Kuzey Doğu Suriye Özerk Yönetim temsilcilerinin davet edilmediği Birleşmiş Milletler çatısı altında gerçekleşen Suriye Anayasa Komitesi toplantılarında yaşanan kriz devam ediyor. 45 kişilik anayasa yazım kurulu üyesinin katılımıyla 25 Kasım’da başlayan toplantıların ikinci turuna, Suriye rejim heyetinin komiteye temel ilke olarak sunduğu üç maddenin Türkiye destekli ‘muhalifler’ heyeti tarafından kabul edilmemesi nedeniyle devam edilemiyor.

İkinci tur oturumlarının ilk toplantısında rejim heyeti komiteye “Suriye toprakları içerisindeki cihatçı terörist gruplarla mücadele edilmesi, Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması ve Türkiye’nin Kuzey Doğu Suriye’ye yönelik işgal saldırılarının kınanması” gibi üç temel maddenin kabul edilerek, bu konular üzerinde ortak tavır sergilenmesini istemişti.

BM’NİN ISRARI SONUÇ VERMİYOR

Türkiye destekli muhalif heyetinin bu maddeleri kabul etmemesi üzerine rejim heyeti, BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen başkanlığında gerçekleştirilen toplantı masasını terk ederek, Cenevre merkezde konakladıkları otellerine geri dönmüştü. Yaşanan krizi aşmak için Özel Temsilci Pedersen ve ekibinin yürüttüğü diplomasi trafiği Çarşamba günü de sonuçsuz kaldı.

KRİZ AŞILAMIYOR

Heyetler Salı günü akşam saatlerinde BM Cenevre Ofisine gelse de herhangi bir toplantı gerçekleştirilmedi. Pedersen ve ekibi heyet temsilcileriyle farklı odalarda kısa süreli görüşmeler gerçekleştirdi.

Pedersen’in heyetlerde yaptığı son görüşmeye rağmen yaşanan kriz aşılamayınca Çarşamba günü de herhangi bir toplantı gerçekleşmedi.

tur toplantılarının ardından, toplantıların başarılı geçtiğini iddia eden Özel Temsilci Pedersen, yaşanan krizden kaynaklı iki gündür basının karşısına çıkmaktan kaçınıyor. Konuya ilişkin BM basın bürosundan da herhangi bir açıklama yapılmış değil.

REJİM: KARŞIMIZDAKİ TÜRK HEYETİ

Öte yandan, Suriye Ulusal Haber Ajansı’na (SANA) konuşan rejim heyetinden bir yetkili, komiteye sundukları ulusal ilkelerin kabul edilmemesi üzerine iki günden beridir herhangi bir oturuma girmediklerini söyledi.

‘Muhalif’ grupları Türkiye heyeti olarak tanımlayan yetkili, sunulan maddelerin komite tarafından kabul görmedikçe toplantılara katılmayacaklarını söyledi.

Heyette yer alan Ankara destekli “temsilcilerin” kimlikleri hakkında şeffaf bir bilgi bulunmuyor. Türk devletine bağlı grupların, işgal edilen alanlarda sistematik bir şekilde savaş suçları işlediği biliniyor. Zorla göçertme, cinayet, toplu infaz, işkence, tecavüz, alıkoyma ve gasp gibi suçlar, HRW ve Af Örgütü gibi uluslararası insan hakları örgütleri tarafından da tepki görmüştü.

Cenevre’deki Anayasa toplantılarına Kürtler davet edilmedi. Özerk Yönetim, bu girişimi tanımayacaklarını bildirmişti. BM öncülüğünde daha önce de yapılan “çözüm arayışı” toplantılarına da Kürtler davet edilmemişti. Tümü başarısızlıkla sonuçlandı.