KCDK-E'den KDP'ye işgalci TC ile işbirliğine son verme çağrısı

KCDK-E Koordinasyonu: Avrupa'da yaşayan Kürtler ve dostları olarak KDP'nin işgalci TC ile geliştirdiği işbirliğe son verme, irtibatı kesilen gerilla grubu ile ilgili ikna edici açıklamada bulunma çağrısında bulunuyoruz.

KCDK-E Koordinasyonu açıklaması şöyle:

"Irkçı-faşist-işgalci ve sömürgeci Türk devletinin Kürtleri soykırımdan geçirme konseptini Kürdistan'ın dört bir yanında sürdürdüğü işgal ve vahşiyane saldırılarla bir kez daha gözler önüne serilmiştir. En son Konya'da bir Kürt ailenin vahşice katledilmesi bunun en son örneği oluyor.

Türk devletinin katliamcı ve soykırımcı politikası çok somut olmasına rağmen bazı Kürt güçlerinin bunu görmemesi, hatta bu politikaya destek sunması, soykırım sürecinde ortaya çıkacak en vahim durumdur. Türk devletinin bu soykırımcı politikasına her türlü desteği sunan, bu politikanın hayata geçirilmesinde önayak olan hiç kuşkusuz ki KDP'dir. KDP, Türk devletinin soykırımcı politikasına en fazla güç ve destek veren güç konumuna gelmiştir.

Neredeyse 40 yıldır gerillanın sömürgeciliğe karşı kıran kırana sürdürdüğü savaş alanını KDP güçlerinin Türk devletinden önce kuşatmaya alma temelinde geliştirdiği çaba bunun en somut örneğidir.

KCK ve HPG'nin yapmış oldukları açıklamalar öyle anlaşılıyor ki KDP yetkilileri tarafından kaale alınmamakta, Türk devletiyle yapmış olduğu işbirliği hala çok güçlü bir biçimde devam etmektedir.

HPG'nin Xelîfan bölgesinde Serwer, Dijwar ve Berxwedan adında üç gerillanın saldırıya uğradığını ve bu konuda KDP'den bir açıklama beklediğini belirtmesinin oldukça önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz. HPG, irtibatı kesilen üç kişilik gerilla grubu hakkında açıklama ve izahat istemektedir.

Avrupa'da yaşayan Kürtler ve dostları olarak KDP'nin işgalci TC ile geliştirdiği işbirliğe son verme, irtibatı kesilen gerilla grubu ile ilgili ikna edici açıklamada bulunma çağrısında bulunuyoruz. KDP inandırıcı bir açıklama yapmadığı sürece tüm eylem ve etkinliklerimizde KDP'ye dönük yaklaşımımız sürekli eleştirel düzeyde olacak, her alanda ve her yerde teşhir etme temelinde bir sürece girmiş olacağız."