Geçtiğimiz Şubat ayının sonunda Türk devleti, işgal gücü olarak bulunduğu Suriye’de onlarca askerini kaybetmesini gerekçe göstererek, mültecileri Avrupa Birliği (AB) sınırına sürmeye başlamıştı. 2015 yılındaki gibi insan tacirliğine soyunan Türk devleti bu yolla binlerce mültecinin hayatını tehlikeye atarak AB’den daha fazla para koparmak için şantajlarını devreye koymuştu. Fakat AB kapılarını mültecilerine açmamakta sergilediği tavrı sürdürüyor.

Bir yandan AB’nin desteğini arkasına alan Yunanistan’ın mültecilere şiddetli müdahaleler dahil sıkı tedbirler uygulamaya koyması, diğer yandan dünyayı sarsan koranavirüse rağmen mültecilerin sınır kapılarındaki bekleyişi devam ediyor. Kimi bağımsız kaynaklara göre kapılarda hala 10 binden fazla mülteci bekliyor.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNCHR) ise Yunanistan’a ulaşan ve kamplarda ağır yaşam koşullarıyla karşı karşıya olan mültecilerin de 41 bine ulaştığını açıkladı. Bu rakamlara göre AB ve özellikle de Alman devleti 2015’teki gibi kapıların açılmayacağını ısrarla belirtiyor. Son olarak AB Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen “Sınırlar açık değil ve asla da açılmayacak” dedi.

1 MİLYONU ALAN ALMANYA 40 BİNDEN VAZGEÇTİ

Almanya’da günlük yayınlanan “Süddeutsche Zeitung” gazetesinin haberine göre aslında Berlin yönetimi Yunanistan’ın yükünü hafifletme adına mültecileri almak için bir planı hazırladı. İlk etapta 25 bin mültecinin alınmasını kapsayan planda ülkedeki eyaletlerin 40 bin mültecinin tutulacağı yerleri hazırladılar, ancak Angela Merkel’in başbakanlığındaki federal hükümet “zor durumdaki mültecileri alma” operasyonundan son anda vazgeçti. Bu planın yerine sadece refakatçisi olmayan 1600 çocuğun Almanya’ya getirilmesine karar verildi.

2015 yılında birkaç hafta içinde 1 milyondan fazla mülteciye kapılarını açan Merkel hükümetinin aşırı sağcı parti AfD’ye olan desteğin yükselmesinden korktuğu için 40 bin mülteciyi almaktan vazgeçtiği belirtildi. “Süddeutsche Zeitung” gazetesine konuşan ve ismini açıklamak isteyen bir Yunan yetkilisi ise vazgeçilen planı doğrulayarak şöyle konuştu: “Tabii ki Almanya sayısı dört sıfırı bulan mültecileri rahatlıkla kabul edebilirdi.”