PKK 12. Kongresi 5-7 Mayıs tarihleri arasında Medya Savunma Alanlarında 232 delegenin katılımıyla gerçekleşti. Kongrede tüm delegelerin oy birliği ile PKK adıyla yürütülen faaliyetlere son verme kararı alındı.

Kongrede söz alarak değerlendirme yapan PKK Merkez Komitesi Üyesi Hêlîn Ümit, şunları söyledi:

“PKK’nin çıkışından itibaren sahip olduğu ideolojiyi, niye öyle oldu diyemeyiz. O içerisinde bulunduğu dünya koşulları içerisinde şekillendi ve karakterini öyle kazandı. Doğası gereği böyle oldu yani. Düşünelim; o zaman Marks’ta da tarih çözümlemesi, yani dayandığımız ideolojik arka plan henüz bu aşamaya gelmemişti. Önderliğin çabaları, çalışmaları, büyük emekleri sonucunda  ulus-devletçi sosyalizmden ayrışan, yani sosyalizm geleneğini ele alan, değerlendiren ama ayrışan yeni bir yol açıldı. Bir özgürlük yolu açıldı. Bunu iyi özümsemek, anlamak gerektiğini düşünüyorum.”

PKK HAKİKATİNDEN HEPİMİZ PAYE ALDIK

Önder Apo’nun geliştirdiği sürecin nasıl yorumlanması gerektiğine ilişkin değerlendirmede bulunan Ümit, “Eğer Önderliği biz doğru, gerçekçi, bilimsel gerçekleştiği gibi anlar, kavrar, ona öyle katılmaya çalışırsak biz benzer bir emek sürecini, benzer bir katılım sürecini benzer bir yoğunlaşma sürecini, sorumluluk sürecini yaşarız.”

PKK’nin oluşum sürecinden günümüze kadar hem Kürdistan halkı için hem de dünya halkları için umut kaynağı olduğunu belirten Ümit, “PKK ilk oluştuğundan itibaren belli bir dünya görüşü içinde şekillendi, oluştu. Bununla bir mücadele yürüttü. Arkadaşların da ifade ettiği gibi bu mücadele insanlığın gördüğü en destansı gelişmeleri açığa çıkardı. Sadece Kürt ve Kürdistan halkı için değil; dünya halkları için yeni bir özgürlük yolu, yeni bir özgürlük umudu oldu, oluşturdu. Ve bizler hepimiz, bu hakikatten bir paye aldık. Bunun onurunu yaşadık, yaşıyoruz.”

PKK ismiyle Apocu Hareket’in yoluna devam edip edemeyeceğine ilişkin değişimin yaşanan bilimsel gelişmeler ışığında yorumlanması gerektiğine işaret eden Hêlîn Ümit, dönüşümün başarı-başarısızlık ikileminde değerlendirilmemesi gerektiğini vurguladı. Ümit, “Aslında bu PKK ile de devam edebilir miydi? Olabilir miydi? 2000 sonrası süreci arkadaşlar değerlendirdiler, bence bunun koşulları vardı, zemini vardı aslında. Şimdi içinde bulunduğumuz süreci de sadece başarı-başarısızlık ikilemi içerisinde değil de dünyanın geldiği aşama, değişen siyasal dengeler, bilimsel gelişmeler, bilim-teknikte yaşanan gelişmeler; yani bir toplam olarak görmek ve bu perspektiften bakarak yorum yapmanın önemli olduğunu söylemek istiyorum.”

ÖNDERLİK ‘HEYECANLIYIM’ DEDİ

Hêlîn Ümit konuşmasının devamında şunları söyledi: “Önderlik, ‘heyecanlıyım’ dedi. Benim de o heyecanı yaşadığımı söylemem lazım. Bu süreç çok dalgalı, hep duygularla geçti. Yani kaygıları güvensizlikler, beklentiler, -raporumuzda da vardı-, özel savaşın çok yoğun olduğu, psikolojik savaşın çok yoğun olduğu bir süreçti. O anlamıyla öyle dümdüz duygularla yaşadığımız süreç olmadı. Öyle olmuyor. Fakat Önderlik, ‘heyecanlıyım’ diyor ve ben de bir değişime derinden ihtiyaç duyuyorum, kendi adıma da duyuyorum, mücadele açısından da duyuyorum. Şimdi bunu doğru anlama ve pratikleştirme dönemidir. Ben kendim şunun sözünü verebilirim. Gücüm yettiği kadar hatta gücümü aşarak Önderliği doğru anlama ve önümüzdeki süreçte önümüzde olan tüm görevlere sahip çıkma, katılma sözünü verebilirim.”