Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile ilgili dilekçe verdikleri için haklarında dava açılan 3 tutuklu, yaptıkları ortak savunmada, "Bizim amacımız, genel olarak '71 devrimciliğini, özel olarak ise önderimiz İbrahim Kaypakkaya'nın temellerini attığı komünist devrimciliği geliştirip güçlendirmektir" dedi.

Kürt Halk Önderi Abdullah  Öcalan'la ilgili mahkemeye dilekçe verdikleri için haklarında "suç ve suçluyu övmek" ve  "örgüt propagandası yapmak" suçlarından dava açılan üç tutuklunun yargılanmasına İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

Duruşmaya tutuklu sanıklar Baysal Demirhan, Muhammet Akyol ve Vedat Düşküner ile avukatları katılırken, çok sayıda kişi de izledi. 

Akyol, 3 tutuklu adına 28 sayfalık savunma yaptı, suç olarak gösterilen dilekçelerinde yazdıklarının arkasında olduğunu belirtti. Akyol, "Abdullah Öcalan'ın önünde saygıyla eğiliyoruz. Çünkü O, TC Devleti tarafından kimliksizleştirilip, teslim alınan Kürdü, yeniden ayağa kaldıran bir önderdir" dedi. 

Amaçlarının "PKK propagandası yapmak" olmadığını söyleyen Akyol, şöyle konuştu: "Bizim amacımız ne PKK propagandası yapmak ne de TC devletinin elinde rehin olarak tuttuğu Sayın Öcalan'ı övmek ve yüceltmektir. Kaldı ki ne PKK'nin ne de Öcalan'nı böyle bir şeye ihtiyaçları olmadığını düşünüyoruz. Bizim amacımız, genel olarak '71 devrimciliğini, özel olarak ise önderimiz İbrahim Kaypakkaya'nın temellerini attığı komünist devrimciliği geliştirip güçlendirmektir" diye konuştu. 

ALİ ALÇIK İZLEYİCİLERİ SALONDAN ÇIKARDI

İzleyicilerin Akyol'u alkışlaması üzerine, Mahkeme Başkanı Ali Alçık, salonun boşaltılması talimatını verdi. Daha sonra izleyicisiz devam eden duruşmada söz alan Akyol'un avukatı Gülizar Tuncer, müvekkilinin savunmasına katıldığını belirtti. 

'ORTADA BİR SUÇ YOK'

Müvekkilinin beraatini isteyen Tuncer, şöyle konuştu: "Gerek bu davanın açılmasına sebep olan dilekçeleri gerekse bu celsede yazılı olarak vermiş olduğu dilekçelerde suç unsuru yoktur, siyasi düşüncelerini açıklamıştır. Devletin görüştüğünü kabul ettiği Abdullah Öcalan'a özgürlük talep edilmesi de suç değildir. Siz kabul etmeseniz de Abdullah Öcalan, Kürt halkının önderidir. Milyonlarca Kürt, Öcalan irademdir diye dilekçe verdi. Milyonlarca Kürdü, onların taleplerine destek veren devrimcileri, sosyalistleri yargılayamazsınız. Devletin yapması gereken Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmaktır" diye konuştu. 

Avukatlara, savunma yapmaları için süre veren mahkeme heyeti, duruşmayı 7 Mayıs 2013 tarihine erteledi. 

DİLEKÇEDE NE DEMİŞLERDİ?

Tekirdağ 2 No'lu F Tipi Cezaevi'nde tutuklu bulunan Baysal Demirhan, Muhammet Akyol ve Vedat Düşküner, 15 Mart 2012 tarihinde yargılandıkları İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dilekçe vermişti.

3 tutuklu söz konusu dilekçelerinde Öcalan'ın serbest bırakılmasını istedi.

Dilekçede şu ifadeler yer almıştı: "Bu vesile ile bir daha belirtmek isterim ki, Sayın Abdullah Öcalan, faşist Kemalist diktatörlüğün her türlü vahşetine karşı direnen ve asla teslim olmayan Kürt halkının ve PKK'nin önderidir. Sayın Öcalan çok ağır ve özel tecrit işkencesine rağmn 13 yıldır esir tutulduğu İmralı Adası'nda direnmektedir. Kendisini ve şahsında faşist zulme karşı direnenleri komünist devrimci coşkumuzla selamlıyoruz. Abdullah Öcalan koşulsuz derhal serbest bırakılmalıdır."

3 tutuklu hakkında "suçu ve suçluyu övmek", "örgüt propagandasını yapmak" suçlarından dava açılmıştı.