Alman otomobil devi Volkswagen'in (VW)’nin Passat, Skoda ve Seat modellerinin üretileceği yeni fabrikasını Bulgaristan’da mı yoksa Manisa'da mı kuracak? Bir soru bir süredir Almanya’nın gündemine teşkil ediyor. Çünkü 2 bin kişiye iş imkanı sağlayacak fabrikada yeni modeller üretilecek hem de dünya çapından yüzden fazla fabrikası bulunan VW ilk kez bir güneydoğu Avrupa ülkesine açılmış olacak.
Şirketin Türkiye’de karar kıldığı şeklindeki bilgilerin geçtiğimiz haftalarda Alman basınında yer alması üzerine bu hafta başında açıklama yapan VW’nin Teftiş Kurulu üyesi Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephan Weil yeni fabrika için yer arayışının sürdüğünü söylemişti.
BİLD: VW YÖNETİMİ TÜRKİYE’DEN YANA
Sonbahara kadar karar vermesi beklenen VW’nin Türkiye lehine ikna edilmesi için ülkenin eski başbakanlarından Gerhard Schröder’in lobi faaliyetlerinde bulunduğu öğrenildi. Bild gazetesinin bugünkü sayısında yer alan bir haber-yoruma göre Erdoğan’ın yakın dostlarından Schröder bu konuda ipleri eline ve aldı ve VW yönetimi Türkiye’den yana karar vermek istiyor.
Ayrıca VW’nin şefi Herbert Diess’in de bizzat Türk Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüştüğü ve fabrika için bütün hazırlıklarının yapıldığı ifade ediliyor. Zaten Türk hükümetinin ise VW'nin yeni fabrikası için tüm talepleri karşılamaya hazır olduğuna dair teminat verdiği şeklindeki bilgiler bir süredir Alman medyasında yer alıyordu.
Konuya ilişkin VW’den resmi bir açıklama yapılmazken gazeteye göre otomobil devi neden Türkiye’yi tercih ettiğini şu şekilde izah ediyor: Yıllardır binlerce Alman şirket Türkiye’de var ve bunlar üretimlerini Almanya’ya da gönderiyorlar. 250 binden fazla insan otomobil üretme sektöründe çalışıyor ve bunlar yeteri kadar tecrübe/donanıma sahipler.
Gazeteye konuşan ve ismi açıklanmayan bir menajer VW’nin Türkiye’yi tercih etmesini şu sözlerle savundu: “Ömrü 40 olacak bir fabrika için karar veriliyor, o kadar Erdoğan iktidarda kalmayacak.” Ancak buna rağmen Almanya’da muhalefet partilerinden siyasetçiler Türkiye’nin hukuk ve insan hakları değerlerinden uzaklaştığına dikkat çekerek “VW’nin yeni fabrikası Erdoğan rejimine hediyedir” görüşünü dile getiriyorlar.
ERDOĞAN: SCHRÖDER’Lİ YILLARI ÖZLÜYORUM
Berlin-Ankara hattında iplerin gerildiği 2017 yılında da Gerhard Schröder ismi gündeme gelmişti. Erdoğan rejiminin peş peşe Alman vatandaşlarının rehin almasının ardından kendi kamuoyu karşısında zora düşen Merkel hükümeti, Erdoğan’la pazarlık yapıp uzlaşmak için hiçbir resmi statüsünün olmamasına rağmen Schröder’i Ekim 2017’de Türkiye’ye göndermişti.
Schröder’in İstanbul’da Erdoğan ile yaptığı görüşmenin hemen ardından Büyükada'daki bir insan hakları seminerinde 5 Temmuz'da gözaltına alınarak tutuklanan Alman bilişim uzmanı Peter Steudtner serbest bırakıldı. Aynı şekilde Die Welt gazetesinin muhabiri Deniz Yücel’in bırakılması için arabuluculuk yapan Schröder, geçtiğimiz yıl Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturması vesilesiyle yapılan törenlere de Almanya’yı temsilen katıldı.
Basına yansıyan fotoğraflarda ikilinin samimiyeti açık bir şekilde görülürken, Merkel hükümetini neden Schröder’in temsil ettiği sorusu gündeme gelmişti. Merkel hükümeti ise “Eski bir makam sahibinin bizi böylesi törenlerde temsil etmesi tamamen alışılmış bir durum. Schröder Ankara'da hükümetler arası bir görüşme ya da siyasi görüşmeler yapmayacak. Söz konusu olan bir protokol etkinliği” açıklamasını yaptı.
1998-2005 yılları arasında Almanya’da başbakanlık yapan Schröder’in misyonu o kadar basit değildi. Erdoğan, Merkel hükümeti ile arasının bozuk olduğu dönemlerde birkaç kez SPD'nin eski liderlerinden Schröder'in ismini telaffuz etti. Erdoğan "Nerede o Schröder’li yıllar?" diyordu. İyi bir lobi elamanı ve Erdoğan gibi Putin’in de yakın dostu olan Schröder daha önce de Rusya’ya gönderilmişti.