Newroz kutlamasında BDP'nin seçim otobüsünden isimleri anons edildiği ve zafer işareti yaptıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan SES Genel Başkanı Çetin Erdolu, Eğitim Sen Genel Mali Sekreteri Abdullah Karahan, BDP Genel Merkez eski yöneticisi Yıldız Aktaş ve BDP üyesi Dilovan Arslan hakkında 4'er yıl 7'şer ay hapis cezası verildi. 

2012 yılında Amed’te düzenlenen Newroz kutlamalarına katıldıkları ve BDP seçim otobüsü üzerinde halkı selamlayarak zafer işareti yaptıkları gerekçesiyle SES Genel Başkanı Çetin Erdolu, Eğitim Sen Genel Mali Sekreteri Abdullah Karahan, BDP Genel Merkez eski yöneticisi Yıldız Aktaş ve BDP üyesi Dilovan Arslan hakkında Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın ilk duruşması görüldü. Duruşmada tutuksuz yargılanan 4 kişi ve müdafi avukatları hazır bulunurken, yargılananların yakınları da duruşmayı izledi. Kürtçe tercümanın hazır bulunduğu duruşmaya; KESK Diyarbakır Şubeler Platformu'ndan temsilciler de katıldı. SES Genel Başkanı Erdolu ve Eğitim Sen Genel Mali Sekreteri Karahan hakkında yapılan delil ikamesinde, Newroz'a katılarak, halkı selamlamaları ve zafer işareti yapmalarının yanı sıra isimlerinin anons edilmesi suç delili kapsamında değerlendirilerek, bunların "Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek ve örgüt propagandası yapmak" kapsamına girdiği iddia edildi. 

Delil ikamesinin ardından tutuksuz yargılanan Karahan savunmasını, Kürtçe tercüman aracılığı ile Kürtçenin Dimilkî lehçesinde yaptı. Karahan'ın yanı sıra Erdolu da savunmaklarında illegal hiçbir şey yapmadıklarını ve Newroz'a katılmanın suç olmadığını ifade etti. Müdafi avukatlar ise, 3'üncü ve 4'üncü yargı paketlerine atıfta bulunarak, propagandaların suç olmaktan çıktığını hatırlattı. 

Duruşma sonrasında kararını açıklayan mahkeme heyeti, Erdolu, Karahan, Aktaş ve Arslan'a "Örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek ve örgüt propagandası yapmak" gerekçesiyle 4'er yıl 7'şer ay hapis cezası verildi. 

‘ZAFER İŞARETİ DÜNYANIN HER YERİNDE KULLANILAN İŞARETTİR’

Duruşmanın ardından Diyarbakır SES Şube binasında basın açıklaması yapıldı. KESK Basın Yayın Sekreteri Baki Çınar, KESK'lilere verilen cezaların adalete olan güveni zedelediğini ifade ederek, zafer işareti yapmanın, halkı selamlamanın suç olarak gösterildiğini belirtti ve "Dünyanın her yerinde her türden etkinlikte kullanılan bir işaretin yasadışı örgüt üyeliğine kanıt olarak gösterilmesi tam anlamıyla trajikomik bir durumdur" dedi.

'CEBERUT DEVLET ANLAYIŞI’

Mahkeme heyetinin verdiği kararın evrensel hukuk normlarına uygun olmadığını kaydeden Çınar, "Bu dönemde yaşama geçirilen 3. ve 4. yargı paketlerini, düşünce ve ifade özgürlüğünün genişletilmesine yönelik AİHM kararlarını ve sendikaların örgütlenme özgürlüğüne ilişkin ILO normlarını dikkate almaksızın ceberut devlet anlayışını sürdürmeye yönelik bir kararın altına imza atılmıştır" diye konuştu. 2012 yılından bu yana KESK'in birçok baskı ve uygulamaya maruz kaldığını kaydeden Çınar, KESK yönetici ve üyesi 92 kişinin cezaevlerinde tutulduğunu hatırlattı. Çınar, KESK'li emekçilere verilen cezaların KESK'in çözüm sürecindeki aktif rolü ve KESK'li emekçilerin AKP politikalarına karşı verdikleri demokrasi mücadelesi nedeniyle verildiğini söyledi. Çınar, KESK olarak emekten ve demokrasiden yana tüm örgütlerle birlikte eşitlik, özgürlük, barış ve demokrasi mücadelesini kararlılıkla sürdüreceklerini ifade etti.