İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Kadın Hakları Komisyonu, 2014 yılı içinde kadına yönelik hak ihlalli raporunu Galatasaray Meydanı'nda  açıkladı. 2014 yılında, 575 kadının erkeklerin şiddetine uğradığını, 282 kadının taciz ve tecavüze maruz kaldığını ve 257 kadının ise katledildiğini aktaran Komisyon üyeleri, gerekli düzenlemeleri ve tedbirleri alması gereken kurumlara sorumluklarını yerine getirme çağrısında bulundu.

Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen İHD İstanbul Şubesi Kadın Hakları Komisyonu, 2014 Yılı Kadına Yönelik Hak İhlalleri Raporu'nu açıkladı. Cumartesi Annelerin hazır bulunduğu eylemde, "Fıtrat aile, haksız tahrik indirim eşittir erkek devlet" pankartını ile “ Bijî tekoşina jinan”, "Erkek şiddetine hayır", “Kadın cinayetlerine karşı acil önlem alınsın" dövizleri taşındı. Kadınların teker teker söz alıp, erkek şiddetiyle katledilen, Savaş mağduru, iş yerinde mobbing’e uğrayan ve cezaevinde devlet erki tarafından ölüme terk edilen hasta mahpus kadınların dramlarını aktardığı eylemde, açıklamayı İHD İstanbul Şubesi Kadın Hakları Komisyonu üyesi Mürüvvet Yılmaz okudu.

YÜMKÜMLÜKLERİNİZİ YERİNE GETİRİN!

Yılmaz, günde bir kadının erkekler tarafından öldürüldüğü Türkiye’de, devletin kadın kelimesini neredeyse tüm yaşamdan söküp erkeğin denetimine vermeye, dört duvarın arasına hapsetmeye çalıştığına dikkat çekerek sözlerine başladı. Önlem diye torbadan çıkan uzaklaştırma ve devlet koruması gibi uygulamaların ise caydırıcı olmaktan uzak olduğunu vurgulayan Yılmaz, kadınların en temel hak olan "yaşam hakkının" ihlali ile karşı karşıya kalan kadınların, bilinçli bir şekilde sistematik bir cins kırımına uğratıldığına dikkat çekti. Verilerin de bu kırımı açıkça ortaya koyduğunu işaret eden Yılmaz, 2014 yılında 575 kadının erkeklerin şiddetine uğradığını, 282 kadının taciz ve tecavüze maruz kaldığını ve 257 kadının ise katledildiğine dikkat çekti. Bütün bunlar olurken,  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam'ın kadına yönelik şiddet konusunda suskunluğunu sürdürdüğünü hatırlatan Yılmaz, kadına yönelik şiddeti önlemeyi amaçlayan ve Türkiye'nin de taraf olduğu İstanbul Sözleşmesi ile Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi'nin yükümlülüklerinin yerine getirmesi çağrısında bulundu.