Amed Tabip Odası, Türk devletinin kimyasal silah kullanımına ilişkin araştırma yapılmasını istediği konuşmasından kaynaklı tutuklanan Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı'ya özgürlük talebiyle nöbet başlattı. “Yaşamın ve hakikatin yanındayız. Şebnem Korur Fincancı Onurumuzdur" pankartının taşındığı nöbete, İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları  (TMMOB) Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) yöneticileri  ve çok sayıda kurum temsilcisi katıldı.  
Şebnem Korur Fincancı’nın uzun yıllardır halk mücadelesi içinde olduğunu söyleyen TİHV Diyarbakır Temsilcisi Murat Aba, “Şebnem Hoca yıllardır haksızlık ve hukuksuzluklara karşı mücadele etmiş bir akademisyendir. Bu dönemde herkesin sesini ve sözünü kısmaya çalışıyorlar. Hakikatin izini sürenler her zaman olacak. Hakikatler için mücadele edeceğiz” dedi.

KAZANAN EMEKÇİLER KAYBEDEN AKP
KESK MYK Üyesi Varol Öztorun ise, “AKP iktidarının, TTB mücadelesinden rahatsız olduğunu söyledi. Türkiye'de süregelen bir Adalet Nöbeti olduğuna vurgu yapan Öztorun, Emine Şenyaşar’ın adalet arayışına da değindi. Öztorun şöyle konuştu: “Adalet nöbetlerini sonuna kadar savunacağımız söylüyoruz.  Şebnem Korur Fincancı, meslek etiği gereği yaptığı açıklamalar nedeniyle tutuklandı. Bu ülkenin ezilen kesimlerine de mesaj verdi. Şebnem Hoca’nın mücadelesi güçlüdür. Adalet nöbetlerimizin karşılık bulacağını söylüyor, kazananın emekçiler, kaybedenin ise AKP olduğunu biliyoruz” dedi.
‘ŞEBNEM HOCA DOĞRULARI SÖYLEDİ’
Şebnem Hoca’nın gerçekleri söylediği için tutuklandığını dile getiren Tüm Bel Sen Genel Sekreteri Yılmaz Yardımcı da Şebnem Hocanın, topluma gerçekleri söylediği için AKP –MHP ve yandaş basın tarafından hedef gösterildiğini belirtti. Tutuklamalar, Türkiye’de baskının ne derece olduğunun göstergesidir. Şebnem Hoca doğruları savundu. Her ne kullanıldıysa bize doğrunun söylenmesi gerekiyor. Şebnem Hoca, hukukuz bir şekilde gözaltına alınıp tutuklandı ve bu kabul edilebilir bir durum değil.

2023 bütçesinde de değinen Yardımcı, sözlerini şöyle tamamladı:  “Bütçelere bakıldığında, Savunma Bakanlığı’na ayrılan bütçenin savaş bütçesi olduğu da kesindir. Hakikatlerin ortaya çıkması gerekiyor. Bütçenin kadına, emekçiye sağlığa ve eğitime ayrılması gerektiğine inanıyoruz.”
Özgürlük Nöbeti, hapishanelerde tutulan sağlık çalışanlarına gönderilen dayanışma kartlarıyla son buldu.

ANKARA’DA HER HAFTA SÜRDÜRÜLECEK

Ankara’da da TTB Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Korur Fincancı’nın Kurdistan Özgürlük Gerillası’na karşı kimyasal silah kullanımının araştırılmasına ilişkin açıklamasının ardından tutuklanmasına karşı “Özgürlük Nöbeti” başlattı.

Ankara Tabip Odası’nda (ATO) yapılan nöbete, TTB Merkez Yürütme Kurulu, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK)’e bağlı Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), İnsan Hakları Derneği (İHD), Halkların Demokratik Kongresi (HDK) üyeleri katıldı. Bunun yanı sıra “Şebnem Korur Fincancı’ya Özgürlük, TTB Susmadı, Susmayacak” pankartı asıldı. Nöbet eylemi, Fincancı serbest bırakılana kadar her hafta sürdürülecek.

FİNCANCI’YA SALDIRILARA KARŞI MÜCADELE ÇAĞRISI

Nöbette ilk olarak ATO Yönetim Kurulu Üyesi Onur Erdem söz aldı. Erdem, Fincancı’nın kendisine savaş alanında kimyasal silah kullanılıp kullanılmadığına ilişkin soruya Adli Tıp Uzmanı bilirkişi olarak bir ön değerlendirme yaptığını ve etkin bir değerlendirme için gerekli araştırmaların da yapılması gerektiğini söylediğini anımsatarak şunları söyledi: “Bu söylemden sonra talimatla yargıda bir soruşturma başlatıldı. TRT propaganda yaratmak için evindeki hatıra ve eşyaları bir örgüt materyali gibi tanıtarak karalama kampanyasını arttırmıştır. Hocamız Ankara’ya getirilmiş ve 27 Ekim’de Ankara Adliyesi’nde davayı izlemek isteyenler büyük bir saldırı ile karşılaştılar. Hızlıca yapılan bir mahkeme sonucunda hocamız tutuklandı. Gerekli hukuki süreç devam etmektedir. Biz mücadele ettikçe özgürlüğü, sağlıklı ortamında, sağlıklı bir toplumu da birlikte inşa edebiliriz.

Erdem, TTB ve Fincancı’ya yönelik saldırılara ilişkin şöyle konuştu: “TTB yıllardır savaşın bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyleyen bir örgüttür. Bunu dediği için bu saldırılarla karşılaşmıştır. Pandemi döneminde yaşanan sağlık emekçileri ölümlere ve halkın yaşadığı ölümlere karşı yönetemiyorsunuz tükeniyoruz dediği için hedef haline gelmiştir. Toplumu şiddet sarmalına sararak faşizm ile yönetme şekli, sağlık sistemine yansımıştır. AKP, bu saldırıları seçim döneminde arttırılacaktır. Mücadelemiz hem özgürlüğümüz hem nöbetimiz esastır. Koşullar düzelene kadar devam edecektir.”

Ardından söz alan TTB 2’nci Başkanı Ali İhsan Ökten ise TTB’nin günümüzde pek çok kez hedef haline geldiğini belirterek, dava sürecini aktardı.

Nöbet, konuşmaların ardından forumla devam etti.