Amsterdam’da Dersim Soykırımı semineri
Amsterdam’da Dersim Soykırımı semineri
Amsterdam’da Dersim Soykırımı semineri
Hollanda’nın Amsterdam kentinde, Dersim Soykırımı konulu bir seminer düzenlendi. Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilişlerinin ve Dersim Soykırımı’nın 76’ıncı yıl dönümü vesilesiyle düzenlenen seminerde Dersim’i Yeniden İnşa Derneği Başkanı ve yazar Haydar Işık bir konuşma yaptı.
Seyit Rıza ve arkadaşları idam edilişleri ve Dersim Soykırımı’nın 76’ıncı yıldönümünde Hollanda’nın Amsterdam kentinde bir seminer düzenlendi. Amsterdam ve çevresinde yaşayanların yoğun ilgi gösterdiği seminer, saat 13:00’da Kürt Toplum Derneği’nde (CDK) gerçekleşti.
Dersim’de bir isyanın olmadığını, bunun Kemalist diktatörlüğün yaptığı soykırımı gizleme bahanesi olduğunu belirten Haydar Işık, “Mustafa Kemal, Kürtlere otonomi verilmesini dile getirirken bile aynı zamanda Koçgiri’de Kürtlere karşı katlima imza attı” dedi.
Tek devlet, tek millet, tek din anlayışına bağlı olarak kurulan yeni cumhuriyetin bu yapısından kaynaklı, önce Şex Sait isyanını bahane göstererek, Kürtlerin bir kısmına yönelik, bir imha saldırı düzenlediğini, buradan kurtulup Ağrı İsyanı’na katılan Kürtleri de İran ile birleşerek katliama varacak şekilde yok ettiğini de Işık sözlerine ekledi.
Ardından da ‘çıbanbaşı’ olarak adlandırdığı ve daha önce osmanlı döneminde, 100’e yakın sefer düzenlenen ama, zafer elde edilemeyen Dersim’e yöneliklerini vurgulayan Işık şunları belirtti: “Önce ordu müfettişlikleri kurarak, Dersim bölgesine ilişkin geniş bir çalışma yapıldı. Bu çalışmada kimlerin nerelere sürüleceğini, soykırım hareketinin ne zaman ve nasıl başlayacağını, kimlerin önce katledileceği kararlaştırıldı. Bunun için de askeri harekat amaçlı yollar, binalar yapıldı. Akabinde 4 Mayıs 1937’de soykırım başlangıcının ilk adımı atıldı.”
Bu kararın alınmasında başta Mustafa Kemal olmak üzere, İsmet İnönü, Kazım Karabekir, Fevzi Çakmak, Celal Bayar’ın ortak ve bilinçli bir şekilde hareket ettiklerinin belgeli olduğunu da vurguladı.
“Seyid Rıza, uygulanan vahşet karşısında, soykırımın durdurulması amacıyla gerekirse Türkistan, Erzurum gibi yerlere sürülmeyi bile göza alarak, görüşmeye giderken yakalanıp, hapse atıldı. Kendisi ve beraberinde yakalanan direnişçiler, Türkçe bilmemelerine rağmen, İstiklal Mahkemeleri’nde yargılanarak, savunma hakkı verilmeden idam edildi. Seyit Rıza yaşı küçültülerek, oğlu da yaşı büyütülerek Elazığ’daki Buğday Meydanı’nda idam edildi. Mezarları olmasın diye de yakıldılar” dedi.
Faşist Kemalist devletin, kış mevsiminin gelmesiyle geri çekildiğini, ancak 1938 baharıyla birlikte yeniden soykırıma giriştiğini, geri kalan bütün aşiretlerden büyük bir çoğunluğunu öldürüp, diğerlerini de Türkiye’ye sürdüğünü hatırlatan Işık, şunlara dikkat çekti: “Dersimli kız çocukları Türk askerlerine ‘besleme kız’ adı altında verildi. Bununla Türkleştirilerek, kimliklerinin unututmaları hedeflendi. Bir halk anadiliyle, kültürü ve tarihini bilmesiyle var olur. Bunun için de Kürdistanlıların anadillerine, kültürleri ve tarihlerine sahip çıkması önemlidir.”
Geçmişte ve bugün devletin Kürdistan’da yaşayan çeşitli inançlara sahip Kürtleri, inançlarından dolayı ayrıştırmaya çalışarak, Alevi, Sünni, Ezidi diye birbirine düşman etmeye çalıştığıın da söyleyen Işık, bu politikaların süregeldiğine dikkat çekti.
Kürt Özgürlük Hareketi’nin bu soykırıma büyük bedeller ödeyerek karşı çıktığını da sözlerine ekleyen Işık, “Kürdistanlıların bilinçlenmesini sağlayarak, soykırım politikasını boşa çıkardı” dedi. Devletin bugün Dersim’i Kürdistan’dan ayrıştırmaya çalışarak, Zaza-Kürt ayrımı yapmaya çalıştığı, oysa Kürtçe’nin Kurmanci, Kirmancki, Sorani ve Gorani lehçeleriyle bir bütün olduğunu da vurguladı.
Soru ve cevapların ardından Mehmet Çetin, Fadıl Öztürk, Murat Gür şiir dinletisi yaptı. Ozan Hüseyin Şahin de klamları ile müzik dintelisi yaptı. Seminer, geleneksel Dersim yemeği olan babukonun ikramı ve CDK'ye üyelik başvuruları ardından sona erdi.