen KJK, Güney Kürdistan’daki tüm partileri Türk devletine ilişkin politikalarını ve ulusal birliğe hizmet etmeye ittifaklarını gözden geçirmeye çağırdı.

İŞGALCİ VE KATLİAMCI SALDIRILARI KINIYORUZ

KJK’nin açıklaması şöyle:

“Türk sömürgeci devletinin Güney Kürdistan’a yönelik işgal saldırıları ve bu saldırılar sonucu yaşanan katliamlar her zaman gündemdeki yerini korumuştur. Özellikle son bir yıllık süre zarfında neredeyse günlük bir rütin hal alan işgalcı saldırılar sonucu onlarca sivil yerleşim yeri bombalanmış yine onlarca sivil katledilmiştir. Bizler KJK olarak TC devletinin Kürtlere yönelik bu işgalci ve katliamcı saldırılarını şiddetle kınıyoruz. 23 Ocak’a Türk savaş uçaklarının saldırısında şehit düşen 4 yurtseverimizin ve Şeladizê serhildanında kahramanca direnerek şahdete ulaşan iki yurtseverimizin ailelerine baş sağlığı yine aynı saldırılarda yaralananlara acil şifalar dilliyoruz. KJK olarak saldırılarda şahadete ulaşan yurtseverlerimizin anılarına görkemli bir ulusal direniş tutumuyla karşılık vereceğimizi belirtiyoruz. Yaşanan şahadetler ve bu temelde halkımızın ortaya koyduğu tutum bunu bizlere emretmektedir.

HALKIN TC FAŞİZMİNE KARŞI TUTUMUNU KUTLUYORUZ

Başta Şeladizê olmak üzere, Derelok, Duhok ve tüm Güney Kürdistan halkızın işgalci TC faşizmine karşı tutumunu çok anlamlı ve değerli buluyoruz. Yediden yetmişe kadını, genci ve erkeğiyle TC askeri üslerine yürüyerek hiç bir meşruiyeti olmayan işgalcilere ait üssü ateşe vererek serhildana kalkmasını kutluyoruz. Bu serhildana katılarak işgalciliğe ve bu işgale sessiz kalan herkese en anlamlı cevabı veren yiğit kadınları ve halkımızı selamlıyoruz.

GÜNEY KÜRDİSTAN TARİHİ AÇISINDAN ÖNEMLİ BİR DÖNÜM NOKTASI

Dört parça Kürdistan ve yurt dışında TC faşizmine karşı kadınlar öncülüğünde görkemli bir direnişin yaşandığı bir dönemde, Şeladizê’de işgale karşı halkımızın serhildana kalkması, “ Şeladizê ayaklanması Güney Kürdistan halkımızın yurtseverlik ve ulusal birlik ruhu açısından çok önemli bir direniş tutumunu ortaya koymaktadır. Bu tutum Türk işgalcı saldırılarına karşı olduğu kadar, Güney hükümetinin topraklarımızın işgal edilmesine sessiz kalan tavrına da bir cevap niteliğindedir. Halkımız ortaya koyduğu tutumla, topraklarında hiç bir işgalci gücü istemediğini ve buna tutum alacağını göstermiştir.

YENİ OSMANLICILIK ZİHNİYETİ

Çok iyi bilinmektedir ki Türk devletinin tarihi Kürt halkına karşı gerçekleştirilen katliamlar tarihidir. Kendi varlık gerekçesini Kürt düşmanlığına dayandıran Türk devleti, gerçekleştirdiği katliamlarla Saddam Rejiminden hiç bir farkı yoktur. Bu nedenle TC faşizmi sadece Kuzey Kürdistan’da değil, soykırımcı politika ve uygulamalarıyla bütün Kürdistan’ı tehdit etmektedir.

Kuzey Kürdistan’da Cizre’de, Sur’da, Silopi’de Roboski’de, Rojava’da Afrin’de işgalci Türk devleti nasıl kürtleri katletme politikasını varlık gerekçesi saymışsa, Güney Kürdistan’a yönelik saldırıları da aynı amacı taşımaktadır. TC devletinin Güney Kürdistan referandumunda sergilediği saldırgan tutum ve Kerkük’ün işgal edilmesinde oynadığı rol bilinmektedir. Bu nedenle yapılan saldırılar her ne kadar farklı söylemlerle gerçekleştirilse de, tek amaç Kürt varlığının inkarı ve imhasıdır. Yeni Osmanlıcılık zihniyeti ile bütün Kürdistan’ın hedef alınmasıdır.

TÜRK DEVLETİNE İLİŞKİN POLİTİKALAR GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Kürtler olarak topyekün saldırılarla karşı karşı ya olduğumuz bir dönemde yurtseverlik ve ulusal birlik konusunda yine en anlamlı ve onurlu tutum başta Şeladizê halkımız olmak üzere, her yerde direnen halkımız ortaya koymaktadır. Bu nedenle Güney Kürdistan’da bulunan tüm siyasi partiler Şeladizê, ve Derelok halkımızın verdiği mesajı çok iyi anlamalıdır. Kürtleri birbirine kırdırtarak ulusal birliği engellemeye çalışan Türk işgalci devletinin politikalarına sessiz kalan bütün Kürt kesimlerine yön verecek bir tutumdur. Bu serhildan aynı zamanda Güney Kürdistan’daki bütün partilerin TC devletine yönelik politikalarını, yine ulusal birliğe hizmet etmeyen ittifaklarını gözden geçirmeleri gerektiğini bir kez daha göstermiştir. Çok iyi bilinmelidir ki TC devletinin katliamcı ve işlacı saldırılarını görmeyen, buna tutum almayan her kesin halkımızın özgürlük mücadelesine karşıt bir konumda olacağıdır. Halkımızın ve Kürt kadının ulaşmış olduğu ulusal birlik ruhu ve işgale karşı öfkesi TC devletini olduğu gibi, buna karşı durmayan bütün parti ve örgütleride aşacaktır.

Bu temel bir kez daha başta Şeladizê, Derolok ve bütün Güney Kürdistan halkımızın Türk işgal saldırılarına karşı ulusal birlik ruhuyla geliştirdiği serhildanı selamlıyoruz.”