FEDA: Zorunlu din dersine karşı birlik olalım

FEDA, AKP-MHP iktidarının politikaları sonucunda okul yöneticilerinin öğrenci ve velilere bilgi vermeden zorunlu din dersini dayattığına dikkat çekti, birlik olmaya çağırdı.

Demokratik Alevi Federasyonu (FEDA) tarafından yapılan yazılı açıklamada, "Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un seçmeli derslerle ilgili açıklamaları, Türkiye'nin ne denli hukuk dışına savrulduğunu göstermektedir" denilerek, şunlar kaydedildi:
"Bakan, '4-22 Ocak tarihleri arasında öğrencilerin uzaktan ders seçimlerini yapması gerektiğini, ‘seçmeyen’ öğrencilerin yerine, okul idarelerinin ders seçeceğini' söylemişti. Hızını alamayan bakan, 'Öğrenciler ilgi ve yeteneklerine göre, kendilerini üst öğrenime de hazırlayan dersleri okulun norm kadrosu da dikkate alınarak, sınıf rehber öğretmeni ve okul rehber öğretmeninin yönlendirmesiyle derslerini seçer' demişti.    
İnkar ve asimilasyonu esas alan devlet, siyasal ve toplumsal istikrardan yoksun olduğundan, eğitime bilimsel ve akademik düzeyde yaklaşmaz. İktidarı ele geçirenlerin öncelikleri ile eğitime yaklaşıldığından sorunu; yönetsel idari bir süreç olarak görmekte ve yaklaşmaktadır. 20 yılı bulan AKP iktidarıda kendi öncelikleri ve ideolojik gereksinimlerine göre eğitime yaklaşmış, yaz boz tahtasına dönüştürmüştür. 4+4+4 değişikliğinden sonra seçmeli ders seçimini öğrencinin veya velisinin özgür seçimi dışına çıkarmış, seçmeli din dersini de fiili olarak zorunlu din derslerine dönüştürmüştür. Son yıllarda okul yöneticilerinin öğrenci ve velilerine bilgi vermeden, onlar adına ders seçimi yapmaları, din derslerini fiili olarak bildimeleri yönlü gelişmelerle birlikte, bakanın yaptığı açıklamalar bu anlayışın sürekli hale getirildiğini, devletin ve iktidarın zihniyetinin bu yönde devam edeceğini göstermektedir."

'ZORUNLU DİN DERSİ DAYATILACAK'

"AKP-MHP iktidarı 20 milyon Alevi başta olmak üzere, farklı din ve inançtan insanlarımıza AİHM kararına rağmen zorunlu din derslerini dayatmakta, zulüm yaşatmaktadır" vurgusunda bulunulan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
"Anadilde, parasız ve bilimsel eğitime karşı olan zihniyetin gideceği yerin burası olacağını birçok çevre önceden uyarmış, iktidarı yanlışından geri dönmeye çağırmıştı. Ancak iktidarın bilerek ve isteyerek yaptığı bu uygulamadan vazgeçmeyeceğini, herkesten önce en çok zulüm gören, katliamlara uğrayan biz Alevilerin biliyor olması gerekir. O nedenle Türk, Kürt, Çepni, Türkmen ve Arap etnik kimliğimizi esas almadan, bir ve birlikte olmak durumundayız."