ÖHD: Özgür ve barışçıl gelecek için tecridin kaldırılması zorunludur

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a avukat yasağının üçüncü yılı dolayısıyla bir açıklamada bulundan ÖHD, “demokratik, özgür ve barışçıl bir gelecek için tecridin kaldırılmasının zorunlu” olduğunu belirtti.

Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) yaptığı yazılı açıklamada “Bilindiği gibi Sayın Abdullah Öcalan 23 yıldır İmralı Ada Hapishanesinde, işkence niteliğinde infaz rejimi uygulanarak, ağır tecrit koşullarında tutulmaktadır” dedi.

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “İmralı’ya 2015 yılında sevk edilen Ömer Hayri Konar, Veysi Aktaş ve Hamili Yıldırım ise getirildikleri günden itibaren İmralı’da uygulanmakta olan grup izolasyonuna dâhil edilmiş, mesela, İmralı’da avukatlarıyla tek bir kez dahi görüştürülmemişlerdir. Sayın Öcalan’ın ise 2011 yılından itibaren avukatları ile görüşmesine izin verilmemiş, uzun bir aradan sonra 2019 yılında yapılan açlık grevleri sonucunda aynı yıl Mayıs-Ağustos ayları arasında avukatlarıyla beş defa görüşme gerçekleştirmiştir. Dönemin Adalet Bakanı o günlerde yaptığı açıklamada, İmralı’da avukat görüş yasağının kalktığını kamuoyuna açıklamıştır. Ancak 7 Ağustos 2019 tarihinde yapılan avukat görüşü son görüşme olmuş; o tarihten bugüne değin süren üç yıllık zaman zarfında Sayın Öcalan avukatları ile görüştürülmemiştir. Avukat ile görüşme hakkı yanı sıra aile ve vasi ile görüşme, telefon ve mektup hakları da hukuka ve yasalara aykırı bir şekilde keyfi olarak kullandırılmamaktadır” ifadeleri yer aldı.”

Milyonlarca insanın siyasi irade olarak kabul ettiği Abdullah Öcalan bir hak ve hukuk konusu olarak kabul edilmediğini e hukuki statüden yoksun bir konumda tutulduğunu belirten ÖHD, “Kürt halkına uygulanan imha, inkâr ve asimilasyon politikaları bireyselleştirilerek İmralı’da Sayın Öcalan’a da uygulanmakta; Sayın Öcalan’ın hukuki olarak bırakıldığı statüsüzlük Kürt sorunundaki çözümsüzlük politikaları ile birbirini beslemektedir” dedi.

Açıklama şöyle son buldu:  “Demokratik, özgür ve barışçıl bir gelecek için, Sayın Öcalan’ın üzerindeki tecridin kaldırılması zorunludur. Kürt Halkı ve dostları, hukuk ve insan hakları savunucuları tecridin kalkması için demokratik, hukuki mücadeleyi daha fazla yükseltmelidir. Bilinmelidir ki, tecrit ve çözümsüzlük politikaları sonuçsuz kalmaya mahkûmdur. Sayın Öcalan, Hamili Yıldırım, Ömer Hayri Konar ve Veysi Aktaş üzerinde uygulanan tecride derhal son verilmeli, aile ve avukat görüşleri sağlanmalıdır. Hukuksal ve siyasal olarak ortaya çıkan krizin yegâne çözümü tecrit uygulamasının ortadan kaldırılarak diyalog kanallarının açılmasıdır.”