İtalya’nın başkenti Roma’da 11-12 Nisan günleri arasında Abdullah Öcalan’a Özgürlük -Kürt Sorununa Siyasi Çözüm Uluslararası Konferansı düzenlendi. Konferansta yapılan tartışmalar neticesinde hazırlanan sonuç bildirgesi tüm katılımcıların huzurunda okundu. 

Konferansın sonuç bildirgesi şu şekilde: 

"Avrupa, Afrika, Latin Amerika ve Asya ülkelerinin yanı sıra Mısır, Türkiye ve Kürdistan'dan siyasi partiler, sendikalar, kadın ve ekoloji örgütleri, avukatlar, hukuk örgütleri, barış aktivistleri, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyeleri, akademisyenler, gazeteciler, dini liderler, doktorlar ve sosyal merkezlerden 360 temsilcinin katılımıyla 11 ve 12 Nisan tarihlerinde İtalya'nın başkenti Roma'da "Öcalan'a Özgürlük-Kürt Sorununa Siyasi Çözüm" başlıklı Uluslararası Konferans düzenlendi.  

‘ÖCALAN’IN ÇAĞRISI BARIŞ TAAHHÜDÜNÜN DEVAMI NİTELİĞİNDE

Konferans katılımcıları Kürt lider Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı 'Barış ve Demokratik Toplum' çağrısını memnuniyetle karşılıyor ve destekliyor. Ayrıca, PKK'nin 9. kez tek taraflı ateşkes ilan etmesi, Kürt tarafının barışa yönelik taahhüdünün bir devamı olarak görülmüştür.

TÜRK DEVLETİNİN OTORİTER GİDİŞATI GÜVENSİZLİK DOĞURUYOR

Ancak konferans katılımcıları, Türk hükümetinin Öcalan'ın çağrısına yanıt vermekteki isteksizliğini ve PKK'nin bugüne kadar tek taraflı ateşkes ilan etmesini ciddi bir endişe kaynağı olarak görmektedir.

Türkiye'de belediye başkanları, gazeteciler, avukatlar ve barış aktivistlerine yönelik mevcut tutuklama dalgası, Türk hükümetinin otoriter gidişatını açıkça göstermektedir. Bu gelişmenin kendisi, bir barış döneminin başladığına dair siyasi açıklamalara karşı büyük bir güvensizlik doğurmaktadır.

Ayrıca, Türk ordusu PKK gerilla güçlerinin mevzilerine saldırmaya devam etmekte ve kimyasal silah kullanıldığına dair haberler yeniden gündeme gelmektedir.

Konferans sırasında kampanyanın son iki yılında karşılaşılan zorluklar ve olumlu sonuçlar ayrıntılı olarak ele alındı. Çeşitli siyasi, hukuki ve sosyal faaliyetlerle kıtalararası yürütülen kampanya, Avrupa Konseyi, CPT ve Türk hükümeti gibi ilgili uluslararası kuruluşlar üzerinde siyasi baskıya yol açmıştır.

ÖCALAN’IN DEMOKRATİK KONFEDERALİZM FİKRİ İLHAM KAYNAĞI OLDU

Bu eylemler aracılığıyla Öcalan'ın demokratik konfederalizm, kadın özgürlüğü, ekoloji, çeşitlilik ve bir arada yaşama üzerine yeni perspektifler üzerine fikirleri dünyanın dört bir yanındaki toplumlar için bir ilham kaynağı haline gelmiştir.

Bugün Öcalan'ın özgürlüğü için verilen mücadele, Öcalan'ın tarihsel barış ve demokratik toplum çağrısı nedeniyle amacına ulaşma şansına daha fazla sahiptir. Öcalan'ın özgürlüğü, Kürt sorununun siyasi çözümü için gerekli bir koşuldur ve bu da Türkiye'nin demokratikleşme sürecine yol açacaktır.

Türkiye'nin demokratikleşmesi Suriye, Rojava, Irak, Güney Kürdistan ve tüm Ortadoğu'da paralel olumlu değişimleri teşvik edecektir. Siyasetin sağa kaydığı, hukuksuzluğun, ekolojinin tahribinin ve kadın düşmanlığının küresel düzeyde yükselişe geçtiği bir dönemde Öcalan, Ortadoğu'nun en krizli bölgelerinden birinde toplumun gücüyle barış için bir fırsat görüyor. Bu nedenle onun çağrısı bize yöneliktir. Öcalan'ın çağrısı, Ortadoğu gibi dünyanın en kritik bölgelerinden birinde barış için bir şanstır.

KÜRT SORUNUNUN ÇÖZÜMÜ İÇİN ÖNERİLER

Kürt sorununun Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü yoluyla çözülebilmesi için aşağıdaki önerilerin hayata geçirilmesi öngörülmüştür:

1. Türk hükümetinin Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünden başlayarak ciddi ve anlamlı bir barış sürecine girmesini sağlamak için Avrupa hükümetleri üzerindeki siyasi baskının en üst düzeye çıkarılması ve güçlendirilmesi.

2. Öcalan'a İtalya'da olduğu gibi dünya çapında onursal vatandaşlık verilmesine yönelik girişimlerin genişletilmesi.

3. Başkentlerde sendikalar ve daha geniş toplumsal hareketlerin öncülüğünde 1 Eylül Dünya Barış Günü'nde "Öcalan'a Özgürlük - Kürt Sorununa Siyasi Çözüm" kampanyası için Küresel Eylem Günü olması

4. Öcalan'a Özgürlük için konserler ve seminerler düzenlenmesi

5. Öcalan'ın Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilmesi."