Hasta tutsak Hakan Gölünç’ün “cezaevinde kalamaz” raporu var. Ancak buna rağmen tahliye edilmezken, gerekli tetkikler yapılmadığı için Gölünç’ün beynindeki tümör de tespit edilemedi! Hasta tutsak şimdi ATK'nın raporunu bekliyor.

2006 yılından bu yana cezaevinde tutulan Hakan Gölünç de, acil tahliye edilmesi gereken tutuklulardan biri.

BİR GÖZÜ GÖRMÜYOR

Beyninde tümör bulunan Gölünç, 12 kez ameliyat oldu. Beynindeki tümör, 20 Eylül 2012 tarihi itibariyle 17*11 mm büyüklüğüne ulaştı. Tümör nedeniyle sağ gözü yüzde 100 göremez durumda. Sol gözde de yüzde 24 görme kaybı bulunuyor.

Tümör ameliyatından sonra epilepsi hastalığına yakalanan Gölünç, sürekli bayılıyor ve krize giriyor. Anti-epileptik ilaçları düzenli olarak zamanında alması gerekiyor. Ancak, ilaçlar cezaevi idaresinde olduğu için bu mümkün olmuyor, ilacının bittiğini bile zamanında öğrenemiyor. İdare, ilaçları düzenli ve saatinde getirmediği için, Gölünç sık sık krize giriyor.

Gölünç’ün belinde ilerlemiş iki fıtık, boynunda ilerlememiş fıtık, omurilikte düzleşme, idrarda nedeni bilinmeyen kanama, midede çok ilerlemiş gastrit ve ülser, tüm eklemlerde tendinit, parmaklarda kalıcı uyuşma, kulaklarda çınlama, göğüs kafesinde ağrı, dilinde parçalanma, çok sık kusma ve ishal rahatsızlıkları da var.

‘BAYILIRKEN SOL KALÇA KEMİĞİNE DÜŞME’

Sol kalça kemiğime de protez takılması gerekiyor. Fakat cezaevi koşullarından kaynaklı bu ağır ameliyatı doktorlar da önermiyor. Ortopedi cerrahının önerisi ise: Epilepsiden dolayı bayılırken sol kalça kemiğine düşme.

Gölünç, avukatına gönderdiği mektupta, “Şimdi bayıldığım zaman sol kalça kemiğimin üstüne nasıl düşmeyeceğimi düşünüyorum. Doğrusu bu konuda henüz bir çözüm de bulamadığım" diye yazıyor.

‘CEZAEVİNDE YATAMAZ’ RAPORU VAR

Her gün düzenli olarak 20 adet ilaç alan Gölünç, bu ağır sağlık sorunlarına rağmen tahliye edilmiyor. Üstelik Gölünç’ün “Cezaevinde yatamaz” raporu bulunuyor. Kocaeli Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı, 22 Nisan 2013 tarihinde tahliye edilmesi gerektiğini belirten rapor verdi.

Dahiliye, genel cerrahi, fizik tedavi, ortopedi ve travmatoloji, beyin ve sinir cerrahi, üroloji, göz, kulak, burun ve boğaz ile adli tıp ana bilim dallarından hekimlerin imzasını taşıyan rapor şöyle:

“Kişinin pek sağlık sorunu yanı sıra nüks menengiom -beyin dokusunda tümör- olduğu, kişide saptanan tümörün her ne kadar iyi huylu bir tümör olmasına rağmen tümörün büyümesi ile beyin ve çevre dokulara zarar verebileceği, ortaya çıkabilecek yeni sağlık sorunları sonucu kişinin sağlığında olumsuzluklar ve yaşamında tehlikeye neden olabilecek sonuçlar ortaya çıkabileceği, kişinin mevcut sağlık durumu düşünüldüğünde cezaevi koşullarında yaşamını sürdürmesinin sağlığı için ciddi riskler oluşturacağı, bu nedenle kişinin medikal ve/veya cerrahi tedavilerinin tamamlanmasına kadar cezasının ertelenmesinin tıbben uygun olacağını bildirir kurul raporudur.”

RİNG ARACIYLA SEVK İŞKENCESİ

Bu raporun ardından herhangi bir adli tıp kurumu raporuna ihtiyaç kalmadan Gölünç’ün serbest bırakılması gerekiyor. Ancak, Gölünç tahliye edilmek yerine,  15 Mayıs 2013 tarihinde rapor için Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Tekirdağ F Tipi Cezaevi’nden Yenibosna’daki ATK’ya sevki, elleri kelepçeli bir şekilde ring aracında yapıldı. Saatler bekletildi, yemek dahi verilmedi.

Çıkarıldığı göz muayenesi iki dakika bile sürmedi. Optik sinirlerinin kontrol edilebilmesi için, prosedür gereği gözüme önce göz merceğini büyüten bir damla damlatılarak yarım saat beklenilmesi gerekiyordu. Ancak böyle bir işlem yapılmadı.

SKANDAL RAPOR

Ayrıca, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 1 Temmuz günü skandal bir rapor verdi.

Gölünç’ün 27 Haziran günü beyin MR’si çekildi. Ancak bu işlem tıbbi olarak usulüne uygun yapılamadığı için Gölünç’ün beyninde 20 Eylül 2012 tarihi itibariyle 17*11 mm büyüklüğünde tespit edilen tümör bulunamadı!

Usülüne uygun yapılmayan tıbbi işlem nedeniyle emar iğnesinin vurulduğu sağ elinde şişlik oluştu.

ATK’NIN KARARI BEKLENİYOR

Haziran ayının başından beri Metris Cezaevi’nde tutulan hasta tutuklu Hakan Gölünç, şimdi ATK’nın vereceği raporu bekliyor. Gölünç, avukatına gönderdiği mektupta, tahliyesi yönünde bir karar beklemediğini belirterek, “Daha ağır bir hasar bırakmadan ya da ölüm döşeğine gelmeden bırakılacağımı düşünmüyorum” diye yazıyor.