UNHCR: Toplu cezalandırma, rehin alma, zorla tahliyeler savaş suçudur

Birleşmiş Milletler, İsrail ile Hamas hareketi arasındaki çatışmalarda "savaş suçları" işlendiği ve işlenmekte olduğu yönündeki endişelerini dile getirdi.

BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (UNHCR) sözcüsü Ravina Shamdasani, Cenevre'deki olağan BM brifinginde "Savaş suçlarının işlenmesinden endişe duyuyoruz” dedi.

Shamdasani, “Hamas'ın acımasız saldırılarına karşılık olarak Gazze halkına uygulanan ve aynı zamanda savaş suçu teşkil eden toplu cezalandırmadan endişe duyuyoruz" diye ekledi.

İsrail, Hamas’ın 7 Ekim'de İsrail topraklarına benzeri görülmemiş saldırılar başlatmasından bu yana Hamas kontrolündeki Gazze Şeridi'ni aralıksız bombalıyor.

İsrail makamlarına göre çoğu sivil 1 bin 400'den fazla kişi Hamas’ın 7 Ekim saldırılarında öldü, 220’yi aşkın kişi de rehin alındı.

Gazze'deki Hamas Sağlık Bakanlığı'na göre, Gazze'ye neredeyse tamamen abluka uygulayan İsrail’in düzenlediği bombardımanlarda 7 bini aşkın kişi öldü, yaklaşık 20 bin kişi yaralandı.

TOPLU CEZALANDIRMA SAVAŞ SUÇUDUR

Shamdasani, "Toplu cezalandırma bir savaş suçudur. İsrail'in Gazze halkının tamamına uyguladığı toplu cezalandırma derhal sona ermelidir" şeklinde konuştu.

GAZZE’DE HİÇBİR YER GÜVENLİ DEĞİL

Nüfusun yoğun olduğu bölgelerde uzun menzilli patlayıcıların kullanılmasını da kınayan sözcü, "Gazze'de hiçbir yer güvenli değildir. İnsanların bu koşullarda (...) ve tam bir kuşatma altındayken, savaş suçu teşkil eden zorunlu tahliyeler konusunda ciddi endişelere yol açmaktadır" dedi.

Sözcü ayrıca Filistinli silahlı grupların İsrail'e güdümsüz roket atmaları da dâhil olmak üzere ayrım gözetmeksizin gerçekleştirdikleri saldırılara son verilmesi çağrısında bulundu.

REHİN ALMA DA BİR SAVAŞ SUÇUDUR

Shamdasani, bu Filistinli silahlı gruplar "yakaladıkları ve halen gözaltında tuttukları tüm sivilleri derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakmalıdır. Rehin alma da bir savaş suçudur" diye yineledi.

Gazze Şeridi'ndeki Filistinli nüfusa karşı devam eden bir soykırımın sözkonusu olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Shamdasani, buna karar vermenin UNHCR’ye bağlı olmadığını ifade etti.

Shamdasani, "Diğer suçların sınıflandırılması gerçekten de bağımsız bir prosedür çerçevesinde bir mahkeme tarafından yapılmalıdır" şeklinde cevap verdi.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) 2021 yılında Filistin topraklarında, özellikle de İsrail güçleri, Hamas ve diğer Filistinli silahlı gruplar tarafından işlendiği iddia edilen suçlarla ilgili resmi bir soruşturma başlatmıştı.

2002 yılında kurulan UCM, soykırım, savaş suçları ve insanlığa karşı işlenen suçları soruşturan tek bağımsız uluslararası mahkeme durumunda. UCM'ye üye olmayan İsrail, soruşturmada işbirliği yapmayı ya da UCM'nin yargı yetkisini tanımayı reddediyor.