Komiserlik Sözcüsü Thameen Al-Kheetan, açlık çeken sivillerin ya açlıktan ölmek ya da yardım alırken vurulmak gibi "insanlık dışı" bir seçimle karşı karşıya bırakıldığını söyledi.

Al-Kheetan, “Sivil halka karşı askeri amaçlarla gıda kullanımı, onların hayati hizmetlere erişimini kısıtlamakla veya engellemekle kalmaz, aynı zamanda bir savaş suçu teşkil eder.” dedi. 

GHF BİR ÖLÜM TUZAĞI

İsrail ve ABD destekli Gazze İnsani Vakfı’nın (GHF) 26 Mayıs’ta başlattığı yardım dağıtımları, kaotik sahnelere yol açarken eleştirilerin odağı oldu. BM ve birçok insani örgüt, şeffaf olmayan yapısı nedeniyle GHF ile çalışmayı reddediyor. Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Ajansı (UNRWA) sorumlusu Philippe Lazzarini, Berlin’de yaptığı açıklamada “GHF dağıtımı bir abominasyon, insanları aşağılayan bir ölüm tuzağı” dedi.

BM verilerine göre, İsrail ordusu yardım noktalarına ulaşmaya çalışan Filistinlilere ateş açarak en az 410 kişiyi öldürdü, 3.000’e yakın kişiyi yaraladı. Ayrıca, BM yardım konvoylarına yaklaşan en az 93 kişi de yine İsrail ateşiyle yaşamını yitirdi.

BM yetkilileri ve insan hakları örgütleri, İsrail’in Gazze’de gıda ve yardım erişimini engellemesine son verilmesi çağrısında bulundu. Açıklamada “İşgalci güç olarak İsrail’in, sivillerin temel ihtiyaçlara erişimini sağlama yükümlülüğü vardır” denildi. Yardım kuruluşlarının serbestçe çalışabilmesi ve insani ilkelere dönüş talep edildi.