3 Ağustos 2014 tarihinde insanlık düşmanı DAİŞ çeteleri Musul’un Şengal ilçesine yönelik bir katliam gerçekleştirdi. Binlerce insanın katledildiği, binlercesinin DAİŞ çetelerinin eline esir düştüğü ve yüzbinlerce Ezidinin göç yollarına düştüğü 3 Ağustos katliamında rol oynayanlardan hesap soracaklarını ifade eden YBŞ Genel Komutanı Mazlum Şengal, Ezidilerin YBŞ etrafında kenetlenmesi gerektiğini ifade etti.

‘HALKIMIZ KENDİNİ ÖZ GÜCÜNÜ OLUŞTURMADIĞINDAN BİR KATLİAM DAHA YAŞANDI’

3 Ağustos 2014 katliamının yaşanmasının nedeninin Ezidi halkının kendi öz savunmasını gerçekleşmediğinden kaynaklı olduğunu belirten YBŞ Genel Komutanı Mazlum Şengal, yaşanan tüm katliamlarının nedenlerinin iyi araştırılmadığını söyleyerek şunları söyledi: “Ezidi halkımıza yönelik geliştirilen katliamın ikinci yılını geride bırakıyoruz. Şehit Berxwedan, Şehit Şengal, Şehit  Berivan, Şehit  Newrez ve Şehit Kawa şahsında tüm katliam şehitlerini, Kürdistan şehitlerini anıyoruz. Bu yaşanan katliamın ve bundan önceki katliamların nedenlerini araştırmalıyız. Bu katliamlara neden olan sebepleri kendimize sormalıyız. Eğer sadece düşmanda, iktidar güçlerinde aramak, katliamların bir daha yaşanmasına belki sebep de olabilir. Şuana kadar da katliamlara yönelik yapılan araştırmalarda yanlış yapılmıştır. Halkımız doğru bir sonucu ortaya çıkarmamışlardır. Katliamların tekrar etmesi bir sorunun olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Hep toplumsal, hem de bireysel açıdan bu katliam üzerine doğru gidilmemiş, nedenleri tam araştırılmamıştır. Kendilerini örgütlemediler, bir güç oluşturmadılar, bir inanç geliştirmediklerinden kaynaklı katliam bir kez daha yaşandı.”

‘YBŞ, EZİDİ HALIMIZIN ÖZ GÜCÜDÜR’

“3 Ağustos 2014 yılında katliamcı güçler tarafından farklı bir katliam daha yaşandı. Bu katliam da beraberinde halkın kendi topraklarından göç etmesini ve tüm dünyaya yayılmasını beraberinde getirdi” diyen Mazlum Şengal,  Ezidi halkının kendi öz savunmasını başka güçlere bıraktığını söyleyerek şunları ifade etti; “bu katliamda da ortaya çıktı ki halkımız irade sahibi, ideoloji, felsefe sahibi olamadıklarını gösteriyor. Çünkü bundan önceki dönemlerde halkımız kendi savunmasını başka güçlere bırakıyordu. Bunun için katliamda istenilen halkı savunma gerçekleşmedi. Bu durum da istenilen bir durum değildir. Bunu doğru da bulmuyoruz. Çünkü katliamın nedeni bizleriz. Katliamların önünü almak için kendimizi örgütlememiz gerekiyor, örgütlülüğümüzü güçlendirmemiz gerekiyor. Bunun için de ideoloji, felsefe, irade sahibi olmalıyız. Ancak bu çerçevede katliamların önünü alınır. Katliam yaşanmadan önce bu halkın bir savunma gücü yoktu, ancak katliam ile birlikte bu halk kendini örgütleyerek bir öz savunma gücü olan YBŞ’yi oluşturdular.”

‘ŞENGAL’İN ÖZGÜRLEŞMESİ HALKIMIZIN BİRLİK-BÜTÜNLÜĞÜNDEN GEÇMEKTEDİR’

YBŞ’nin Ezidi halkının bir öz savunma gücü olduğunu belirten Şengal; “YBŞ, bu halkın tarihe doğru düşmesinin adıdır.  YBŞ bu halkın değerlerinin savunulması ve değeridir. Bu topraklarda yaşanılan inançların ve kültürlerin özgürce yaşanmasını sağlayan ve güçlendiren bir güçtür. Halkımızda bu yönlü yaklaşmalıdır. Artık bu halkın bir öz savunma gücü oluşturulmuş, örgütlülüğü, felsefesi, ideolojisi oluşturulmuştur. Halkımız Önder Apo’nun fesefesi şahsında demokratik ulus ideolojisini esas alan bir örgütlülüğe ulaşmıştır” diyerek YBŞ’ye etrafında Ezidi halkının kenetlenmesi gerektiği yönünde çağrılarda bulundu. Mazlum Şengal şunları söyledi; “eskiden halkımıza yönelik saldırılar geliştiğinde dışarıdan yardım bekleyerek, kurtuluşu dışarıya göç etmekte görüyorlardı. Ancak şimdi öyle bakmıyorlar. Çünkü halkımızın kendi öz gücü ve örgütlü gelişmiştir. Ve bundan sonra da bu öz gücü olan YBŞ içerisinde yerlerini alarak kendini yeniden inşaya tabi tutacaktır. Bunun içinde başta YBŞ saflarında mücadele etmek gerekiyor. Çünkü halen Ortadoğu’da çatışmalar sona ermemiş, kaos devam etmekte ve derinleşmektedir. Ve halen Ortadoğu’da başta halkımız olmak üzere varlık gösteren tüm halklar tehlike içerisindedir. Bunun için halkımız kendi örgütlülüğünü geliştirmeli ve birlik-bütünlük içerisinde yer almalıdır. Ancak bu şekilde halkımız ve Şengal özgürleştir. Ve bu şekli ile halklar ortak bir yaşam sürdürebilir. Bunun için gün emek verme, harekete geçme zamanıdır. Ve herkesin bu örgütlülük, bu hareket içerisinde yer alma zamanıdır.”

‘EZİDXAN’IN SAVUNAN TEK GÜÇ YBŞ’DİR’

Ezidi halkının birlik-bütünlük içerisinde hareket etmesi gerektiğini belirten Şengal, tüm Ezidi gençlerini YBŞ/YJŞ saflarında mücadele etmeye çağırarak şunları söyledi: “Şengal katliamının üzerinden iki yıl geçmesine rağmen görülen hataların tekrarıdır. Bu yanlıştır. Herkesin eski yaklaşımlarını bırakması gerekiyor.  Eski yaklaşımlar yanlış yaklaşımlardı. O yaklaşım ve anlayışlar bizi zafere değil yenilgiye götürüyordu. Bizi katliamlarla karşı karşıya bırakıyordu. Bunun için artık aileciliği, aşiretçiliği, beyliği bırakmamız gerekiyor. Hepimiz birlik içerisinde olmalıyız ve Ezidxan ruhunu esas almalıyız. Ezidi birliğini oluşturmamız gerekiyor. Bunun için Şengal’de bulunan tüm güçlerin birlik oluşturması gerekiyor. Ancak bu şekilde hem kendimizi hem de Kürdistan’ı savunabiliriz. Ancak görünen aile, aşiret, cemaat çıkarlarını, halk çıkarlarının üstünde tutmak anlayışı gelişmektedir. Bu yanlış bir arayıştır. Bu anlayış büyük bir tehlikedir. Bu tehlikede bir daha katliam yaşanmamasına sebebiyet taşımaktadır. Bunun için geç olmadan halkımız tüm Kürdistan parçalarında süren devrim içerisinde yer alarak kendi topraklarımızı, Ezidxan’ı savunmalıyız. Buradan çağrı yapıyoruz. Eğer bu halk için hizmet etmek isteyen kim varsa gelip YBŞ saflarında yer almalıdır. YBŞ bir aileye, cemaate, aşirete ait olan bir güç değildir. Bu hesap içerisinde olanlar hiçbir zaman kazanamayacaklarını söylüyoruz. Bunun için bir an önce bu yanlıştıktan vazgeçmelerini belirtiyoruz. Çünkü YBŞ tüm Ezidxan’ı savunan bir güçtür ve Ezidxan ruhuyla hareket eden bir güçtür. Bunu bir görev olarak görüyoruz. Bu görev ile birlikte katliamın başından itibaren kendi topraklarını bırakmayarak, kendi topraklarımızı savunmaktayız.”

‘YBŞ MİNBİC HAMLESİNDE ESİRLERİMİZİ ÖZGÜRLEŞTİRİYOR’

Şengal şehir merkezi başta olmak üzere Şengal’in köylerinin birçoğunu özgürleştirilmesinde YBŞ’nin aktif rol oynağıdını söyleyen Şengal, Şengal’de bedel veren tek gücün YBŞ olduğunun altını çizerek şunları belirtti: “başta Şengal kent merkezi olmak üzere Şengal’in özgürleştirilen köylerinde YBŞ büyük bir rol oynayarak yerini aldı. Ve şunu da ispatladı ki Şengal’de savaşan, bedel veren, şehit veren temel güç YBŞ’dir. Şuan gücümüz Minbic’te önemli rol oynayarak çetelerin eline esir düşen ailelerimizi kurtarmaktadır. Bu YBŞ konferansında halkımıza bunun sözünü verdik bunu yerine getiriyoruz. Bu çerçevede Minbic’i Özgürleştirme Operasyonu’nda esir düşen 20 yurttaşımızı çetelerin elinden kurtardık. Bu sonda da 15 yurttaşımız çetelerin elinden kurtarıldı. Başta iktidar güçleri halkımızın kendi topraklarında savaşma isteğini kırmıştı ancak şimdi halkımız tarihi bir görev olan çetelerin başkenti denilen yerde çetelerin elinde bulunan esirlerimizi kurtarıyor. Bu Ezidi halkımız için büyük bir değerdir. Ancak bu şekliyle zafere ulaşabiliriz. Sadece kendi evinde savaşmak katliamlara kapı aralamaktır. Bunun için düşmanın evinde savaşmak gerekiyor. Ancak bu şekilde onları durdurabiliriz. Bunun için çetelerin bulunduğu her yerde onurlu bir savaş vermeye hazırız. Bu bizim temel görevlerimizdendir.”

“TÜM GENÇLERİ YBŞ SAFLARINDA MÜCADELE ETMEYE ÇAĞIRIYORUM”

YBŞ’nin Ezidi halkının yaşadığı 73 katliamın intikam gücü olarak ortaya çıktığının altını çizen Mazlum Şengal, YBŞ’nin 3 Ağustos katliamına neden olanlardan hesap soracağını belirterek konuşmalarını şöyle sonlandırdı: “Katliamın üzerinden iki yıl geçti. Ancak bizler bu katliamdan büyük dersler çıkardık. Bu dersler içerisinde kendi eksikliklerimizi görüp öz eleştirisini vermemiz gerekmektedir. Ancak gerçek bir yaklaşımla halkımıza ve halkımızın çocuklarına güzel bir gelecek oluşturabiliriz. Bu çerçevede tekrardan katliamda yaşamını yitirmiş halkımızın ailelerine başsağlığı diliyorum. Ve bu yaşanan 73 katliamın intikam gücü ve bu katliamda rol oynayanlardan hesap soran bir güç olarak YBŞ’ye katılımların artması gerekiyor.”