İran seçimleri: Ruhani ‘Halk efendimiz’ dedi, gerçekte öyle mi?

İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, Şubat ayında yapılacak genel seçimlere ilişkin “Halk çeşitlilik istiyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, adayları incelemekle görevli makamlardan rastgele herkesi elemesini istedi.

“Halk çeşitlilik istiyor” diyen Ruhani, şunları ekledi: “Halk bizim efendimizdir ve biz onların hizmetkarlarıyız. Hizmetkarın efendisine alçakgönüllü, yalın ve dürüst hitap etmesi gerekiyor.”

HALK EFENDİ Mİ, DİN ADAMLARI HİZMETKAR MI?

İranlı dini yetkililer başkalarına sık sık “ahlak” dersi verirken, ülkede de sık sık yolsuzluklara karşı protesto eylemleri yapılıyor. İran ekonomisinin önemli bir kısmı doğrudan dini liderler ve Devrim Muhafızları’na bağlı. Dini liderlere ait şirketler yasaların üzerinde bulunuyor.

Dini liderlerin ekonomik gücü özellikle iki kaynaktan geliyor: Birincisi Şah döneminden beri var olan bağış fonlarının toplanması. Bu fonlar, tüm sektörlerde faaliyet yürüten 120 örgütü bünyesinde topluyor. Vergiden muaflar ve elde ettiği gelirlerin İran ekonomisinin yüzde 20’sine denk geldiği tahmin ediliyor. İkincisi, din adamları muhalifler ve İran’dan kaçmak zorunda kalanların mallarına el koydu. Bu şekilde, emlak, finans, petrol veya telekomünikasyon gibi alanlarda çalışan 40 dolayında şirketten oluşan bir geniş bir konsorsiyum oluşturuldu. Dini liderlerin koruduğu bu şirketler, çalışma konusunda etkisiz ama çalma konusunda “hiperyolsuz” olarak değerlendiriliyor.

ZENGİNLİK YÜZDE 4’ÜN ELİNDE

İran uluslararası şeffaflık örgütünün en yolsuz ülkeler sıralamasında 42’nci sırada yer alıyor. Bu geniş yolsuzluktan herkes faydalanmıyor. İşsizlik özellikle gençler arasında çok yüksek durumda. Enflasyon yüzde 10’u geçti. Amerikan yaptırımları da İran ekonomisini yüzde 10 oranında küçülttü. İran ulusal para birimi Riyal, değerinin yüzde 60’ını kaybetti.

Ekonomideki yolsuzluğun en önemli ayaklarından birini de Devrim Muhafızları oluşturuyor. Ordu sadece askeri bir güç değil, siyaset üzerinde merkezi bir rol oynadığı gibi, İran ekonomisi üzerinde de hakimiyeti var. Buna karşın nüfusun yüzde 80’i yoksulluk sınırı altında yaşıyor. Bir yandan ağır bir yoksulluk yaşanırken diğer yandan İranlı bir ekonomiste göre, ülke nüfusunun yarısının evi yok ve ülke zenginlikleri yüzde 4’lük bir kesimin elinde bulunuyor.

İŞSİZLİK VE İNTİHARLAR

Ekim 2018’de ILNA haber ajansında yayınlanan bir rapora göre İran’da 2 milyon çocuk işçi bulunuyor. Ancak gayrı resmi raporlar, gerçek sayısının 7 milyon olduğunu belirtiyor. Burum toplumsal bir çok sorunu da beraberinde getiriyor. Resmi site Habar Online’e göre 2011-2015 arası dönemde intihar vakaları kadınlar arasında yüzde 66, erkekler arasında yüzde 71 oranına arttı. Gençlik ve Spor Bakanlığı’ndan Muahmmed Mehdi Tondgoyan’a göre sadece 2017 yılında 3 bin 300’ü aşkın kadın intihar etti. Bu da her gün 9 kadının intihar ettiği anlamına geliyor.