Mardin’in Savur ilçesinin DBP’li Belediye Eşbaşkanı Gurbet Tekin, AKP hükümetinin çözüm süreci boyunca Kürt analarının gözyaşlarını akıtmaya devam ettiğini belirterek, “AKP hükümeti Önder Apo’nun ortaya koyduğu 10 maddeyi hiçbir gerekçeye sığınmadan derhal hayata geçirmelidir” dedi.

Bir oğlu  ve kardeşi HPG saflarında yaşamını yitiren,iki kızı ve oğlu halen  HPG saflarında diğer oğlu da cezaevinde bulunan Savur Belediye Eşbaşkanı Gurbet Tekin, 28 Şubat açıklaması ardından çözüm sürecinde varılan müzakere aşamasında başta bir anne ve bir siyasetçi olarak AKP hükümetinin bir an önce adım atmasını istedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 2013 Newrozu’nda yapmış olduğu tarihi açıklamanın ardından başlayan süreçte gerillanın sınır dışına çekilerek üzerine düşeni yaptığını da hatırlatan Tekin, Kürt halkı ve gerillasının sürece uygun hareket ettiğini kaydetti. Türk devletinin ise süreci kalekol, baraj inşaa etmek ve koruculuğu daha fazla geliştirmek için adeta bir fırsat olarak değerlendirdiğine dikkat çekti. BDP Savur Belediye Eşbaşkanı Gurbet Tekin, bu süreç boyunca yine onlarca genç ve çocuğun AKP hükümeti tarafından katledildiğini de hatırlattı.

‘MADDELER BİR AN ÖNCE HAYATA GEÇİRİLMELİDİR’

HDP heyeti ve hükümet tarafından 28 Şubat’ta yapılan açıklamayı tarihi önemde olduğu değerlendirmesini yapan Gurbet Tekin, Bu savaşta çocuklarını kaybeden binlerce anneden biri olarak bu sürecin barış ile sonuçlanmasını istediğini belirtti. Gurbet Tekin, barış için ise, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 10 maddelik taslağının sorunun çözümü açısından hayati önemde olduğunu vurguladı. “Bu maddelerin bir an önce hayata geçirilmesi gerekiyor” dedi.

‘SİLAHSIZLANMAYI TARTIŞMAK DOĞRU DEĞİL’

Bu maddeler hayata geçirilmeden gerillanın silah bırakmasını istemenin AKP’nin yine oyun peşinde olduğunu gösterdiğine işaret eden Tekin, taslakta ortaya konulan maddelerin hayata geçirildiği bir ülke de zaten silaha ihtiyaç duyulamayacağını da sözlerine ekledi.

Bu nedenle, taslakta belirtilen maddeler hayata geçmeden Kürt halkı ve gerillası ile silahsızlanma ve ya silahlı mücadelenin devre dışı bırakılmasını tartışmanın doğru olmadığını vurguladı.

‘AKP ANALARIN GÖZYAŞLARINI AKITMAYA DEVAMM ETTİ’

AKP hükümetinin görüşmeden sonra henüz bir adım atmadığının altını Tekin, bu konuda hükümetin herhangi bir hazırlık içerisinde olmadığını da dile getirdi.

AKP’nin artık bu ikiyüzlülüğü bırakması ve bir an önce adım atması gerektiğini de vurgulayan Tekin şunlara dikkat çekti: “AKP’nin artık bu ikiyüzlülüğü bırakması ve bir an önce adım atması gerekiyor. Çözüm süreci boyunca Kürt hareketi Türk annelerinin gözyaşlarını dindirdi, ancak AKP hükümeti Kürt analarının gözyaşlarını akıtmaya devam etti. AKP bu süreci seçimlere kurban etmemelidir adım atmalıdır.”

‘ÖNDER APO GERİLLA İLE GÖRÜŞMELİ’

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın bu süreçte gerilla ile doğrudan görüşmesinin önemine de değinen Tekin, “Önder Apo, süreci bu günlere kadar taşımıştır. Bundan sonra da gerilla ile doğrudan görüşmesi sağlanmalıdır. Önder Apo ile doğrudan görüşme sağlanmadan da bu sürecin sağlıklı ilerlemesi mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

AKP’nin bu süreçte adım atmak yerine halen iç güvenlik paketi adı altında katliam yasaları çıkarma peşinde olduğunu aktaran Tekin, şöyle devam etti: “Bizim güvenliğimiz için olduğunu söylüyorlar. Güvenlik sorunumuz yok, kendimizi koruyabiliriz. En iyi güvenlik barış ortamı sağlamaktır. AKP derhal bu yasayı da geri çekmelidir. Barış polise katliam yapma yetkisi veren yasalarla gelmez. ”

TÜRK ANALARA ÇAĞRI

Kürt analarının her konuşmada barış çağrısı yaptığını belirten Savur Belediyesi Eşbaşkanı Gurbet Tekin, Büyük acılarına rağmen başkaları acı çekmesin diyerek barış dışında bir şey demediklerini söyledi.

“Türk halkı ile bir sorunumuz olmadığını, sorunun devlet ile olduğunu da yıllardır belirtiyoruz” diyen Tekin, son olarak, sürecin barış ile sonuçlanması için de Türk analarına seslendi: “Siz de bizimle birlikte barış için mücadele edin. Ben bu savaşta bir oğlumu kaybettim, bir kızım ve oğlum halen HPG saflarında diğer oğlum da cezaevinde. Siyasi kimliğim dışında bir anne olarak bu savaşın sona erdirilmesini sağlayacak adımların hükümet tarafından atılması için herkesi mücadeleye davet ediyorum. Barış annelerin mücadelesi ile gelecektir.”