ABD Rojava’daki çatışmalardan ‘derin kaygı’ duyuyor
ABD Rojava’daki çatışmalardan ‘derin kaygı’ duyuyor
ABD Rojava’daki çatışmalardan ‘derin kaygı’ duyuyor
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Marie Harf, Kürtler ile El Kaide bağlantılı gruplar arasındaki çatışmalardan “derin kaygı” duyduklarını belirterek, Halep ve diğer yerlerde yaşanan saldırıları “en sert biçimde” kınadı.
ABD Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden Marie Harf, 12 Ağustos günü düzenlediği günlük basın toplantısı sırasında Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı Mesut Barzani’nin geçen hafta yaptığı açıklamaya ilişkin bir soru üzerine tarafları “gerginliği artıracak eylemlerden kaçınmaya” çağırdı.
Halep’teki katliamı “sert” biçimde kınayan Harf şöyle konuştu: “Halep eyaletinde geçtiğimiz hafta yaşanan saldırılar ardından aşırı kesimler (radikal dinciler) ile Kürtler arasında devam eden çatışmalarla ilgili haberlerden derin kaygı duymaya devam ediyoruz. Biz sayın Barzani’nin yorumlarından haberdarız ve tüm grupları Suriye içinde ve sınırları dışında gerginlik ve şiddetin artmasına yol açacak her hangi bir eylemde bulunmaktan kaçınmaya çağırıyoruz. Biz açık mezhepçi provokasyonunun haklı gösterilemeyeceğini vurgulamaya devam ederek, Halep ve diğer yerlerde gördüğümüz bu tür saldırıları en sert biçimde kınadığımızı belirtiyoruz.”
Federal Kürdistan Bölge Başkanı Mesut Barzani, 10 Ağustos tünü Kürt Ulusal Kongresi Hazırlık Komitesi’ne gönderdiği bir mesajda, Batı Kürdistan’daki El Kaide bağlantılı grupların saldırılarını araştırmasını istemişti. Barzani, “eğer bilgiler doğruysa” Rojavalı kadın ve çocukların güvenliği için tüm olanaklarını devreye koyacaklarını söylemişti.
Barzani’nin bu mesajı Halep bölgesindeki katliamdan yaklaşık iki hafta sonrasına denk gelmişti.
29 Temmuz ve 1 Ağustos tarihleri arasında Halep’in Til Hasıl ve Til Aran beldelerinde El Kaide bağlantılı grupların sivil savunmasız Kürtlere yönelik saldırısı sonucu en az 70 sivil vahşi bir şekilde katledilmişti. Yüzlerce kişi esir alınırken, binlercesi de çöllerden geçerek komşu Afrin’e sığınmışlardı. Katliamı gerçekleştirenler, yeni katliamlar ve hatta tecavüzler için Kürt kadınlarını alıkoymanın “helal” olduğu yönünde fetvalar verdiler, camilerden anonslar yapmışlardı.