AKP, HDP'nin bütçe şerhini Anayasa ihlali saydı

AKP'li Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç, HDP'nin 2016 bütçesine getirdiği eleştiriyi "Anayasa'ya aykırı" buldu.

AKP'li Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç, HDP'nin 2016 bütçesine getirdiği eleştiriyi "Anayasa'ya aykırı" buldu. HDP'nin savaş bütçesine dikkat çeken eleştirileri karşısında Bilgiç, Kürt kentlerindeki katliamları da "meşru güç kullanımı" olarak tanımladı.

HDP'nin Meclis'teki görüşmeleri süren 2016 Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'na ilişkin sunduğu şerh kabul edilmedi.

Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı AKP'li Süreyya Sadi Bilgiç tarafından reddedilen şerhte, AKP iktidarı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 7 Haziran seçimlerinin rövanşını almak için Kürt halkı ile Türkiye barış ve demokrasi güçlerine karşı çok yönlü ve ağır bir saldırı başlattığı belirtildi.

Hükümetin 2015 geçici bütçesinden ayırdığı kaynaklarla savaşı derinleştirdiğine dikkat çeken HDP, "2016 bütçesinde ise değişen bir şey yoktur, hükümet parlamentodaki çoğunluğuna dayanarak bir savaş ve suç bütçesini bugün hayata geçirmektedir" dedi.

'SAVAŞ, SUÇ VE YOLSUZLUK BÜTÇESİ'

2016 bütçesinin "savaş, suç ve yolsuzluk bütçesi" olduğunun altını çizen HDP, ekonomik göstergelerin yeni bir finansal kriz riskine işaret ettiğini belirtti, Türkiye'de de ekonomideki artan kırılganlığın krize gidişi hızlandırdığını vurguladı.

2015 yılı bütçesi incelendiğinde savaşa dönük mal ve hizmet alımlarının arttığına dikkat çeken HDP, "Bütçe kaynaklarının 'terörizmle mücadele' adı altında giderek artan bir biçimde savaş, militarizm ve otoriterleşme için kullanılıyor olması Türkiye'de savaş araç ve gereçleri endüstrisinin giderek büyümesi gibi bir iktisadi gerçekle örtüşmektedir" dedi.

BÜTÇE BAŞKANLIĞA GİTTİ

HDP şerhinde 2015 yılı bütçesine ilişkin şu veriler yer aldı: "2015 Yılı Bütçe Gerçekleşmeleri ve Beklentileri Raporu'na göre yılın ilk altı ayında Cumhurbaşkanlığı'nın ödeneği bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 64,4; Başbakanlığın ödeneği yüzde 140,5; İçişleri Bakanlığı'nın ödeneği yüzde 34,6; Jandarma Genel Komutanlığı'nın ödeneği yüzde 17,4 ve Emniyet Genel Müdürlüğü'nün yüzde 7,5 oranında artış gösterdi. Buna karşılık Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın ödeneği yüzde 47,7 azaldı. Genel bütçeli kuruluşların ortalama ödenek artışının yüzde 10,8 olduğu bu dönemde anılan kuruluşların ödeneklerindeki bu fevkalade artış, buna karşılık ÇSGB'nin ödeneğindeki azalma bütçenin savaş ve başkanlık hedefli Saray'ın giderleri için kullanıldığını ve emek karşıtı niteliğini ortaya koymaktadır."

"Savaşçı, otoriter yeni rejimin gelirleri emekçilerin vergilerinden sağlandı" diyen HDP, hükümetin 2105 yılında gelirlerinin yüzde 84'ünü vergilerde karşıladığını, bu oranın yüzde 69'unu da dolaylı vergilerin oluşturduğunu belirtti.

HDP bütçe şerhinde "Kısacası AKP ve Saray 2015 yılında da vergi yükünü sermayenin üzerinden alarak emekçilerin ve halkaların sırtına yükleme işini sürdürdü" dedi.

'2016 DA ÖNCEKİLER GİBİ, HALKA SORULMADI'

HDP, 2016 Merkezi Yönetim Bütçesi'nin de daha öncekiler gibi, demokratik katılımcılığı esas almadan, toplumun en geniş kesimlerinin müzakere ve onayına başvurulmadan hazırlandığına dikkat çekti.

2016 bütçesinin emekçilerin sosyal güvenlik hakkını tanımadığının altını çizen HDP, "2016 bütçesi Orta Vadeli Programa da sadık kalarak enflasyon oranını yüzde 7,5 olarak öngörmüştür. Gerçekçi olmayan bu oran, her zaman olduğu gibi başta asgari ücret olmak üzere ücretleri baskılamak için kullanılacaktır" dedi.

Kamuda personel ücretlerini eritmeye yönelik politikaların devam ettiğini vurguladı ve ekledi: "Sonuç olarak 2016 bütçesi, 1980'den bu yana hazırlanan tüm bütçeler gibi toplumun geniş kesimlerinden alıp sermayeye kaynak aktarma anlayışını devam ettirmiştir. Daha açık bir ifadeyle 2016 bütçesi işçilerin, doğanın katledilmesi, toplumun yoksullaştırılması pahasına bir avuç sermayedarın ihya edildiği ve AKP'nin iktidarını sürdürmesini sağlamayı amaçlayan bir bütçedir."

BİBER GAZI VE TOMA BÜTÇESİNDE ARTIŞ

Bakanlıkların bütçelerine ilişkin eleştirilerini ayrıntılı olarak sunan HDP, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bütçesinde "personel harcamaları, mal ve mühimmat giderleri ve taşıt alım giderlerinin" dikkat çekici olduğunu kaydetti ve ekledi: "Bu üç kalemden personel harcamaları kalemine bakarsak sürekli personel sayısının artması güvenlik politikasına geçişin adımlarını gözler önüne sermektedir. Atanamayan öğretmenlerin intihar ettiği ülkemizde eğitim bakanlığının personel sayısını sürekli kısıtlamasına rağmen emniyetin genişletmesi büyük bir sorundur. Personel harcamalarından sonra göze çarpan iki sorun biber gazı ve TOMA araçlarına yapılan yatırımlardır. Devletin şiddete yatırım yapması ve barışçıl gösterilere şiddetle karşılık vereceği yönündeki endişeyi arttırmaktadır. Ayrıca bu müdahalelerin sertliği, halkın hayatını tehlikeye atan hatta hayati kayıplara yol açan boyutlara ulaşmıştır. Tüm bunlar demokratik bir ülke beklentisinin zayıflamaktan da öte kaybolacağını göstermektedir. Devletin giderek polis devletine dönüştüğünü göstermektedir."

KOMİSYON BAŞKANI ŞERHİ GERİ GÖNDERDİ

Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nun AKP'li Başkanı Süreyya Sadi Bilgiç, HDP'nin bütçe şerhini kabul etmeyerek geri gönderdi. Anayasa'da yer alan "Hiçbir faaliyetin Türk milli menfaatlerinin, Türk varlığının devleti ve ülkesiyle bölünmezliği esasının... karşısında korunma göremeyeceği" ve "Türk devleti ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür" şeklindeki ifadeleri hatırlatan Bilgiç, HDP'nin şerhini, Anayasaya aykırı buldu.

Bilgiç, AKP'nin Kürt halkına karşı yürüttüğü savaş ve bu savaşın ihtiyaçlarına göre hazırlanan 2016 Bütçesi'ne getirilen eleştiriler karşısında ise "Devlet terörle mücadele yürütüyor. Meşru güç kullanıyor" savunmasını yaptı. Cizre, Silvan, Silopi, İdil ve Sur gibi Kürt kentlerindeki katliamlara sahip çıkan Bilgiç, HDP'nin bütçe şerhi ile devleti suçladığı değerlendirmesini de yaptı.

HDP'li vekiller, Meclis kürsüsünde yaptıkları konuşmalarla, Plan ve Bütçe Komisyonu'nun şerhi reddetmesini eleştirdi. HDP ayrıca hem parti hem de komisyon üyeleri adına bütçe şerhinin kabul edilmemesini Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacak.