Seçim sonuçlarını değerlendiren HDP İstanbul Milletvekili Zeynel Özen, HDP’nin Cumhur ve Millet İttifakının tarafı olmadığını hatırlatarak, seçimi kazandıran ve kaybettirenin Kürt seçmen olduğunu belirtti.

HDP İstanbul Milletvekili Zeynel Özen, seçim sonuçlarını ANF’ye değerlendirdi. Seçimlerin iptalinin, halkın iradesinin gaspı olduğunu kaydeden Özen, 23 Haziran’da halkın gasp edilen iradesine sahip çıktığını söyledi. HDP olarak seçim sonuçlarını öngördüklerini, ancak kendisinin bu farkı beklemediğini ifade eden Özen, AKP’nin kaybetmesini, “AKP devletin tüm kaynaklarını kullandı. Buna rağmen halk söyleyeceğini söyledi ve bu faşist bloka bir ders verdi. Bu seçimi kazandıran ve kaybettiren şey Millet İttifakı değildir. ‘İstanbul İttifakı' dediğimiz demokrasi güçlerinin desteğiyle seçim kazanıldı. Bu seçimin en büyük mesajı da; demokrasi güçleri bir araya geldiğinde faşizm yenilmez değildir ve faşizm yenilebilir. Daha önce 7 Haziran’da bunları yendik, 31 Mart’ta da bunları yendik ama insanlarımızda psikolojik bir travma vardı. ‘Ne yaparsa yapsın yenilemez' diyorlardı” şeklinde izah etti.

HDP BELİRLEYİCİ OLDU

“Bu seçimin kazananı da, kaybettireni de HDP’dir” diyen Özen, HDP ve seçmeni üzerinde sürekli bir manipülasyon ve algı operasyonu yapıldığını hatırlattı. Özen, şunları söyledi: “Biliyorsun İmralı’dan gelen mektupla bir algı operasyonu yapılmaya çalışıldı. Bizim aramızda bir ayrılık varmış gibi gösterenleri açıkça söylüyorum; bunlar ulusalcılar ve AKP’nin provokatörleridir. ‘Tarafsızlık’ doğru bir kavramdır, çünkü ne Cumhur ne de Millet İttifakı’nın tarafı değiliz ama bu seçimde bizim yaptığımız böyle değerlendirilmemeli. Biz AKP-MHP faşist blokunun yenilmesi için bu tavrı belirledik. Başarılı da olduk. Kürt halkı politik bir halktır, bu oyuna gelmedi, sürece iyi okudu, mesajları iyi aldı. Bu seçimde belirleyici olan Kürt halkıdır, HDP’dir. 31 Mart’ta da bu böyleydi ama bu tamamen şu anda tescillendi. Biz HDP olarak günlük politika izlemiyoruz. Biz altı ay önce belirledik; kayyumların elinden belediyeleri alacağız dedik, aldık. Batıda aldığımız, belirlediğimiz politika gerçekten çok anlamlıydı ve yüzde 100 de tuttu. İstanbul’da da bu seçimde belirlediğimiz perspektifimizle kazandık.”

ÜÇÜNCÜ YOLU GÜÇLENDİRMEK

İmamoğlu’nun aldığı oy oranını da değerlendiren Özen, bu sayının içinde daha önce AKP’ye oy veren muhafazakar Kürtlerin ve kararsız Kürtlerin olduğuna da dikkat çekti. Seçim sonuçlarının AKP’nin elini ve kolunu kırdığını da kaydeden Özen, sonuçların Türkiye geleceği için önemli olduğunu ve bunun iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Erdoğan’ın en son iş insanları ile yaptığı görüşmede sarf ettiği, ‘Kürt de olsa insandır’ sözlerini de hatırlatan Özen, şöyle devam etti: “Bu kadar aşağılayıcı, bu kadar kötü bir dili artık halkımız kabul etmiyor. Bunlar kendi güçlerini büyük oranda kaybettiler. Acil olarak demokrasi güçlerinin demokratik bir anayasa için çalışması gerekiyor. Bu konuda biz üstümüze düşeni yapacağız. Sivil toplum örgütlerine de çağrıda bulunacağız. Meclis’in duvarları arasında yapılabilecek bir anayasanın, demokratik olması mümkün değildir. Tüm kesimlerin katkılarıyla yapılabilecek anayasa, ancak demokratik bir anayasa olabilir ve toplumumuzun taleplerine cevap verebilir. Bundan sonra da bizim en öncelikli görevimiz demokrasi güçleriyle birlikte demokrasiyi ilmek ilmek örmektir. Üçüncü yol dediğimiz cepheyi güçlendirmektir.”