Ankara 8 ayda 45 bine yakın Afgan’ı sınırdışı etti, HRW ‘derhal son ver’ dedi

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Türk devletinin yılın ilk sekiz ayında 45 bine yakın Afgan’ı “koruma taleplerini kısmen veya hiç incelemeden” sınırdışı ettiğini belirterek, bu uygulamaya “derhal son vermeye” çağırdı.

HRW hazırladığı raporda Türkiye'nin on binlerce Afgan'ı İran sınırından düzenli olarak geri ittiğini ya da uluslararası koruma taleplerini kısmen veya hiç incelemeden doğrudan Afganistan'a sınır dışı ettiğini belirtti.

Rapor "Kimse Bana Afganistan'dan Neden Ayrıldığımı Sormadı" başlığını taşıyor. 79 sayfalık raporda, Türkiye'nin Ağustos 2021'de Taliban'ın Afganistan'ı ele geçirmesinden bu yana geri itme ve Afganistan’a sınır dışı etme işlemlerini yoğunlaştırdı kaydediliyor.

Rapora göre Türkiye, 2022 yılının ilk sekiz ayında 44 bin 768 Afgan'ı da hava yoluyla Kabil'e sınır dışı ettiğini bildirdi. Bu rakam 2021 yılının ilk sekiz ayına göre yüzde 150'lik bir artışa denk geliyor.

HRW Mülteci ve Göçmen Hakları Müdürü Bill Frelick, “Türkiye, Afganların sınırlarından düzenli olarak geri gönderilmesine derhal son vermeli ve sınır dışı edilmekle karşı karşıya kalan tüm Afganlara iltica başvurusunda bulunma fırsatı tanımalıdır” dedi.  

Raporda 68 Afgan ile yapılan görüşmelere yer verildi. Görüşülenlerden 38'i Ocak 2021 ile Nisan 2022 arasında yaşanmış 114 sınırdışı olayını anlattı.

HRW sınır dışı edilmek üzere olan birçok Afgan’a sığınma talebinde bulunma veya sınır dışı edilmeye itiraz etme fırsatı verilmediğini ve gönüllü geri dönüş formlarındaki imza veya parmak izlerinin genellikle zorla ya da hileyle alındığını veya bunların sahte olduğunu tespit etti

 “AB üyesi hiçbir ülke, Türkiye'nin kendileri için güvenli bir üçüncü ülke olacağı bahanesiyle Afganların ya da diğer ülke vatandaşlarının iltica talebini reddetmemelidir” diyen Frelick, şunları ekledi:

 “AB'nin Türkiye'ye verdiği göç yönetimi desteği, bu desteğin insanların sığınma haklarının ellerinden alınmasına ya da hayatlarının veya özgürlüklerinin tehdit altında olacağı yerlere geri gönderilmelerine katkıda bulunmayacağına dair açık ve fiili güvenceler verilmesi koşuluna bağlanmalıdır.”