PKK 12. Kongresi, 5-7 Mayıs tarihleri arasında Medya Savunma Alanları’nda gerçekleştirildi. Kongrenin sonuç bildirgesi ve alınan kararlar, 12 Mayıs’ta kamuoyu ile paylaşıldı. Kongre Divan Üyesi Xalide Engîzek, Kürt halkının varlık ve özgürlük sorunu yaşadığı bir dönemde ortaya çıkan PKK’nin görevini yerine getirdiği ve artık yeni bir mücadele sürecine girdiklerini belirtti.

Kongrede, Önder Apo’nun paradigmasal, ideolojik ile felsefi perspektifleri ve öngörüleriyle tarihi kararların alındığını belirten Engîzek, şöyle konuştu: “52 yıl önce kurulan partimiz reel sosyalizmi, sosyalist devleti esas alıyordu; bu miadını doldurdu. Demokratik sosyalizm paradigması temelinde 12. kongremizi yaptık. Bu kongrede PKK’nin feshedilme kararı alındı ve silahlı mücadeleye son verildi. Bu iki tarihi kararın yanı sıra diğer esas kararlar da alındı. Şüphesiz PKK, Kürt halkının varlık ve özgürlük sorunu yaşadığı bir dönemde ortaya çıktı. Kürdistan’da Kürt halkı, ulusu, varlığı adına bir şey kalmamıştı. Her şey; toplum, ulus, kadın fiziki ve kültürel soykırımdan geçiriliyordu. Kürdistan’da varlık, özgürlük, bağımsızlık anlayışı son bulmuştu. Zaten düşman Agirî’de Kürdistan’ı toprağa gömdüğünü söylüyordu. Kürtlerde ‘bizler kurumuş bir ağacız, kuru ağaç tekrar yeşermez” mantığı hakimdi.

PKK İLE KÜRTLÜK AÇIĞA ÇIKTI

Böyle bir durumda tamamen Rêber Apo’nun inisiyatifi ve kararlılığıyla, önce Türkiye sol hareketlerinden etkilendiler, daha sonra Marksizm düşüncesiyle ilk grup ‘Kürdistan sömürgedir’ sözü üzerine ortaya çıkıyor ardından da partileşmeye gidiliyor. O günden sonra PKK, her ulusun kendi kaderini tayin hakkı temelinde 52 yıl; 2000 yılına kadar mücadele yürüttü. Bu 52 yıl boyunca PKK, Önderlik partisi olarak ortaya çıktı. Yaşamın, kimliğin, kültürün işgal edildiği Kürdistan’da PKK, bu 52 yılda varlık sorununa çözüm buldu. Kürtlük ve PKK ile ortaya çıkan Kürt kimliği büyüdü ve milyonlara ulaştı. Bugün eğer Kürtlük adına bir şey varsa, Kürtçe, Kürt kültürü, Kürt kimliği varsa ve tüm dünyada konuşuluyorsa, kabul ediliyorsa, saygı duyuluyorsa bu PKK sayesinde oldu.”

SAVAŞTA BÜYÜK BEDEL ÖDEDİK             

PKK’nin 52 yıllık mücadelesinde gerçekleşen devrimlerden birinin de kadın devrimi olduğunu ifade eden Engîzek, devamla şunları belirtti: “Önderliğimiz üç büyük doğuş gerçekleştirdi. Birinci doğuş biyolojik doğuş, ikincisi partileşme, üçüncüsü ise demokratik modernite olarak tanımlanıyor. Bu süreçte amansız bir mücadele yürütüldü. Silahlı mücadele, örgütlü mücadele, yeniden doğuş mücadelesi çok güçlü bir şekilde verildi. Bu mücadelede büyük bir irade ortaya çıktı. Bu uğurda 45 binden fazla şehidimiz oldu. Yoldaşlarımız, öncü kadrolar ve dört parça Kürdistan’dan enternasyonalist yoldaşlarımıza, kadınlardan, yurtsever halkımıza kadar binlerce şehit verdik. Yüz binlerce insanımız yerinden göç etmek zorunda kaldı, Kürdistan doğası katledildi. Bundan dolayı yürütülen savaşta büyük bir bedel ödedik.

HALKIMIZ ACILARINI ANLAMLI BİR YAŞAMA DÖNÜŞTÜRDÜ

Bu ülkenin en cesur, en yiğit evlatlarını, Haki Karer’den tutun heval Fuat’a, heval Rıza’ya, Sara’ya, Bêrîtan’a, Zîlanlara kadar şehit verdik. Bu vesileyle Kürdistan Özgürlük Şehitlerini saygıyla anıyorum. Onlar tereddütsüz bir şekilde Kürt halkının ve bölge halkının özgürlüğü için canlarını feda ettiler. Her zaman onlara minnettar kalacağız. O arkadaşlar sadece mücadele ve canlarını vermediler, aynı zamanda yolumuzu aydınlattılar. Bizim için yoldaşlığın, fedailiğin, mütevaziliğin ölçüsü oldular. Bu anlamda Kürdistan gençleri, Kürdistan kadınları, tüm anne-babalar çok büyük acılar çektiler ama acılarını anlamlı bir yaşama dönüştürdüler. Şehitler sayesinde, dökülen kan sayesinde, Rêber Apo ve halkımızın emekleri sayesinde bizde anlama, anlamlandırma gücü, yurtseverlik ve bilinç gelişti. Bu yüzden şehitlerimizle ve halkımızla gurur duyuyoruz.”

PKK DÖRT PARÇA KÜRDİSTAN’I BİR ARAYA GETİRDİ

PKK’nin yarım asır boyunca hem Türk devletinin faşizmine, hem NATO’ya hem de PKK’yi terörize, kriminalize etmek isteyen, Önder Apo’yu esir alan uluslararası güçlere karşı mücadele ettiğini hatırlatan Engîzek, 52 yıldır komplolarla PKK’yi yok etmek, tasfiye etmek, parçalamak isteyen güçlerin amacına ulaşamadığının altını çizdi.

Direniş çizgisine karşı geliştirilen ihanet çizgisinin her zaman kaybettiğini söyleyen Engîzek, şöyle devam etti: “Her anlamda Önderlik çizgisi, ideolojimiz ve şehitler çizgisi başarıya ulaştı. Parti zora düştüğü her an kahraman yoldaşlarımız kendilerini feda ettiler ve partiyi doğru yola getirdiler. Bu yüzden şehitlerimize minnettarız, halkımız çocuklarıyla sonuna kadar gurur duysun. Onların çocukları Kürdistan’ın yiğit evlatlarıdır. Onlar Kürdistan’da yiğitliği, yurtseverliği, aşkı ve sevgiyi yeniden tanımladılar. Kürdistan’da hayat ne için yaşanır sorusunun cevabını kanlarıyla, canlarıyla, cesaretleriyle yeniden tanımladılar. Dört parça Kürdistan’ı bir araya getirdi. Rustemleri, Helmetleri, Viyanları, Şîrîn Elemhulî’yi, Akifleri bir araya geldi, kanları birbirine karıştı. Doğru yurtseverliği yarattılar, Kürdistan sınırlarını kaldırdılar; zihinde, beyinde, gönülde dört parça Kürdistan sınırlarını kaldırdılar. Kürt halkının yüreği bugün dört parça Kürdistan için atıyor. Bu Rêber Apo’nun bilinçlendirmesi, şehitlerin emekleri ve halkımızın emekleri sonucu oldu. Bundan dolayı Önderliğimiz ideolojik ve bilimsel fikirlerini her zaman daha da derinleştirdi. Sadece Kürt halkı için değil tüm insanlık için PKK’yi sosyalizme ulaşmanın bir aracı olarak büyüttü. Yanlış hayatın nasıl doğru yaşanabileceği üzerine yoğunlaştı, bu yüzden yaşam felsefesini derinleştirdi, büyüttü.

RÊBER APO’YA MİNNETTARIZ

Politik, ahlaki ve sosyalist bir topluma ulaşabilmemiz için 26 yılı İmralı’da karanlık bir hücrede olmak üzere 52 yıldır mücadele ediyor. Bu uğurda ömrünü verdi. Rêber Apo yaşamın kadınla birlikte özgür ve anlamlı yaşanması için erkek iktidar sistemi olan kapitalist moderniteye karşı çıktı. Bu sistemle savaşmayı göze aldı bu yüzden Rêber Apo’ya minnettarız. Bu vesileyle Rêber Apo’ya selam, sevgi ve özlemlerimizi iletiyoruz. Bizler özeleştiri vermemiz gereken bir durumdayız, çünkü bu 52 yıllık süreçte Rêber Apo’nun yükünü hafifletemedik hatta Önderliğe yük olduk. Eğer mücadelemizi Önderliğin tarzıyla, yöntemiyle yürütebilseydik komplo gerçekleşmeyebilirdik, Önderlik esir alınmayabilirdi. Eksik yoldaşlığımız Önderliğimizin esir alınmasına sebep oldu. Tüm bunlara rağmen Rêber Apo bir kez daha yolumuzu aydınlattı. Bu yüzden PKK Önderlik partisidir, çizgidir, yaşam tarzıdır, Kürdistan halkının ve yoldaşlarımızın varlığıdır.”

PKK GÖREVİNİ TAMAMLADI

“PKK isim olarak, örgüt olarak belki kendini feshetti ama PKK tüm hücrelerimizde canlı bir şekilde yaşıyor” diyen Kongre Divan Üyesi Xalide Engîzek, konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı: “PKK Mazlum’dur, Kemal’dir, Hayri’dir, Zîlan’dir, Bêrîtan’dır, Fuat’tır, Rıza’dır. Bu yüzden PKK bir özgürlük destanı, bir diriliş destanı olarak yüreğimizde yer edinmiştir. Sonuna kadar da yüreğimizde yaşayacaktır. PKK’nin yarattığı bu tarz, başka isimlerle, başka şekilde varlığını sürdürecektir. Demokratik, politik, ahlaki toplum amacına ulaşana kadar, devletçi erkek iktidarı tamamen ortadan kalkana kadar mücadelemiz devam edecektir. Elbette yöntemleri değişecektir ama mücadelemiz her anlamda devam edecektir. Rêber Apo’nun izinden giderek, Önderlik Hareketi olarak mücadelemizi sürdüreceğiz. Bugüne kadar PKK’nin iki kongresine katıldım. 11. ve 12. kongreye katıldım. Kongrede şöyle bir şey hissettim; arkadaşların gözüne baktığımda hiçbirinde bir pişmanlık görmedim. Sadece yapmamız gereken ve yapamadığımız, eksik kaldığımız şeylere dair belki bir üzüntü vardı ama PKK yenilmedi, PKK görevini tamamladı, miadını doldurdu, büyük bir değişim-dönüşümden geçiyor. 

BÜYÜK BİR HEYECAN YAŞIYORUZ

Rêber Apo, bugün ideolojik ve sistemsel krize bir alternatif bulmuştur. Rêber Apo’nun militanları ve savaşçıları olarak bundan gurur duyuyoruz. Onun perspektifleriyle ideolojik krizden kurtulabileceğiz ve demokratik sosyalizm çizgisine geçebileceğiz. Bunu tüm arkadaşlarda gördüm. Şüphesiz karışık duygular içerisindeyiz fakat bir son olarak görmüyoruz. Tüm yoldaşlarımız da böyle bakıyor. PKK militanları bilinçlidir, ideolojiktir, öyle sıradan militanlar değildir. Rêber Apo’nun belirttiği şeyleri anlıyoruz ve anlam veriyoruz. Bu yüzden sonuna kadar Rêber Apo’nun yolundan gideceğiz. PKK’nin feshedilmesi ve silahlı mücadelenin sonlandırılması bizde bir moralsizlik yaratmıyor, Rêber Apo’nun da dediği gibi büyük bir heyecan yaşıyoruz. Bu heyecan da demokratik sosyalist bir toplum inşa etmenin heyecanıdır. Kadınlar olarak da sosyalizm mücadelesinde öncülük etme görevimiz olduğunu biliyoruz. Yine en ön saflarda özgürlük mücadelesini yürüteceğiz.

KENDİMİ YENİ DÖNEM SAVAŞÇISI OLARAK GÖRÜYORUM

Son olarak bir kez daha tüm Kürdistan özgürlük şehitlerini heval Fuat ve heval Rıza şahsında hürmetle anıyorum, anıları önünde saygıyla eğiliyorum. Yine PKK’nin 12. Kongresi Önderliğe, halkımıza kutlu olsun. Rêber Apo’nun yeni dönem mücadelesini selamlıyorum ve kendimi de yeni dönem savaşçısı olarak görüyorum. Rêber Apo’nun emirleri ve talimatları doğrultusunda sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bundan da gurur duyuyorum. Son olarak ‘Bijî PKK’, ‘Şehîd namirin’ ve ‘Bijî Serok Apo’ demek istiyorum.”