AİHM’den Iraklı ilticacıların iadesine yeşil ışık
AİHM’den Iraklı ilticacıların iadesine yeşil ışık
AİHM’den Iraklı ilticacıların iadesine yeşil ışık
Baskı, tehdit ve şantaj sonunda etkisini gösterdi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 8 ayrı davada Iraklı ilticacıları sınır dışı eden İsveç’in Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ni ihlal etmediği yönünde karar verdi. Böylelikle İsveç, İngiltere, Hollanda’nın Iraklı ilticacıları zorla ülkelerine göndermelerine yeşil ışık yaktı.
AİHM’in karara bağladığı davalardan 6’sı Irak’tan dini ve etnik baskı ve saldırılardan kaçarak İsveç’e sığınan Asuri-Süryaniler, diğer iki dava da namus ve töre adı altındaki şiddetle ilgili.
AİHM kararında Irak’ta Hıristiyanların baskı ve saldırılara maruz kaldıklarını, kurumların ülkenin orta ve güney kesimlerinde bu grupları koruyamadığını kabul ediyor. Ancak baskıya uğramaktan korkan Hıristiyanların Kürdistan’a göç etmelerinin gerçekleştirilmesinin mümkün olan bir alternatif olduğunu iddia ediyor.
Diğer iki davada ise iki müslüman erkek, ailelerinin karşı çıkmasına rağmen farklı mezheplerde sevdikleri kadınla evlendikleri için ‘namus ve töre’den kaynaklı şiddete maruz kalacaklarını belirterek kendilerine iltica hakkı tanınmasını istiyorlar. Bunlardan biri kendisinin sunni, eşinin şii mezhebinden olduğunu, evledikleri için eşinin öldürülmesinden sonra kaçarak İsveç’e sığındığını söylüyor.
BİNLERCE IRAKLI KARARDAN ETKİLENECEK
AIHM kararında namus ve töreden kaynaklı şiddete maruz kalanların ülkenin diğer kesimlerine göç edebileceği, adamın eşi öldürüldüğü için Irak’a geri gönderilmesinde bir sakınca bulunmadığı belirtiliyor.
Mahkeme sonuç olarak kararlarında, İsveç’in bu kişilerin iltica taleplerini reddederek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. Maddesinde belirtilen yaşam hakkını, 3. Maddesinde belirtilen işkence, kötü muamele ve acımasız uygulama ve cezaya maruz bırakma suçunu işlemediğini kararlaştırıyor.
Şu anda yüzlerce Iraklı’nın dosyası AİHM’de bulunuyor. Bu kararın ardından İsveç’e iltica talebi reddedilen binlerce Iraklıyı zor günler bekliyor.
İsve, Iraklı ilticacıların ülkelerine geri dönmelerini sağlamak amacıyla havuç ve sopa politikasını bir arada uygulamıştı. Irak’a gönüllü olarak dönenlere para yardımı vaad edilirken, İsveçli yetkililer Irak Hükümetini geri gönderilen ilticacıları almadığı takdirde kalkınma yardımlarını kesmek ve Irak’a elçilik açmamakla tehdit etmişti.
İLTİCACILARI GERİ ALMASI İÇİN IRAK HÜKÜMETİNE BASKI VE ŞANTAJ
Wikileaks’in yayınladığı belgelere göre 2007 yılında, Bağdat’ta ABD Büyükelçisi Ryan Crocker ve Iraklı yetkililerle görüşen İsveç Dışişleri Bakanı Carl Bildt ve Göçmen Bakanı Tobias Billström, Irak’tan İsveç’e ilticacıların gelmelerini engellemelerini ve İsveç’in iade ettiği ilticacıları geri almalarını talep etmiş bunlar yapılmadığı takdirde Irak’a büyükelçilik açmayacaklarını söylemişlerdi. Bildt, Irak’ta gelen ilticacıların düşük eğitimli olduklarını ve İsveç toplumuna entegre olamadıklarını iddia etmiş, gçömenlerin işledikleri namus cinayetlerinin İsveç halkının daha katı bir göçmen politikası talep etmesine yol açtığını öne sürmüştü.
Her iki bakanda Wikileaks belgeleri hakkında açıklama yapmayacaklarını belirtmiş ve Bildt’e Yüce Divan yolu gözükmüştü.
Ancak baskı, tehdit ve şantajlar etkisini göstermiş Irak Hükümeti İsveç’in iade ettiği ilticacıları almayı taahhüt eden anlaşmayı imzalamak zorunda kalmıştı. Ama geçtiğimiz yıl Irak Parlamentosu’nda yapılan oylamada İsveç’le yapılan anlaşmanın iptali için karar alınmıştı.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiserliği ve Uluslararası af Örgütü, ilticacıları Irak’a iade eden İsveç Hükümetine sert eleştiriler yöneltmişti.