3 ay içinde 10 bin imza topladı

3 ay içinde 10 bin imza topladı

İsveç’te yaşayan Kürdistanlı Mehmet Salih Gök, 3 ay içinde tam 10 bin imza topladı. “4 saat kendim için çalışıyorsam 4 saat de Kürdistan ve Önderlik için çalışmalıyım” diyerek kampanyayı yürüttüğünü belirten Gök’ün yeni hedefi günde 150 imza…

İsveç’in Başkenti Stockholm’de Mehmet Salih Gök adlı Kürdistanlı “Öcalan’a Özgürlük, Kürdistan’a Statü” şiarıyla sürdürülen kampanya kapsamında 3 ay içinde 10 bin imza toplamayı başardı. Gök, topladığı imzaları İsveç  Kürt Halk Meclisi’ne teslim etti.

İmzaları İsveç Kürt Halk Meclisi Başkanı Fuat Berti’ye teslim ederken “ Önderliği özgür olmayan bir halkın özgür olamayacağı” bilinciyle kampanyaya katıldığını vurgulayan Gök’le bir söyleşi gerçekleştirdik.

3 ay içinde 10 bin imzayı toplamayı nasıl başardınız?

Ben, “4 saat kendim 4 saat için de Kürdistan ve Önderlik için çalışmalıyım” diye düşündüm. Bunu gerçekleştirdim. İnsan istiyorsa gerçekleştirir. İstek ve inanç önemli. Stockholm’un pek çok semtindeki alış-veriş merkezlerinde, banliyö trenlerinde imza topladım. 1,5 milyon nüfuslu Stockholm’de pek çok insan artık beni tanıyor.

En çok imzayı nerelerde topluyorsunuz?

Banliyö trenlerinde topluyorum. İstasyonlarda insanlar trene veya işe yetişebilmek için acele ediyorlar. Ama trendeyken zamanları oluyor. İnsanlara selam verdikten sonra onlara kampanya hakkında bilgi veriyorum ve imza kampanyasına katılmalarını istiyorum.

Tepkileri ne oluyor?

Genellikle olumlu oluyor. İsveçlilerin Kürtler ve Başkan Öcalan hakkında çok şey bildiklerini görmek beni hem çok şaşırttı, hem de sevindirdi. Bazıları durumu ayrıntılı olarak biliyor. Bir İsveçli bana, Öcalan Kenya’ya gitmemeliydi, dedi.

Göçmenler ve Türklerin tepkileri nasıl?

Ben Arapça, Süryanice, İspanyolca ve biraz da İngilizce biliyorum. Onlarla kendi dillerinde konuşunca daha etkili oluyor. Genellikle kampanyaya katılıyorlar. Türklerden bazıları durumu bildikleri için tartışmadan imza atıyor. Ama genelde tartışıyorlar. Ben aynı ülkede kardeşce yaşamamız gerektiğini anlatmaya çalışıyorum. Bazıları ikna oluyor imza atıyor, bazıları da atmıyor.

Irkçı ve milliyetçi kesimlerin tavırları ne oluyor?

Bana biz sizin görüşlerinize karşıyız diyorlar. Ben de onlara bizim de kendilerinin görüşlerine karşı olduğumuzu ama akan kanın durması için herkese görev düştüğünü söylüyorum. 30 yıldır süren savaşın sorunu çözmediğini ve 40 bin insanın öldüğünü söylediğimde susuyorlar. Ama imza atmıyorlar.

Bu kampanyanın ne tür yararları var?

Önce Kürt sorunundan ve Başkan Apo’nun durumundan halkın büyük bir çoğunluğunun, en az % 80’inin haberi var. Çoğunluk olumlu düşünüyor ama PKK’nın savaştığını ve ‘terör örgütü’ olduğunu söyleyenler de var. Sevdiğimiz için değil, mecbur kaldığımız ve kendimizi savunmak için silah kullanmak zorunda kaldığımızı anlatıyorum. Bazıları ikna oluyor. Savaş bitsin Öcalan serbest bırakılsın diyorlar.

21 Mart’ta Kürdistan’da yeni bir süreç başladı. Beklentileriniz nedir?

Süreç çok kritik. Başkan adım attı ama devlet adım atmıyor. Bundan önce 8. Ateşkes oldu ama bugüne kadar devletten olumlu bir yaklaşım görmedik. Biz Kürtler devlete güvenmiyoruz. Bizim çok uyanık olmamız ve daha çok mücadele etmemiz gerekir. Bazı Kürtler ateşkesle sorunun çözüldüğünü sanıyor. Bizim yeni süreçte Başkanı özgürleştirebilmemiz ve haklarımızı alabilmemiz için mücadeleye daha fazla sarılmamız lazım. Ben şimdi günde 150 imza toplamayı hedefliyorum.

Kampanya hakkında Kürdistanlılara önerileriniz nelerdir?

İsveç’te sistem insanları ve özellikle de gençleri pasifleştiriyor. Bunu bilerek hareket etmemiz gerekiyor. Gençlere gerçekleri anlatmamız ve teşvik etmemiz önemli.  Kadınlar ve gençler gruplar halinde örgütlenmeli sokak sokak, ev ev gezerek insanları kampanyaya katılmaya çağırmalı. Trende imza toplamak daha kolay oluyor. Trenlerde ve alışveriş merkezlerinde imza toplamalarını öneriyorum.