Êzidî Kadın Özgürlük Hareketi (TAJÊ), ABD’nin Kürt Özgürlük Hareketi'nin öncü kadroları Cemil Bayık, Murat Karayılan ve Duran Kalkan hakkındaki kararına ilişkin bugün yazılı açıklama yaptı.

'PKK YENİ DOĞUŞUN ADIDIR'

"PKK hareketi bütün halkların varlığı için özgürlük kaynağına dönüşmüştür" vurgusunda bulunulan açıklamada, "Aynı zamanda kadınlar üzerindeki karanlık güçlerin korkulu rüyası olmuştur! İnsanlık ve kadınları hedef alan bu açıklamayı kınıyoruz. PKK kurulduğu günden bu yana insanlık dışı güçlerle mücadele etmiştir. Yeni bir doğuşun adı olmuştur. İnsanlık dışı hareketleri titretmiştir. PKK halkların işgalciler karşısında gözlerinin açılmasına vesile olmuş bir harekettir. PKK halkların ayakta kalması için bir mücadele kaynağı görevini üstlenmiştir" denildi.

Açıklamada şunlar da ifade edildi:

“Biz Êzidîler olarak PKK sayesinde halen bu kutsal topraklarda yaşadığımızı düşünüyoruz. PKK bizim için sıradan bir örgüt değildir. Bizim için yaşam kaynağı oluşturan bir örgüttür. PKK sayesinde kendimizi açığa çıkarma gücüne ulaştık.

Nasıl ki düşmanın planları karşısında direndiysek bu kirli planlar karşısında da direneceğiz. Hiçbir güç Önder Apo ve PKK arasına giremez. Yine hiçbir güç PKK ve halkın ilişkisini koparamaz. Kadın ve halkların duruşu ile bu saldırılar boşa çıkacaktır. Halkların örgütleri her zaman faşist devlet zihniyetlerinin saldırısına maruz kalmıştır. PKK Şengal’de kaldığı için çoğu zaman saldırılara maruz kalmıştır. Türk devletinin tehditleri halen devam ediyor. Bu açıklamadan sonra Türk devleti PKK öncülerinin Rojava Kürdistan’ın da olduğunu iddia ediyor. Bu girişimin temel amacı halkların kazanımlarını ortadan kaldırmaktır. Türk devletinin Suriye’nin Kuzeyine saldırmak için çıkardığı gerekçeleri kınıyoruz. Bu saldırıları kabul etmeyeceğimizi belirtmek isteriz."

ÇAĞRI

TAJÊ, açıklamasının sonunda şu çağrıyı da yaptı: “Artık herkesin kirli planlar karşısındaki görev ve sorumluluğunu yerine getirmesi gerekir. Halklar ve kadınlardan yana tavır almaları gerekir. Yine özellikle Êzidî halkına çağrımız; nerede ve nasıl olursa olsun, saldırılar karşısında ses çıkarmalarıdır. Bu saldırılar Êzidî toplumunu da hedef almaktadır o yüzden sessizlik kabul edilemez."