Strasbourg’da 43’üncü gün: Eylemcilerin durumu ağırlaşıyor

Strasbourg’da açlık grevindeki eylemcilerin beşinci genel kontrolünü gerçekleştiren Dr. Fahrettin Gülşen, “Daha önce de kamuoyu ile paylaştığımız bir takım belirtiler vardı. Bu belirtilerin gün geçtikçe yoğunlaştığını söyleyebiliriz” dedi.

Dr. Gülşen, genel kontrol artından yaptığı açıklamada “Örneğin ‘Tinnitus’ adını verdiğimiz kulak çınlaması bir hayli yoğunlaşmış durumda. Bir önceki kontrolümüzde 5-6 kişide tespit ettiğimiz bu durum şu anda tüm eylemcilerde mevcut. Daha önceki kontrolde bir kaç kişide karşılaştığımız mide bulantısı şu anda hemen hemen tüm eylemcilerde baş göstermiş durumda” diye belirtti.

NABIZ, TİTREME VE UYKUSUZLUK SORUNLARI

Yüksek-düşük tansiyon, yüksek-düşük nabız gibi semptomların hemen hemen tüm eylemcilerde kendisini gösterdiğini kaydeden Dr. Fahrettin Gülşen, “Bu durum eylemcilerde baş dönmesine, halsizlik ve uykusuzluğa neden oluyor. Eylemcilerden bazıları günde ancak 1-2 saat uyuyabiliyor. Uykusuzluktan kaynaklı bu arkadaşların günü zor geçirmesine ve halsiz kalmasına neden oluyor” ifadelerini kullandı.

EYLEMCİLER MEDİKAL MÜDAHALEYİ KABUL ETMİYOR

“Açlık grevinde olan bir eylemci için bunlar ciddi semptomlardır” diyen Dr. Gülşen, söz konusu semptomların giderilmesi için medikal müdahalelerin gerekli olduğunu ancak eylemcilerin bunu kabul etmediğini söyledi.

Eylemcilerin birçoğunda ‘manitrasyon’ denilen titreme durumu söz konusu olduğu bilgisini veren Dr. Gülşen, “Gece yatağa girerken titremeler, unutkanlık, duygusallık birçok eylemcide görülüyor. Eylemcilerde 43’üncü gün itibariyle tespit ettiğimiz bu durumlar erken semptomlardır” diyerek, eylemcilerin sağlık durumunun ciddiyetine işaret etti.

KAN ŞEKERİ DÜZEYLERİNDEKİ YÜKSELME SAĞLIKLARINI OLUMSUZ ETKİLEYECEK

Eylemcilerin kan şekeri değerlerine de değinen Dr. Fahrettin Gülşen, şunları ekledi: “Ayrıca kan şekeri düzeylerinde de çok ciddi oynamalar tespit ettik. Örneğin, daha önce kan şekeri değerleri normal olan eylemcilerde, gün geçtikçe kan şekeri düzeyinde yükselmeler tespit ettik. Kan şekeri değerlerinin yükselmesi ileride eylemcilerin sağlığını olumsuz yönde bozacağını ve buna bağlı kardiyak sorunlarının ortaya çıkacağı endişesini taşıyoruz.”

AKCİĞER İLTİHABI TEHLİKELİ OLABİLİR

Bazı eylemcilerde gribal enfeksiyonlar sonucunda iltihabi durumların ortaya çıktığını daha önce kamuoyu ile paylaştığını söyleyen Dr. Gülşen, tedaviyi kabul etmemeleri nedeniyle ölümlerin dahi yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Dr. Gülşen, şunları belirtti: “Ancak eylemciler tedaviyi kabul etmediği için bu iltihap akciğerlere doğru yayılmaya başlamış durumdadır. Bizi en çok korkutan durum da budur. Bu durumun tedavisi için eylemcilerle görüştük fakat eylemciler buna olumsuz cevap verdiler. İltihabın akciğerlere doğru yayılması sağlık sorunları ile birlikte yaşamsal sorunları da beraberinde ortaya çıkaracaktır. Yani arzu etmediğimiz ölümlerle de karşılaşma durumu söz konusudur.”

Eylemcilerde konsantrasyon sorununun ilerlemiş olduğu bilgisini de paylaşan Dr. Gülşen, bunun bazı eylemcilerin ziyaretçilerle ve birbirleriyle iletişiminde zorluklar yaşanmasına yol açtığını dile getirdi. Dr. Gülşen, ışığa karşı hassasiyetin de çoğu eylemcide yaşandığını söyledi.

PROTEİN EKSİKLİĞİ YORGUNLUK VE HALSİZLİĞE YOL AÇIYOR

Açlık grevindeki eylemcilerin kilo kayıplarına da değinen Dr. Fahrettin Gülşen, bunun eylemcilerin kaslarında protein yakımına yol açtığını belirtti. Dr. Gülşen, kaslardaki protein kaybı nedeniyle eylemcilerde yorgunluk ve halsizliğin oluştuğunu, bundan dolayı giderek daha uzun süre yatağa bağımlı hale geldiklerini söyledi.

Dr. Fahrettin Gülşen, eylemcilerde görülen semptomlar ışığında yaptığı değerlendirmede, ciddi sağlık sorunlarından duyduğu endişeyi dile getirirken, uluslararası sağlık kuruluşlarını da açlık grevi eylemcilerini yerinde görmeye çağırdı.

KALICI HASARLAR OLUŞMADAN TALEPLERİN KARŞILANMASINI UMUYORUZ

Dr. Gülşen son olarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Bunlar eylemcilerde tespit ettiğimiz ciddi belirtilerdir. Önümüzdeki günlerde ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Korktuğumuz kardiyak ve akciğer sorunlarıdır. Kardiyak sorunları ve yüksek nabız tespiti bizim için ciddi semptomlardır. Önümüzdeki günlerde bu semptomların eylemcilerde ciddi sağlık sorunlarına yol açacağını tespit edebiliyoruz. Tespit ettiğimiz belirtiler bundan ibarettir.

Şunu belirteyim. Tespit ettiğimiz semptomlar 43’üncü gün itibariyle normal değildir. Ortaya çıkan semptomları erken semptom olarak kabul ediyorum. İleriki günlerde bu semptomların ciddi komplikasyonlara yol açacağı kaygısını taşıyorum. Umarızki grevdeki arkadaşların talepleri bir an önce karşılanır ve eylemcilerde daha fazla komplikasyon yaşanmadan, kalıcı hasarlar oluşmadan bu eyleme son verilir. Temennimiz bu yöndedir.

Ayrıca şunu belirtmek istiyorum. Uluslararası sağlık kuruluşlarının da gelip tespitlerimizi kendileri de yerinde belirler. Onlar da eylemcileri muayene edebilirler. Bu konuda kendilerine yardımcı oluruz. Yapacakları muayenenin sonuçlarını kamuoyu ile paylaşabilirler. Eğer amaçları insan hayatını kurtarmak ise, acele etsinler. Bir an önce gelip, eylemcileri sağlık sorunlarını yerinde tespit edip, ilgili kurum ve kuruluşlarla paylaşsınlar. Fakat bugüne kadar bir kişinin bireysel ziyareti dışında herhangi bir kurum, kuruluş ve sağlık örgütü bizi ziyaret etmiş değil.”