Amed'deki cezaevlerindeki ihlaller için komisyona başvuru

HDP, Amed'deki cezaevlerindeki hak ihlallerinin incelenmesi için Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’na başvurdu. ÖHD, cezaevlerindeki hak ihlallerini raporlaştırdı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Meclis İnsan Haklarını İnceleme Komisyon Üyesi Fatma Kurtulan, hak ihlallerinin tespit edilmesi için Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumlarını komisyonun ziyaret etmesi talebinde bulundu. Kurtulan, raporlara yansıyan hak ihlallerinin yerinde incelenmesi, ziyaretin kısa süre içinde gerçekleşmeyecek olması durumunda cezaevi yönetiminden hak ihlalleri iddialarına ilişkin bilgi istenmesini talep etti.
Amed'deki cezaevlerine ilişkin Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) üyesi avukatlar tarafından hazırlanıp kamuoyuna açıklanan raporda birçok hak ihlaline yer verildi.

ÇIPLAK ARAMA VE KELEPÇE İŞKENCESİ

Raporda yer alan ihlallerin bazıları şöyle:

* 19 Şubat’ta Mardin E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan Diyarbakır 4 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumlarına sevk edilen Ersin Çiçek, Agit Mustafa Öcal, Ali Aslan isimli mahpusların çıplak aramaya maruz bırakılmış; bu uygulamayı kabul etmeyen mahpusların darp edildiği ve tekli hücrelere yerleştirilmiştir. Mahpuslar, hapishaneye ilk girişlerinde ve daha sonra da telefon, aile ve avukat görüşüne çıktıklarında infaz koruma memurlarının kendilerine hitaben ‘duvar dibinden yürüyün, başınızı indirin, önünüzü ilikleyin vb.’ söylemlerde bulunduklarını söylemişlerdir.
* Diyarbakır Kadın Kapalı Hapishanesinde bulunan mahpusların hastaneye ‘çift kelepçe’ takılarak götürüldükleri, bir kelepçenin mahpusun kendisine diğerinin ise mahpusa ve mahpusa eşlik eden jandarma personeline takıldığı beyan edilmiştir.

İLAÇLARI VERİLMİYOR

* Mahpuslara sevk edildikleri hapishane girişinde daha önce bulundukları hapishanede kullandıkları kişisel eşyaları yasak eşya olduğundan bahisle verilmemiştir. Mahpuslara sevk edildikleri hapishane girişinde sürekli kullandıkları ilaçları verilmemiştir. İdarece ilaçların daha sonra mahpuslara teslim edileceği söylenmiştir. Ancak mahpuslara daha sonra ilaçların tamamı teslim edilmemiş; bazı mahpuslara ilaçlar parça parça verilmiştir. Bazı mahpuslara ise ilaçlar hiç verilmemiştir. Mahpuslar, revire çıkıp ilaç yazdırmak istemiş ancak bu talepleri idarece yerine getirilmemiştir.
* Diyarbakır D Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundan, Diyarbakır 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna sevk edilen Mehmet Emin Esen infaz koruma memurları tarafından darp edilmiştir. Darp sonucu mahpusun serçe parmağında ve yüzünde ezilmeler oluşmuştur.
* Koğuş aramaları sırasında infaz koruma memurlarının pandemi tedbirlerine uymadığı belirtilmiştir. İnfaz koruma memurlarının sayıca çok kalabalık bir şekilde odalara girdiğini ve aramaların normalden daha uzun sürdüğü, aramaların sık bir şekilde yapıldığı ve aramalar sırasında mahpuslara ait eşyaların dağıtıldığı, infaz koruma memurlarının arama sırasında kullandıkları eldivenleri hiç değiştirmeden; çöp vb yerlerde arama yaptıktan sonra yiyecek, buzdolabı ve diğer eşyalara da dokunarak arama yaptıkları aktarılmıştır.
* Hamdüsena Ada, Veysel Mirhan Işık, Musa Altaş, Cüneyt Aslan, Heja Alhan isimli mahpusların arama sırasında infaz koruma memurları tarafından darp edildikleri, koğuş araması sırasında hapishane müdürlerinden birinin Ahmet Solmaz isimli mahpusa kafa attığı ve Solmaz’ın talep etmesine rağmen revire çıkarılmadığı belirtilmiştir.
* Kampüs içerisinde bulunan hapishanelerde koğuş ve havalandırmayı görecek şekilde birçok kameranın bulunduğu, bu kameraların tuvalet ve mahpusların özel yaşam alanlarını görecek şekilde yerleştirildiği aktarılmıştır.
* Bazı dergi ve gazeteler ile kitapların pandemi sürecinde mahpuslara çok az sayıda verildiğini veya hiç verilmediği, daha önce kaldıkları hapishaneden getirdikleri kitapların da verilmediği, el yazılı veya yazısız defterlerin mahpuslara verilmediği, kargo ve mektupların çok geç verildiğini veya kimi zaman hiç verilmediği beyan edilmiştir.
* Ayrıca, açlık grevine giren mahpusların tekli odalara alındıkları, haklarında disiplin soruşturmaları açıldığı ve ceza verildiği, açlık grevine girenlere tuz, şeker, limon, vitamin v.b takviye edici besinler verilmediği aktarılmıştır.
* Yine, kantindeki fiyatların çok pahalı olduğu, karantina koğuşlarının hijyenik olmadığı, görüşe giden mahpus yakınları infaz koruma memurların arama adı altında tacize varan uygulamalara maruz bırakıldığı aktarılmıştır.”