Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump’ın 2018’de yüz milyarlarca dolarlık dış ticaret açığını gerekçe göstererek başlattığı ticaret savaşında sona doğru geliniyor. Yüz milyarlarca dolarlık ürüne karşılıklı ek gümrük vergilerinin getirilmesinin iki ülkenin ticari ilişkilerine etki etmediği yorumları yapılıyordu.

AŞAMALI OLARAK KALDIRILACAK

Çin Halk Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı’ndan dün yapılan ve iki ülkenin anlaşmazlıkları sonlandırmakta uzlaştığı yönündeki açıklamaları, Amerikan hükümetince de doğrulandı. Beyaz Saray sözcüsünün konuya ilişkin soruya verdiği yanıtta, iki ülkenin anlaştığı iddialarının gerçek olduğu belirtildi.

Anlaşma kapsamında ABD ve Çin’in şimdiye kadar uygulamaya koydukları ek gümrük vergilerini aşamalı olarak kaldırmaları planlanıyor. Ancak buna ilişkin detaylar henüz kamuoyuna açıklanmadı.

ABD ÇOK DAHA AĞIR VERGİLER GETİRECEKTİ

2017 yılında göreve geldiğinden bu yana yüz milyarlarca dolarlık dış ticaret açığını gerekçe göstererek Çin’e ‘ticari savaş’ ilan eden Donald Trump, geçtiğimiz aylarda yeni vergilerle Çin’e yükleneceğini duyurmuştu.

Buna göre, 1 Eylül ve 1 Ekim tarihlerinden itibaren iki etaplı olmak üzere neredeyse ek gümrük vergisine tabi tutulmayan Çin menşeli ürün kalmamıştı. Daha önce yüzde 25 oranında gümrük vergisinin uygulandığı yıllık 250 milyar dolarlık ithal ürünlerine 1 Ekim’den itibaren yüzde 30 vergi uygulanırken, yine ABD’ye ihraç edilen 300 milyar dolarlık Çin menşeli ürünün yüzde 10 olan gümrük vergisi oranı 1 Eylül’den itibaren yüzde 15’e yükseltilmişti.

HEM ABD EKONOMİSİ HEM TRUMP ZARAR GÖRDÜ

Her ne kadar ABD Çin’den ithal ettiğinin dörtte biri kadar ürünü bu ülkeye ihraç ediyorsa da Trump’ın başlattığı ticaret savaşının Amerikan ekonomisine daha fazla zarar verdiği biliniyor.

Çin ürünlerinin Amerikan ürünlerine oranla birim fiyatlarının daha düşük olması nedeniyle ek vergiler çok büyük bir talep düşüşüne neden olmuyor. Ancak Amerikan ürünlerine getirilen az orandaki vergiler dahi ağır sonuçlara yol açabiliyor.

Son veriler, ek vergilere rağmen Çin’den ABD’ye ihracatta herhangi bir gerileme yaşanmadığını gösteriyordu.